Yangındaki akrobat
Can Dündar
Son Köşe Yazıları

Yangındaki akrobat

23.08.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

İnsanın şahsiyeti, fırtınada belli olur.
Uçak sallandığında paraşüt açanlardan mısınız; kokpite koşanlardan mı, Allah’a sığınanlardan mı; kişiliğiniz orada anlaşılır.
Erdoğan’ı kriz anlarındaki tepkileri açısından incelersek şu sonuca varırız:
O, düşeceğini anladığında uçağı ateşe verenlerden…

Gezi
Örnekleyelim.
Son 2 senede 3 büyük kriz yaşadı Erdoğan…
İlki Gezi’ydi.
2013 Haziranı’nda ülkenin yarısı kendisine karşı sokağa çıktığında, isyanı orantısız güçle bastırdı. “Gençlere kulak verelim” diyenleri elinin tersiyle itip polise ateş açma yetkisi verdi. Berkin’e kıyanları, “destan yazdılar” diyerek kahraman ilan etti. Hiçbir suçlu polisi savcıya teslim etmedi. Meydanları gösterilere kapattı. Ve isyanın nedeni olan Topçu Kışlası’nı inadına yapacaklarını söyledi.
Şiarı şuydu:
“En iyi savunma, saldırıdır.”

17 Aralık
6 ay sonra bu kez 17 Aralık’la sarsıldı.
Bu kez vuran, “içerden biri”ydi. Yollarda beraber yürüdüğü ekip, onu ele vermişti.
Bütün kirli çamaşırlar bir gecede ortaya saçıldı. Oğluna, “Evde ne varsa sıfırlayın” talimatı verdiğini bütün ülke duydu.
Ama şaşkınlığı sadece birkaç saat sürdü. “Sıfırlayın” dediğinde saat 11’di. Sonra uçağa bindi. İndiğinde kararını vermişti. 13.30’da, “Hiçbir tehdide boyun eğmeyeceğiz” diyerek cemaate savaş açtı. Eski müttefikini şeytana dönüştürüp tabanına taşlatırken kendi yolsuzluğunu örtmeyi becerdi.

7 Haziran
1.5 yıl sonra, yine Haziran’da, bu kez -ve ilk kez- sandıkta darbe yedi. Yüzde 10’a yakın oyunu ve Meclis çoğunluğunu kaybetti. Artık tek başına hükmedemeyecekti.
Muhalifleri zafer sarhoşluğu içindeyken o sessizliğe bürünmüş, sarayında plan yapıyordu. 3 gün sonra hiç beklenmedik bir tezgâh çıkardı heybesinden:
Baykal’ı çağırdı.
O görüşmeden sonra da hızla toparlanıp CHP’de çıkardığı yangını seyre koyuldu. Meclis Başkanlığı seçimini bu taktikle kazandı. Ardından bir dizi kurnaz hamleyle yeni seçimi zorladı.

Öfke saçan üslup
Erdoğan’ın bu 3 krizdeki tavrının bize öğrettiği şu:
Asla yenilgiyi kabullenmiyor ve köşeye sıkıştığı anda bile, yara bere içinde de olsa, anayasa-gelenek-kural tanımadan üste çıkıp saldırıyor.
Öfke saçan üslubunun sadece ülkeye değil, partisine de zarar verdiğini gördüğü halde hiddetini dizginlemiyor.
Bir yangın yerini ince ip üstünde geçen ve durursa devrileceğini bilen bir akrobat gibi, geriye ve ateşe bakmadan yürüyor.
Kendi kurduğu çözüm masasını tekmeliyor; yeniden din adamı urbasını giyiniyor, hem başkan, hem sultan, hem hakan olmak istiyor. Bir muhbir ordusu kurarak, emrindeki medyayı silah gibi kullanarak, alicengiz oyunları yaparak iktidarını geri almaya çalışıyor.

Son kumar
Fakat bu tavrın bir de ona öğrettikleri var:
Üstünden yürüdüğü yangın, giderek paçalarını sarıyor.
Çevresindeki kuşatma gün be gün daralıyor.
Her saldırdığında biraz daha ağır yara alıyor.
Tabanı, “Bizi nereye götürüyor” kaygısıyla kendisinden uzaklaştıkça, yakın korumaları artıyor. Şehit cenazelerindeki sloganlar artık kendisini hedef alıyor. Örgütü yorgun; çalışmıyor.
Varlık nedeni olan hırsı, şimdi yok oluşunu hazırlıyor.
Yenilgiyle yeni tanışan Erdoğan, türlü çeşit kurnazlıkla son kumarına hazırlanırken tarih dersinde ezberlediğimiz bir pankart, zihnimize asılıyor:
“Her şeyi birden isteyen, her şeyi birden kaybeder.”  

Yazarın Son Yazıları

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Devamını Oku
11.11.2016
Nazi devrinin başlangıcı gibi

Nazi devrinin başlangıcı gibi

Devamını Oku
06.11.2016
Tükeniyoruz, hadi artık!

Tükeniyoruz, hadi artık!

Devamını Oku
05.11.2016
Allah’ın sopası yok ki...

Allah’ın sopası yok ki...

Devamını Oku
03.11.2016
Niye çıldırdılar?

Niye çıldırdılar?

Devamını Oku
01.11.2016
Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Devamını Oku
30.10.2016
3 kıtadan 3 kadın

3 kıtadan 3 kadın

Devamını Oku
24.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Devamını Oku
16.10.2016
O duvar, o duvarınız…

O duvar, o duvarınız…

Devamını Oku
09.10.2016
Oyunun kuralları değişiyor

Oyunun kuralları değişiyor

Devamını Oku
05.10.2016
Suskunluk sarmalı (25.09.2016)

Suskunluk sarmalı

Devamını Oku
25.09.2016
Suskunluk Sarmalı (24.09.2016)

Suskunluk Sarmalı

Devamını Oku
24.09.2016
Cesarete ödül, zulme şamar

Cesarete ödül, zulme şamar

Devamını Oku
24.09.2016
Tarık Akan’ı öldüren sancı

Tarık Akan’ı öldüren sancı

Devamını Oku
18.09.2016
Saray ve yeldeğirmeni

Saray ve yeldeğirmeni

Devamını Oku
17.09.2016
Büyük gözaltı (11.09.2016)

Büyük gözaltı

Devamını Oku
11.09.2016
Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Devamını Oku
07.09.2016
Mafya hukuku

Mafya hukuku

Devamını Oku
04.09.2016
Veda vakti

Veda vakti

Devamını Oku
15.08.2016
Yeni Kapı’nın ardı

Yeni Kapı’nın ardı

Devamını Oku
06.08.2016
Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Devamını Oku
03.08.2016
Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Devamını Oku
31.07.2016
Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Devamını Oku
29.07.2016
Tehdit sökmez, belgeyle gelin!

Uluslararası dayanışma büyüyecek

Devamını Oku
04.07.2016
Avrupa uçağı sallanıyor

Uçaktaki Avrupa

Devamını Oku
02.07.2016
Avrupa şokta (25.06.2016)

Avrupa şokta

Devamını Oku
25.06.2016
Gün dayanışma günü

Gün dayanışma günü

Devamını Oku
21.06.2016
Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Devamını Oku
20.06.2016
Söylenemeyeni söylemek

Söylenemeyeni söylemek

Devamını Oku
13.06.2016
Delikanlılık ve ciğer üzerine

Delikanlılık ve ciğer üzerine

Devamını Oku
06.06.2016
Cumhuriyet olmasa…

Cumhuriyet olmasa…

Devamını Oku
30.05.2016
Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Devamını Oku
28.05.2016
Genç Cumhuriyet

Genç Cumhuriyet

Devamını Oku
23.05.2016
Yeniden yürüyüş vakti

Yeniden yürüyüş vakti

Devamını Oku
19.05.2016
Ülkeyi uğursuza hırsıza bırakmayız

İsveç Ulusal Basın Kulübü, ‘İfade Özgürlüğü Ödülü’nü bu yıl bana ve Erdem Gül’e vermeyi kararlaştırdı. Erdem’le bu gece Stockholm’de bu ödül töreninde olacağız. Bazıları ‘Ülkeden kaçtığımızı’ yazmış arkamızdan... Hiç sevinmesinler... Onlarla işimiz henüz bitmedi. Ülkeyi hırsıza, uğursuza bırakacak değiliz.

Devamını Oku
16.05.2016
Daha da güçlüyüz

Daha da güçlüyüz

Devamını Oku
09.05.2016
Yarın olsun!

Yarın olsun!

Devamını Oku
08.05.2016
Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Devamını Oku
07.05.2016