Büyümek, Hadi Canım Sen de!

05 Kasım 2014 Çarşamba

Dün Başbakan’ın TBMM Grup toplantısındaki konuşmasına bir süre kulak verdim. Arka planı ancak “çöplük” olarak nitelenebilecek bir konuşmaydı. Türkiye ekonomisinin sürekli büyümesinden çokça söz etti. Anlaşılan grup salonundaki kalabalık bu “büyüme” işine çok önem veriyor. Nitekim o, her “büyüdük” dediğinde kalabalıktan alkışlar ve sloganlar yükseliyordu.
Gerçekten de sayısal veriler 2000-2013 yılları arasında büyümeyle eşanlamlı olan Türkiye’nin gayri safi milli hasılasındaki ortalama artışı yüzde 4.5 olarak gösteriyor. Türkiye ekonomisi 2012 başından beri potansiyel büyüme oranı olarak kabul edilen yüzde 5’in altında büyüyor. Bu arada enflasyon oranının da yüzde 7 ile yüzde 10 arasında bir artış eğilimi gösterdiğini bir not olarak düşelim.

***

Ekonomideki ortalama yüzde 4.5’lik artış potansiyel büyüme oranının altında olmasının yanı sıra gelir dağılımındaki adaletsizliği de derinleştiriyor. Son altı yıldır kişi başına düşen ortalama yıllık gelir 500 dolarlık bir artış dahi göstermiyor. Fakat AKP iktidarının adaletsiz ve dengesiz ekonomik politikaları sonucu varsıl daha varsıllaşırken yoksul daha da yoksullaşıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2013 yılı verilerine göre yüzde 20’lik gruplarda, en yüksek gelire sahip son gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay yüzde 46.6 iken, en düşük gelire sahip ilk gruptakilerin toplam gelirden aldığı pay ise yalnızca yüzde 6.1. Aynı istatistik nüfusumuzun yüzde 15’inin (11 milyon 400 bin kişi) yoksulluk sınırının altında yaşadığını ortaya koyuyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “Hane Halkı İşgücü İstatistikleri, 2013” verilerine göre, Türkiye genelinde işsiz sayısı 2013’te bir önceki yıla göre 229 bin kişi artarak 2 milyon 747 bin kişiye ulaşmış. İşsizlik oranı ise 0.5 puanlık artışla ile yüzde 9.7 seviyesinde gerçekleşmiş.

***

Bu resmi verilere göre Başbakan’ın “büyüme” masalları aklı başında insanları hiç mi hiç etkilemiyor. Fakat AKP kalabalıkları “büyüme” sözcüğünü her duyduklarında kendilerinden geçiyorlar.
Bu çağdışı büyüme hırsının ülkemiz ve insanımız açısından nelere mal olduğunu düşünmüyorlar, düşünemiyorlar. Efsunlanmışlar sanki…
Oysa her şey gözler önünde. Soma’da can veren 301 madenci, Ermenek’te yerin dibinde kalan 18 işçi, gökdelen asansöründe yere çakılan 10 inşaat işçisi, elma toplama yolunda yaşamlarını yitiren 17 yoksul köylü; bu yılın ekim ayında iş kazalarında yaşamları son bulan 160 emekçi yurttaşımız AKP’nin her şeye rağmen büyüme hırsının kurbanları değil midir?
Başbakan karşısında efsunlanmış bir kalabalık bulmuş, anlatıyor. Büyümek, hadi canım sen de!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları