30 Ağustos Zaferi’ni hapiste kutlamak...

30 Ağustos Zaferi’ni hapiste kutlamak...

30.08.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

30 Ağustos 1922 Kurtuluş Savaşımızın zaferle sona erişinin tarihidir.

Bu zafer sadece Yunan ordusunun değil, onun arkasındaki İngiltere’nin, öteki emperyalist güçlerin yenilişini simgeleyen tarihsel bir başarıdır.

Türk Kurtuluş Savaşı bütün mazlum ulusların kurtuluşunu müjdeleyen işaret fişeğidir.

Ne yazık ki, ulusumuz için ne yazık ki bu zaferi kutlayacak “ulusal laik Cumhuriyet generalleri”, “28 Şubat” etiketi takılmış bir tuzakla hapistedirler.

Elbette, onlar bu tuzağı görerek, bilerek ülkenin o zamanki yönetimini uyarma görevini yapmakla suçlandıkları için alınları açık, vicdanları rahattır.

Bu ayıbın hesabını onlara bu tuzağı kuran FETÖ cemaati ve onları koruyup kollayan AKP verecektir. Er ya da geç.

GENERALLER NEDEN HAPİSTE?

Aslında “28 Şubat 1997”de yaşanan olay, Milli Güvenlik Kurulu’nun dokuz saat süren toplantısında alınan kararların uygulanmasıdır.

Bu kararların odağında “ulusun güvenliğine yönelik tehdidin tarikatlardan, cemaatlerden gelen irtica tehdidi olduğu” vurgulanmış, bu konuda alınması gereken önlemler açıklanmıştır.

Milli Güvenlik Kurulu’nun aldığı kararlar, işbaşındaki hükümet tarafından kabul edilmiş, uygulamaya konulmuştur.

İşte, FETÖ cemaatinin peşine düşüp suçladığı olay budur.

Bu konuda açılan davanın savcısı, yargıcı FETÖ suçundan hapistedir.

Ne yazıktır ki bu olayın FETÖ kumpası olduğunu kabul eden AKP iktidarı, sonradan yön değiştirip bu iddiaya sahip çıkmıştır. 

Neden AKP iktidarı sonradan “terörist” sayıp cezalandırdığı FETÖ’nün kararlarına sığınmaktadır?

Çünkü, AKP’nin dış halkaları gevşemiş, oy deposu sayılan yerler iktidarın uygulamaları nedeniyle desteğini çekme durumuna girmiştir.

Bunu gören AKP iktidarı, onları destekleyen çekirdek olan tarikatlara, cemaatlere sığınarak oylarını geri alma peşine düşmüştür.

Ayasofya’nın ibadete açılmasıyla güç kazanan “tarikatlar- cemaatler desteği” AKP’nin kaçınılmaz sığınaklarıdır.

Şimdi, “ulusalcı laik Cumhuriyet generalleri”nin hapse girmesi “tarikatlara, cemaatlere bir ödül” demektir, bu arada FETÖ’ye de bir selam sayılmalıdır.

Ülke artık tarikatların, cemaatlerin yönettiği bir iktidar görünümü almaktadır.

Laiklik dinsizlik sayılmakta, halifelik açıkça ortaya atılmakta, İslam devleti talepleri iktidar tarafından sessizce izlenmektedir.

Bizzat partili Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan,“Bizim Taliban’la inanç zemininde ayrılığımız yoktur” diyerek durumu açıklamaktadır.

NUTUK’TA 30 AĞUSTOS ZAFERİ

“Efendiler,

26/27 Ağustos günlerinde, yani iki gün içinde düşmanın Afyonkarahisar güneyinde 50 ve doğusunda 20-30 kilometre uzunluğundaki sağlamlaştırılmış cephelerini düşürdük. Yenilen düşman ordusunun bütün kuvvetlerini 30 Ağustos’a kadar Aslıhanlar civarında kuşattık. 30 Ağustos’ta yaptığımız savaş sonucunda düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve tutsak aldık. Düşman ordusunun başkomutanlığını yapan General Trikopis de tutsaklar arasında bulunuyordu. Demek ki tasarladığımız kesin sonuç beş günde alınmış oldu.”

Büyük başkomutan 30 Ağustos Zaferi’ni bu sözlerle anlatıyordu.

NUTUK yeniden yeniden okundukça, nelerin yaşandığı, nelerle karşılaşıldığı, nelerle nasıl mücadele edildiği daha iyi anlaşılacaktır.

BÖYLE GELMİŞ, BÖYLE GİDECEK Mİ?

Kesinlikle HAYIR.

Ne böyle geldi, ne böyle gidecek.

“Ulusal laik Cumhuriyet” bu ülke evlatlarının alın teriyle, döktüğü kanlarıyla kuruldu.

Bu ülkenin yurtsever evlatları dış düşmanlarını da tanıyor, iç düşmanlarını da biliyor.

Dışardaki emperyalist güçleri, dünün silahlı, bugünün kültürel - ekonomik saldırılarını görüyor, içerdeki saltanat peşinde koşanların, hilafet özlemi çekenlerin sinsi hesaplarını biliyor.

Büyük Atatürk’ün neleri gördüğünü, hangi hedefleri gösterdiğini, geleceğin nasıl kazanılacağını çok iyi özümsüyor, bu hedeflerle özdeşleşiyor.

Uygarlık mücadele etmeden kazanılmaz.

Bizler, “30 Ağustos’u alanlarda da kutlarız, hapislerde de kutlarız, aklımızda, yüreğimizde kutlarız.

Bizler, biz milyonlarca laik Cumhuriyetçi “30 Ağustos”ta neyi kutladığımızı biliyoruz.

Bilmeyenler, bilmek istemeyenler de öğrenecek.

Ama er ama geç...

Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023