Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Küreselleşmenin Gözdesi: Piyasalaşmış Eğitim Hizmeti
Bir toplumda ekonomi ile politika arasındaki ilişkinin, bireylere yönelik temel hizmet süreçlerini etkilediği, bilinen bir gerçek. Son 30-40 yıldır neoliberal politikalar ile evrilen küreselleşme fenomeni, bugün sağlıktan sonra eğitime de gözünü dikmiş durumda. Dünya Bankası’nın raporlarına baktığımızda bu odaklanma açık ve seçik görülüyor. Özel ders (“tutoring”) endüstrisi Japonya, Çin ve Rusya başta olmak üzere, pek çok ülkede büyümekte. Üstelik ülkeler arasında coğrafya, nüfus, politika ve varsıllık ayrımı yapmadan gelişiyor.
Ülkemizdeki duruma vurgu yapmadan önce, küresel güçlerin başarılı olmak için önüne çıkacak güçlü milli devleti yıkmak zorunda olduğunu hatırlatalım. Bu amaç için milli eğitimin genetiğini değiştirmeyi de düşünüyor olsa gerek. Zaten ülkemizde milli antların yasaklanması, milli tarihin kurcalanması, milli günlerin ve kahramanların sıradanlaştırılması, bu amaca hizmet etmiyor mu? Üstelik son yıllarda devlete egemen olanlar eğitim hizmetini bilerek niteliksizleştiriyor. Böylelikle aileler özel eğitim sunucularına doğru iteleniyor. Zaten devlet, aynı sağlık hizmetinde olduğu gibi, eğitimden de elini eteğine çekmek niyetinde.
AKP iktidarı son 10 yılda özel eğitimin dinamosu olan dershane sayısını iki katına çıkarmış durumda. Bugün yaklaşık 1.5 milyon ilk ve ortaöğretim öğrencisi, 4 binden fazla dershaneye gidiyor. Özel ders yaşı 10’un altında. Son 10 yılda 10 milyondan fazla öğrenci bu sistemin çarkından geçmiş. Çalışan öğretmen sayısı bugün 50 bini bulmuş, personel sayısı ise 20 bin kadar. Velilerin özel eğitim için yaptığı cepten harcama OECD ülkeleri ortalamasının 2 katına ulaşmış.
Elbette ki Türkiye’de genişleyen özel eğitim pazarı, küresel güçlerin dikkatini çekmiş durumda. Dünya Bankası 2030 yılı için çıkardığı perspektif raporlarında, Türkiye en kârlı eğitim pazarlarından biri olarak görülüyor. AKP iktidarı tarafından yürütülen sağlıkta dönüşüm programının arka planında Dünya Bankası ve küreselleşme olduğunu biliyoruz. Acaba benzer bir dönüşüm programının, eğitim için de devreye sokulduğunu söylemek doğru olmaz mı?
Sağlık hizmetinin piyasalaştığı ülkemizde, talebin nasıl kışkırtıldığını biliyoruz. Vatandaşın hastaneye ve ilaca erişiminin kolay hale gelmesi ile poliklinikte hasta sayısı, ameliyat, ilaç ve tetkik sayıları patlamadı mı? Gençlerimizin karşısına her aşamada sınavlar konulması, benzer olarak eğitime olan talebi kamçılamıyor mu? SBS, OKS, YGS, ÖSS, KPDS, ALES, TUS, DUS, ÜDS ve nice sınavlar, milyonlarca öğrenci, milyarlarca lira…
Kapitalizm taşeron işçiyi sever. Kadro için sızlanan özellikle orta sınıf işsizden hiç hoşlanmaz. İş kapılarında ve kariyer aşamalarında önlerine kriterler koyar. Kimileri buna “diploma hastalığı” der. Sertifikasyon diploması, yabancı dil belgesi, bize özgü örneklerdir. Kapitalizm bir yandan da, teknolojinin yardımıyla eğitim hizmetine erişmeyi kolaylaştırır. Uzaktan eğitim ve açık öğretim programları hem piyasayı genişletir, hem de ucuzdur. Öyle değil mi? Binaya da gerek yok, öğretmene de. Uluslararası öğrenci pastasını da unutmamak gerek. Bu zamanda Suriyeli gençlere ayrıcalıklı davranılmasının temel nedeni de budur işte.
Biz bu filmi sağlıkta da görmüştük. Ne olacağı belli. Nasıl muayenehaneler kapatılıyor, kamu-özel ortaklığı olan sağlık kampuslarının temeli atılıyor ise şimdi de dershaneler dönüştürülüyor. Demek ki yakında eğitim kampusları da gündeme gelir. Birçok nesil yetiştirmiş lise binaları da yıkılır artık. Yerlerine ne yapılır? Malum rant kapısı… Paran kadar sağlık, paran kadar eğitim. Hasta müşteri oldu, şimdi de öğrenciler. Üstelik bir sonraki EXPO’ya aday olursak, sağlık teması yerine eğitimi koyarız artık. Sloganımız da hazır olur: “Daha iyi (!) bir dünya için yeni yollar: Herkes (!) için eğitim.”
Son söz: Milli Eğitim, bir devletin vatandaşlarına eşit ve nitelikli sunması gereken bir hizmet, sağlık gibi bir yurttaşlık hakkıdır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev