İstanbul’da müzik bombardımanı

06 Ekim 2021 Çarşamba

Geçen hafta izlediğimiz konserler ve yeni açıklanan programlar İstanbul’un sanat dünyasında adeta bir müzik bombardımanı yarattı. ZORLU Performans Sanatları Merkezi’nde Rolando Villazón ve Fatma Said’in solo ve duo seslendirilerini büyük zevkle dinledik. Gedik Filarmoni Orkestrası’nı CSO’nun yeni şefi Cem’i Can Deliorman yönetti. Konser sonrasında Mısırlı soprano Fatma Said’in, New York’tan arkadaşı bas bariton Burak Bilgili ile çektirdiği resimde, benim yazdığım “Ben Leyla Gencer” kitabımı kucaklamış pozuna çok şaşırdım. Genç bir dinleyici perde arkasına götürüp onu sopranoya armağan etmiş. Çünkü Fatma Said, 2012’deki 7. Leyla Gencer Şan Yarışması’nda hem birincilik hem de halk jürisi ödülünü kazanmıştı. Bu bilgiler, o kitabın sonunda yer alıyordu. Şimdi onun böylesi ünlü bir sanatçı olması da yarışmanın seçiciler kurulundaki ciddiyetin bir kanıtı. Tenor Rolando Villazón yumuşacık sesiyle sahneyle izleyici arasında çok içten bir bağ kurabilen, söylediği şarkıları çok canlı dramatize eden bir sanatçı. Pandemi hapsindeki günlerden sonra bu müthiş solistleri canlı izlemek bütün dinleyicilere çok iyi geldi. 

İBB Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda başlayan programlar henüz salonun kendi organizasyonu değildi. Bir kısmı “İstanbul Uluslararası Oda Müziği Festivali - Akademi Festival İstanbul” başlığı altındaki verimli bir çalıştayın devamıydı. Sanatçılar, gençler için ücretsiz ustalık sınıfları düzenlendiler. Ben çellist Nil Kocamangil’in katılımıyla Borusan Quartet’in konserini izledim. Bu konserin bir başka özelliği de çok değerli bir müziksever olan, bağışlarıyla konserlere ve sanatçılara, kendi adını öne çıkarmadan destek veren değerli Osman Yücesan’ın anısına adanmış olmasıydı. Osman Bey Boğaziçi konserlerimizde bizim de destekçimizdi. Nil Kocamangil’e değerli viyolonselini o armağan etmişti. Topluluk, Ravel’in dörtlüsünü ve Nil’in katılımıyla Schubert’in beşlisini son derece olgun bir yorumla seslendirdi.

Yine Cemal Reşit Rey Salonu’nda bu kez İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın açılış konserinde artık dünya çapında sesini duyuran kemancımız Veriko Çumburidze’yi dinledik. İDSO’yu tanıdık bir şef, Raoul Grüneis yönetiyordu. Veriko sanki bedeninden sıyrılmış ve konçertosunu seslendirdiği Jean Sibelius ile buluşmuştu. Postromantik müziğin puslu karakterini ve Finlandiya’nın folklorik renklerini zevkle yansıttı.

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası da bu yıl konserlerini ZORLU PSM’de verecek. 14 Ekim’deki açılış konserinin şefi Patrick Hahn ve solist piyanist Alice Sara Ott. Programda Ravel’in savaşta sağ kolunu yitiren piyanist arkadaşı için bestelediği sol el için konçertosunu ve Mahler’in “Titan” senfonisini dinleyeceğiz. Yirmi beş yaşındaki Patrick Hahn, önümüzdeki iki mevsim boyunca BİFO’nun daimi konuk şefi ve sanat danışmanı olacak. 

Şimdi İstanbul’da herkes merak içinde, 29 Ekim’de açılacak Atatürk Kültür Merkezi’nin yıllık veya mevsimlik programını bekliyor. Açılış, Hasan Uçarsu’ya ısmarlanan “Mimar Sinan” operasının konsertant versiyonuyla yapılacak. 

Yeni AKM’nin düzenli programları da başladı mı, İstanbul’a yakışan zengin bir müzik dünyasının donanımlı sahnelerine kavuşacağız.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eski bayramlar 10 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları