On günlük bir seçim gezisinin ardından İstanbul’a dönerken kendi kendime soruyorum:

Kamuoyu araştırmaları acaba gerçeği yansıtıyor mu?

AKP’nin oy oranının yüzde 50’lere yaklaştığı, MHP’nin yüzde 10 engelini kıl payı aştığı, CHP’nin yüzde 25’lerde olduğu doğru mu?

Gezdiğim yörelerde AKP’nin elbet varlığından söz edebilirim ama öyle yüzde 50’lere tırmandığına inanmam.

Önce Kütahya’da neler oluyor bakalım:

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Kütahya’daki yeraltı suyunda siyanür olup olmadığına ilişkin analiz raporunu hazırladı:

“Siyanür yeraltı sularına ulaşmıştır. Siyanür yüzde 40 limit değerlerin üzerine çıkmıştır. Bu halk sağlığı için tehlikelidir.”

Tüm imamlara duyurulur!..

***

Karşıyaka’nın Yamanlar Dağı “çokuluslu altın avcıları”na teslim edilmiş, Efemçukuru da öyle...

O güzelim Karşıyaka’nın sırtlarında altın madeni işletmesi neyin nesidir?

İzmir Barosu, Karşıyaka Belediyesi ve Kent Konseyi “işletme ruhsatları”nın iptali için yargıya gidiyor gitmesine... Gitse bir sonuç alacak mı? Bugüne değin pek çok yerde yargıya gidildi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuruldu...

İşletmelerin durdurulma kararı çıktı yargıdan ama bu gelmiş geçmiş siyasal iktidarlar tarafından uygulanmadı.

Alın size hukuk devleti, tepe tepe kullanın!

Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak kaygılı bu konuda...

Diyor ki:

“Çocuklarımıza tahrip edilmemiş bir doğa ve hava bırakmak istiyoruz. İçme sularımızın kaynak bölgesi olan Yamanlar eteğinde altın madeni işletmesine karşı çıkmak insanlık görevimiz.”

***

Yedi yıl kazı yapılacak Yamanlar’da... Yeraltından çıkarılacak ağır metaller içeren sular doğaya bırakılacak... Onlar da kent içinden İzmir Körfezi’ne akacak...

Yukarıdaki açıklamayı ben değil, jeoloji mühendisi Tahir Özgür yapıyor.

Bu arada İnciraltı betonlaşacak...

İzmirlilerin soluk alıp verdiği bir yer İnciraltı.

21 Nisan 2011 tarihinde onaylanan İnciraltı Turizm Merkezi Çevre Düzeni Planı’na göre 80 bin yataklık otel yapılacak...

Serdar Kızık, yazısında, “Duyduğumda kulaklarıma inanamadım” deyip ekliyor:

“....Ülke genelinde 608 bin yatağa ek, sadece İnciraltı’nda 80 bin yatak...”

***

Ne demiştim yazımın başında:

“Talan, vurgun, yalan!”

Çünkü bakanlığın projesine kılıf EXPO gösterilmiş, bu bir yalan...

O bir düştü, gerçekleşmedi... Üstelik EXPO’nun adı bile geçmiyor planda...

Zamanında araziler kapatıldı İnciraltı’nda... Şimdi sıra arazi kapatanları varsıllaştırmaya geldi... Uzun lafın kısası İnciraltı imara açılacak...

Doğal sit alanıymış, doğa parkıymış, kuşlar için doğal yaşam bölgesiymiş, kentin son yeşil alanıymış.

Vız geliyor hükümdarlara vız!

İşler bununla da bitmiyor...

O güzelim Çeşme koyları yağmalanıyor...

Yağmalamanın yeni adresi ise Karaburun olacak... Çünkü yol yapımıyla virajlar ortadan kalkıp, ulaşım sağlanacak.

***

10 günlük seçim gezisinde aldığım notlara bakıyorum...

AKP’nin masallarını dinliyorum televizyonlarda... Demokrasi, özgürlük, iş, aş, ekmek...

Beykoz sırtları nasıl yağmalanmışsa İnciraltı da öyle yağmalandı zamanında... Araziler kapatıldı... Bir planlamayla imara açıldı... Alanlar köşeyi bin kez döndü...

Çevreciler Türkiye’nin dört bir yanında ayakta, seslerini duyurmak istiyor... Çevrecilerin daha da çoğalması, birlikte hareket etmeleri gerekir.

Köyceğiz’de Yuvarlakçay’ın ardından Fethiye’de Kargı çayı da elden gidiyor haberiniz olsun...

Kadınlar eylemlerde başı çekiyor...

Saklıkent Koruma Platformu üyeleri “Su hayattır satılamaz” diyerek ayağa kalkıp demokratik mücadeleyi başlattı.

***

Kargı çayı Fethiye yöresinin Eşen’den sonra en önemli akarsuyudur...

Çevreciler bir yandan balık çiftlikleriyle öte yandan HES’lerle mücadele ediyor...

Ege kıyılarına bakalım:

Ayvalık Belediyesi “rüzgâr enerjisi”nden yararlanmak istiyor, ancak ilgili bakanlıktan bir türlü onay alamıyor...

Bu arada Ayvalık adaları talan edilirken bir başka bakanlık olup bitenleri seyrediyor, “çıkar güçleri”nin buyruğunda olduğunu kanıtlıyor...

Manyas Gölü can çekişiyor, kuş türleri yok oluyor...

Dahası var ama zaman zaman değineceğim!..