Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Silivri'de Kara Mizah...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Silivri’de Kara Mizah...
Sütbeyaz sabahları severim.
Ağaçların çiçeğe durduğu, kuşların çatılara konduğu güneşli sabahları...
Çocuklar okulun bahçesinde oyunlar oynuyordu.
Televizyonda İstanbul’da doğup büyüyen, hiç ama hiç vapura binmeyen, denizi görmeyen çocukların öyküsünü izledim...
Zamanın iziyle oynar gibiydim. Ağaçların dallarına baktım. Elimin gölgesinde kırlangıçları havalandırdım.
Eski günlerden kalan sabah türkülerini anımsadım.
Türkiye’de siyasal kavgaları, vurgun düzenini, talanı, soygunu unutmak istiyordum.
Kara Afrika’daki yoksul insanları, o cılız çocukları yazmak geçti içimden...
Savaşları, kıyımları! Irak’ın, Afganistan’ın yoksul halkını!
Canım evden çıkmak istemiyordu...
Bebek’e inip kahveye oturarak denizi seyretmek istedi canım...
Özgürdüm!
O anda aklıma Silivri’de tutuklu Mustafa Balbay, Doğu Perinçek, Tuncay Özkan, Hikmet Çiçek, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Deniz Yıldırım, Ufuk Akkaya geldi.
Sabahın sekiziydi ve onlar çoktan uyanmışlardı...
Belki o saatte televizyon izleyip günlük gazeteleri okuyorlardı...
Onlar benim gibi özgür değillerdi!
Özgürlüğün ne olduğunu ancak hapis yatanlar bilir...
İçimden bir şeyler koptu!
12 Eylül darbesi, İzmir Narlıdere’deki askeri cezaevinin o büyük koğuşu gözlerimin önündeydi.
12 Eylül’de demokrasi yoktu!
İnsan hakları açıkça çiğneniyor, tutuklulara hapishanelerde işkence yapılıyordu.
Peki günümüz Türkiyesi’nde neler oluyordu?
Sivil darbe hukuk belgesi olarak tutukluların karşısına çıkarılıyor, karmaşa, ciddiyetsizlik, suçun kanıtlanması yerine sanığın kendi suçsuzluğunu kanıtlaması halleri kara mizaha dönüşüyordu.
Hem Mustafa hem de Tuncay aylardır soruyorlardı:
“Bizim suçumuz nedir?”
***
Darbeyi silahlı gücü elinde bulunduranlar yapar, gazeteciler, bilim insanları değil...
Gazeteci çağının tanığı değil midir?
Doğan günün aydınlığında yine düşünceler ormanında dolaşıyordum...
Prof. Dr. Mehmet Haberal kaç aydır hastane köşelerinde yatıyordu? Böyle saygın bir bilim insanı nasıl darbe yapardı? Onlarca karaciğer hastası Haberal’ı beklemiyor muydu?
Hele bir yıla yakın tutukluluktan sonra en az sekiz ay daha sorgu sırasının kendisine gelmeyeceğini söyleyen 21 yaşındaki teğmenin şu sözleri vicdanları sızlatmaz mı:
“Ben Güneydoğu’da çatışmada yaralandım. Erlerimi yalnız bırakmamak için yedi gün sonra ameliyat oldum. Bu iddianameye göre besbelli ben önemli bir teröristim. Her ne kadar hangi eylemlerden ötürü sorgulandığımı bilmesem de Apo’dan daha önemli bir terörist olmalıyım ki, benim insan haklarıma yönelik bir duyarlılık gösterilmiyor.”
Ben genç teğmenleri Silivri’deki duruşmalarda görmüştüm.
O genç teğmenler darbe iddialarının yoğunlaştığı 2002-2003 yıllarında belki askeri liselere ya yeni girmişler ya da girmemişlerdi.
Teğmenler içerdeydi ama darbe günlüklerini yazan emekli Oramiral Özden Örnek nedense dışarıdaydı. Balbay’ın günlükleri suç öğesi oluşturuyordu, Örnek’in günlükleri ise oluşturmuyordu.
Adalette eşitlik kavramı gücü yetene işliyordu.
Bugüne değin yapılan suçlamalar belge olmasa da yandaş medyada sayfa sayfa yayımlanıyor, özel yaşama giriliyor, ortam dinlemeleri internete düşüyordu.
Yine medya tutuklu insanların savunmalarını geniş biçimde vermiyor, verse bile iç sayfalarda kısa veriyordu.
***
Hukukun üstünlüğü ilkesinin çiğnendiği bir ülkede demokrasicilik oynayanlar, temel hak ve özgürlüklerden söz edenler gözlerini yummuştu.
İşte benim içim bu yüzden acıyor...
Sütbeyaz bir sabahın içinde umutlarım uçup gitti!
Yüreğim sis ve pus altındaydı...
Bebek’te kahve içmekten vazgeçip gazeteye doğru yöneldim.
Karmakarışık duygular içindeydim...
Sesin, aydınlığın, rengin, hareketin ahenginde kendi kendimi dinlemek istedim...
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numarası: 0212 343 72 69
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu