\n\n\n

Demokrasi... Barış... Özgürlük... Kardeşlik...

Bir terör örgütü Ankara’nın göbeğinde kanlı terör eylemi yapıyor... Akşam saatlerinde Siirt’te içinde düğünden dönen kadınların bulunduğu araca roketatarla saldırı düzenleniyor... Yine Güneydoğu’da bir polisimizi şehit ediyor...

Ankara Kızılay’da meydana gelen patlamanın terör eylemi mi yoksa tüp patlamasından mı olduğu şu ana dek pek anlaşılmadı!

Sabah gazetelere bakıyorum; kimi gazeteler haberi büyütmemiş, birinci sayfadan kibrit kutusu kadar vermiş...

***

İyi de, bu ülkede insanlar gazete okumayı sevmez, televizyon izler.

Tüm gün Kızılay’dan canlı yayın yaptı televizyon kanalları, bu insanın içini acıtan kanlı eylem ekranlardan izlendi.

Dün yazdığım gibi ilk açıklama Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tan geldi:

“Terör eylemi olasılığı yüksek.”

İçişleri Bakanı ve Ankara Cumhuriyet Savcısı da benzer açıklama yaptı.

Görülen o ki, eli kanlı azgın terör örgütünün eylemi bu...

Terör yerine, bir dönerci dükkânından atılan tüp gazın böyle bir faciaya yol açacağını düşünmek isterim elbet ama doğru değil...

Şu ana dek inandırıcı bir açıklama yok...

***

Akşam da Siirt ve Bingöl’den saldırı ve ölüm haberleri geldi.

Bu olup bitenleri izlerken gözlerimiz New York’taydı... Erdoğan-Obama görüşmesi yapılıyordu... Geç saatlerde basın toplantısı düzenlendi.

Terör örgütüne karşı istihbarat paylaşımını da içeren işbirliği konusunda görüş birliğine varıldı.

Bu kaçıncı işbirliği, sayısını unuttum.

O saatlerde Türkiye’de hava harekâtı yapılıyordu PKK kamplarına karşı... Aynı zamanda Tunceli Munzur Vadisi’ne 2 bin komando indirilmişti...

***

Ben Erdoğan-Obama görüşmesini pek merak etmiyordum. Suriye sorunu, Filistin, Ortadoğu, şu bu...

Türkiye-ABD terör konusunda istihbarat alışverişi yapacakmış...

Yıllardır bu konuları dinliyoruz...

Değişen bir şey var mı?

Yazımı yazarken 10 gün önce İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın Türkiye‘ye gözdağı veren açıklaması gelmişti aklıma.

Ne diyordu bakan anımsayalım:

“Türkiye’ye karşı cezalandırıcı adımlar atacağız. İsrail hükümeti ABD’de Ermeni lobisiyle işbirliği içine girecek. Ayrıca PKK’ye askeri yardım teklifinde bulunacağız. Türkiye bu hareketinin bedelini ağır ödeyecektir.”

***

Hiçbir ülke terör örgütleriyle tek başına mücadele edemez.

PKK iç ve dış güçlerin desteğiyle bugünlere geldi...

Başta ABD olmak üzere İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika, İsveç ve Rusya’nın desteğini aldı.

30 yıl önceye döndüğümüzde şu söylem akla geliyor:

“Bir avuç eşkıya!”

O dönemlerde PKK devlet tarafından ciddiye alınsaydı, kökü kazınabilirdi.

Bugün durum farklı...

Olayın sosyal, ekonomik, kültürel boyutu var... Siyasal tabanı var... Avrupa’da destekçileri hâlâ var....

Demokrasi... Barış... Özgürlük... Kardeşlik...

İyi de!

Kardeş kardeşi, asker-sivil, kadın -erkek demeden nasıl öldürür?

***

Terör bir insanlık suçudur...

Nereden gelirse gelsin!

Toplum olarak teröre karşı durmalıyız...

Önümüzde İspanya ve İngiltere örneği var.

Bir bakalım bu ülkeler ne yapmış!

Ortadoğu kaynıyor, Müslüman Müslümanı boğazlıyor... Emperyalizmin kolları yoksul halkları birbirine kırdırıyor...

Ancak “güler yüzlü küreselleşme”, kapitalizmin ve emperyalizmin vahşi yüzünü örtemiyor...

Terör de bu gerekçeyle sürüyor...