A Milli Futbol Takımımız 2015’in 17 Kasım’ında Fatih Terim Stadyumu’nda Yunanistan’la özel maç oynuyor, 0-0 bitiyor. Bir daha İstanbul’da maç yapmıyoruz. Neden? Birkaç olumsuz nedeni var. Hatırlatma amaçlı söyleyim sizlere. EURO 2012 elemelerinde Hırvatistan’a 3-0 yenilmiş, skor ve kötü oyunun faturası taraftarlar tarafından Volkan Demirel’e kesilmişti. 2014’te Şükrü Saracoğlu’nda Brezilya’ya 4-0 kaybettiğimiz özel maçta da Ay-Yıldızlılar taraftarlarca protestolara hedef olmuştu. EURO 2016 elemelerinde Türk Telekom Stadyumu’ndaki Kazakistan karşılaşması öncesi Volkan Demirel’in ısınması sırasında küfürler yükselmiş, futbolcumuz sahayı terketmiş, dön baskısına rağmen sahaya çıkmamıştı. Bunun üzerine dönemin TFF Başkanı Yıldırım Demirören, İstanbul’da maç oynatmama kararı almış, “Ne zaman İstanbul taraftarı, kendi takımı için değil milli takımı desteklemek için orada olursa ilk maçımız İstanbul’da olacak” demişti. Dün, o gündü. Aradan yaklaşık 5 yıl geçmiş. Özlemişiz A Milli Takımı. Ay- Yıldızlılara hep destek verelim. Milli futbolcuya küfür edilir mi? Yakışmıyor insanımıza. Ulusal maçlarda, kulüp taraftarlığını kenara bırakalım. Unutmayın ki sahadaki futbolcular, 82 milyon için ter döküyor. Grubumuzda Fransa, İzlanda ve biz diğer takımlara göre şanslıyız. Arnavutluk’u deplasmanda, Moldova ve Fransa’yı içeride yendik. Ancak İzlanda’ya dış sahada kaybettik. Fransa elbette favori. İzlanda’ya yıllardır şansımız tutmuyor, oradan 1 puanla dönsek rahat nefes alacaktık. Yenilince, Fransa galibiyetinin değerini azalttık. Eğer grupta ilk ikiye giremezsek UEFA Uluslar Ligi’nde Play-Off maçları yapacağız. Daha önce Uluslar Ligi’nde İsveç ve Rusya ile aynı gruba düşmüş, sonuncu olmuştuk. Madem hedef koyduk, o zaman gruptan çıkalım.
Dün stada girmeden, Andorra maçı için fazla bir şey yazmayacağımı düşündüm. Ancak bazen “kolay lokma” gibi görünen rakipler sahada sertlikle, vakitten çalarak, oyun bozarak işinizi zora sokuyor. Andorra da bize karşı bunları yaptı. Gerildiğimiz anlarda pozisyon üretemedik. Top kayıplarımız oldu, Burak Yılmaz ve Cengiz Ünder’i aradım. Çocuklarımız sanki ilk kez bir arada oynuyormuş gibiydi. Seyirci de oyuna tam giremedi, tribün desteği çok önemliyken 12. Adam sanki film seyretmeye gelmişti. İlk yarıda 4 gol fırsatı geldi, 2’sinde direğe takıldık, diğerlerini harcadık. Andorra kalecisini adeta panter yaptık. Gördüm ki dersimize iyi çalışmamışız. Hakan, Cenk çok formsuzdu. Top hep bizdeydi ancak 11 kişiyle kapanan Andorra karşısında üretken olamadık. Taa ki 89. dakikada Yusuf Yazıcı’nın kornerinde Ozan Tufan kafayla topu ağlara gönderene dek... Duran toptan da olsa 3 puanı aldık, kötü oynadığımız günde kazanmasını bildik. Dün geceyi bir an önce unutup, Moldova maçına odaklanmalıyız.
Oyun kötü 3 puan iyi
Yazarın Son Yazıları
Fenerbahçe’de camia ve taraftar günler öncesinden derbi için havaya girmişti. G.Saray’ın puan kayıpları sonrası fark 1’e düşmüş, Kadıköy’de 66 haftadır özlenen liderlik şansı Sarı-Lacivertlilerin ayağına kadar gelmişti.
Milli ara dönüşleri her zaman sancılı oluyor. Hele ki Rize gibi sert bir deplasmana çıkıyorsanız... Nitekim Fenerbahçe’nin dün ilk 15 dakika yaşadığı şok tam olarak buydu.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum, ruhu şad olsun... Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacağız... Kadıköy’deki 10 Kasım anmasında tüylerimiz diken diken oldu.
Beşiktaş derbiye hızlı girdi, bir anda 2-0’ı buldu. Fenerbahçe son dönemdeki temposundan uzaktı. Yenen iki gol savunmanın yerleşim hatasından.
F.Bahçe iyi yolda olduğunu her maç gösteriyor. Gaziantep son dönemde ligin en iyi top oynayan takımı. Stuttgart galibiyetinin ardından zor bir deplasmandı.
Tedesco güven veriyor ama zaman lazım
Kim ne derse desin tüm camia ve taraftarlar koşan, isyan eden, savaşan bir F.Bahçe izlemek istiyor.
Fenerbahçe yine rahat bir maç izletmedi. Samsun beraberliği, İrfan ve Cenk’in kadro dışı kalması, milli ara derken Karagümrük karşısında nasıl bir futbol sergileneceğini merak ediyordum.
Fenerbahçe'de sıcak saatler yaşanıyor. Sarı-Lacivertlilerde yeni başkan Sadettin Saran, futbolun kalbi olan Samandıra’ya ilk neşteri vurdu. F.Bahçe’de İrfan Can Kahveci ve Cenk Tosun dün kadro dışı bırakıldı.
Fenerbahçe belki de son yılların en kaotik dönemlerinden birini yaşıyor. Yıllardır futbolda gelmeyen şampiyonluk, olağanüstü seçim dönemi, Mourinho’nun gidişi, transferler... Liste uzar gider...
G.Saray derbide puan kaybetmiş, farkı kapatmak için fırsat doğmuş... Ama F.Bahçe önüne gelen bu ikramı geri çeviriyor. Tamam yorucu bir Nice maçı sonrası Samsun deplasmanı kolay değil.
Son yazımda Tedesco için “Tedes’go” demiştim...
Zaten yeni başkan Sadettin Saran seçilir seçilmez bunu yaptı. Alanya, Kasımpaşa, Zagreb maçları sonrası dün gece F.Bahçeli futbolculardan bir tepki, hırs, azim bekledim, göremedim!
Tedesco’nun F.Bahçe’nin başındaki 4. maçı ama inanın ne oynatmak istediğini çözmek çok zor.
Sandıkların sayılmasının ardından Sadettin Saran ve Ali Koç stadın içindeki kürsüye birlikte yürüdü. Koç, “Fenerbahçemizin 38. başkanı camiamıza hayırlı uğurlu olsun” diye söze başladı,
F.Bahçe’de Mourinho sonrası ne değişti diye sorarsanız şu an yanıt vermek gerçekten zor.
Faul kararı doğruydu. 10 kişi kalan Bordo-Mavililer karşısında F.Bahçe iştahlıydı ama girdiği pozisyonları gol yapamadı. Son dakikalar Trabzon’un golü bulması işten bile değildi. Tedesco’ya yorum yapmak için daha erken.
Acaba Jose Mourinho, Gençlerbirliği maçında Fenerbahçe’yi izledi mi? Bence izlemiştir. Peki her gün Samandıra’da beraber çalıştığı birçok futbolcunun adeta yeniden doğmuş gibi sergilediği oyuna şaşırmış mıdır? Bence şaşırmıştır!
Evet... Lafı uzatmaya gerek yok!
İki Benfica maçının arasında Kocaelispor gibi sürprize açık bir rakiple oynadı F.Bahçe.
Açıkçası F.Bahçe bu zor eşleşmenin Kadıköy’deki ayağında beklenenin altında bir oyun sergiledi.
Sanki 5 gün önce Feyenoord karşısında hepimizin takdir ettiği mücadeleyi gösterip tur atlayan F.Bahçe, Göztepe karşısındaki F.Bahçe değildi!
F.Bahçe taraftarı, yıllardır yaşadığı onca hayal kırıklığına rağmen Mourinho’nun çağrısına uyup dün akşam Kadıköy’ü gerçek bir cehenneme çevirdi.
Mourinho geçen sezonki alışkanlığını sürdürüp ilk yarıyı yine çöpe attı.
Bir sezonu daha geride bıraktık.
Kimse kusura bakmasın bunun adı rezalettir!
Ali Koç sezon başı “Öyle bir takım kuracağım ki size şampiyonluk sözü vermeme gerek kalmayacak” demişti!
Finale yakışan bir mücadele oldu mu tartışılır
Gaziantep bambaşka
Bizi yanılttın
Gereğini yapın
Önce kötü sonra iyi
Mou’nun eseri!
Livakovic farkı
Tek başına aldı
Derbi fakiri!
Aslan ağır yaralı
Fişi erken çekti
Hedef Dünya Kupası
Yıldızlar damga vurdu