CERN deneyi yalnızca evrenin ve insanın kökeni hakkındaki sorulara cevap arayan büyük bir deney değil.

Aynı zamanda, kimin dünyada nerede durduğunu da düşündüren bir deney.

Bilimsel gelişmeye ve kültüre yatırım yapmak yerine, kendi sığ sularında debelenenlerin günümüz dünyasında ve yakın gelecekte pek bir yeri olmayacağını da gösteren bir durum.

İnanılmaz zenginliklerine karşın, tek bir bilimsel ilerlemeye imza atmamış, bütün servetlerini yabancı ülkelere istiflemiş, kendi ülkesinin halkını sömürerek zenginleşen yönetici sınıfların sefa sürmesini sağlamış, sağlıktan güvenliğe kadar her şeyini dışarıdan alarak kendi yaşam biçimini sürdürdüğünü sanan toplumların gelecekte dünyadaki yerinin ne olacağını düşündüren bir deney bu.

Artık günümüz dünyasında, “biz böyle mutluyuz, bize kimse karışmasın” diye bir hayat yok.

Varsa da çok yakında olmayacak.

***

Bir ülkenin gelişmesi, yüksek binalar dikerek, yollar yaparak, uçaklar uçurarak olmuyor.

Çocuklarının ilacından, konuştuğu telefona, fabrikalarının, silahlarının kullanım şifrelerine kadar başkasından alanların da onlara kafa tutması bir şey ifade etmiyor artık.

Sonra bu ülkelerin yaptıklarına söylenip, haksızlık olarak nitelemek de pek bir işe yaramıyor.

Türkiye’nin geçmişte kimi zaman son derece pasif kalan dış politikasını sık sık eleştirenlerden biri de benim.

Son yıllarda daha atak, daha sert bir dış politika (en azından söylemde) yürütülüyor.

Ama bu politikada kendimizi nereye konumlandırdığımız önemli.

Bir Ortadoğu ülkesi mi, bir Avrupa ülkesi mi?

***

Türkiye’nin ideali nedir?

Avrupa Birliği madem bizim dediklerimizi yapmıyor, işi yokuşa sürüyor, biz de kendimize başka sular ararız, başka ülkelerin yanında daha güçlü oluruz diye mi düşünüyoruz artık?

Ekonomik çıkarlar söz konusu olduğunda, sömürdükleri ülkelere yine sonunda her türlü ürünü de başkalarının satacağını acaba fark etmiyor muyuz?

Farklı düşüncelere açık, özgür, kendini ve geleceğini güvende hisseden bireyler yetiştiremedikçe, korkak, kim güçlüyse ona yaranan, kim iktidardaysa ondan hisse kapmak için her role giren, hep birilerine tutunarak, birilerinin parçası olarak hayattan pay alabileceğini öğrenmiş insanlardan oluşan bir toplum oluşturdukça kendinizi geleceğin dünyasında nereye konumlandırdığınızın da cevabını verebilirsiniz.