Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Halk Sahiden Bunları mı İstiyor?
Televizyonlarda yayımlanan programların izlenme oranları, giderek ne tür program yapılması gerektiğini de belirliyor. Öne çıkan, çok izlenen ne varsa bir süre sonra benzerleri ve zamanla daha da kötü taklitleri ekranı kaplıyor.
\n“Halk bunu istiyor” sözü, bizde, her tür uydurmanın, pespayeliğin, ucuz işlerin bahanesidir.
\nBu bahane sayesinde, o “halk”ın sırtına basarak, onun zaaflarını kullanarak para kazanmak, ünlü olmak alışkanlık haline geldi.
\nBir zamanlar Barış Manço’nun sabah programları vardı. Çocuklarla, sonra yaşlılarla yaptığı programlar. Bu programlar da çok izlenirdi. Aradan yıllar geçti hâlâ o düzeyde bir program bile yapılamıyor.
\nŞimdilerde, bugün ne giyelim, bugün ne yiyelim türü programlar ve yabancı formatlardan uyarlanan birtakım yarışmalar gündemde.
\nBu yarışmaların çoğunda aslında yarışmacılardan çok, jüri üyelerinin kişiliği, onların konuşmaları, tavırları ilgi görüyor anladığım kadarıyla.
\n***
\nGündüz kuşağında yer alan kadın ve evlilik programlarının halini söylememe gerek yok herhalde. Buralarda olup bitenler zaman zaman gündeme geliyor.
\nBu arada, ne kadar abuk sabuk konuşan, ona buna laf atan, olmadık saçmalıkları ciddi bir şeymiş gibi anlatan insan varsa onlar da televizyoncuların en sevdiği konuklar arasına giriyor.
\nİlginç bir biçimde, yıllar geçerken program kalitesi ve çeşitliliği artacağına azalıyor. Genel olarak çok kısıtlı sayıda insan ve diziler etrafında dönen bir yayıncılık anlayışı yerleşiyor.
\nBu yarışmalarda, eğlence programı olarak nitelenen programlarda, sohbetlerde, içeriğin yerlerde sürünmesinden vazgeçtim, en azından teknik olarak bir ilerleme beklemek gerekirdi bunca yıl sonra, ama ne yazık ki o bile yok.
\n***
\nPeki, gerçekten de halk bunları mı istiyor?
\nÖrneğin kanal kanal kapışılan ve sahiden de komedi denebilecek derecede saçmalayan insanların ekrana çıkması için izleyiciden bir talep geliyor mu?
\nTabii ki gelmiyor.
\nAma bu insanlar çıkınca o programlar reyting alıyor.
\nYıllar önce verdiğim bir örnek var. Taksim Meydanı’na bir hilkat garibesi getirseniz, gelen geçen durur, bir süre merakla bakar. Ama alın evinize götürün derseniz kimse götürmez.
\nBu, insanların onu çok sevip bayıldığı anlamına gelmez.
\nYayıncıların, programcıların, yapımcıların işi, en çok tutulan zırvalığı sürdürmek değil, yeni bir şeyler bulmak, yaptıkları işi geliştirmek, izleyicinin ilgi alanlarını değiştirecek kalitede bir şeyler yapabilmek olmalı.
\nEğer, çok seviliyor ve isteniyor denilen insanları bir ay ekrana çıkarmazsanız sonucu görebilirsiniz. Bakalım, en ünlüler için bile arayan soran oluyor mu?
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti