Asker sözü
Mine G. Kırıkkanat
Son Köşe Yazıları

Asker sözü

16.05.2021 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Fransız Les Valeurs Actuelles dergisi, 21 Nisan’da yirmi emekli generalin iktidarı muhatap aldığı bir bildiri yayımladı. Uyarı niteliğindeki bildiri, çok kısaltılmış haliyle şöyleydi:

Sayın Başkan, hükümet üyeleri ve parlamenterler, 

Durum vahim, Fransa ölümcül tehlikelerin tehdidi altında. Bizler, emekli de olsak Fransa askerleriyiz ve günün koşullarında güzel ülkemizin kaderine kayıtsız kalamayız. Üç renkli bayrağımızın üstünde altın harflerle “Onur ve Vatan” yazar. Bugün onurumuz, vatanın parçalandığını söylemeyi gerektiriyor.

Irkçılık karşıtlığı bahanesiyle cemaatleri birbirinden nefrete kışkırtanların hedefi, Fransa’yı parçalamak. Irkçılık karşıtı görünen kin dolu fanatikler, aslında ırkçı bir savaş çıksın istiyorlar. Ülkemizi, geleneklerini, kültürünü aşağılıyor ve onu tarihinden kopararak yıkmayı amaçlıyorlar.

Vatan, İslamcılık varoş ordularının ulustan kopardığı bölgelerde anayasamıza aykırı dogmaları dayattığı için parçalanıyor. Oysa her Fransız, inancı ya da inançsızlığı ne olursa olsun, yurdun her yanında kendi toprağındadır. Cumhuriyetin yasalarının uygulanmadığı hiçbir kent, hiçbir semt var olamaz, olmamalıdır.

Yalpalayan politikacılardan bıktık

Ulusun hizmetinde ve uğrunda can vermeye daima hazır olan bizler, olup biten karşısında seyirci kalamayız. Ülkeyi yönetenler derhal gereken cesareti göstermeli ve sıraladığımız tehditleri yok etmelidir. Bunu başarmak için var olan yasaları kararlılıkla uygulamak yeter. Unutmayınız ki bizler kadar yurttaşlarımızın büyük çoğunluğu da sizin yalpalamanızdan, suçlu suskunluğunuzdan bıktı, usandı. 

Bayanlar baylar, yeterince ertelediniz, durum vahim ve görev devasa, zaman yitirmeden işe koyulun; ulusu korumayı hedefleyen siyasal çözümleri desteklemeye hazırız. 

Aksi takdirde topluma yayılan huzursuzluk bir patlamayla sonuçlanacak ve muvazzaf silah arkadaşlarımızı, uygarlık değerlerimizi savunmak, yurttaşlarımızı korumak için müdahale etmek zorunda bırakacak. 

Tartışmaya zaman kalmadı, eğer siz harekete geçmezseniz, yarın bir iç savaş bu kaosa son verecek ve binlerce ölünün sorumluluğu sizlere ait olacak.

Genç subaylar devrede

Bildiriyi imzalayan Fransız generaller, tıpkı Montrö bildirisini imzalayan Türk amiraller gibi iktidar ve yandaş politikacılar tarafından “darbeci” suçlamasıyla karşılaştı. Türkiye’deki gibi gözaltına falan alınmadılar ama tam dava edilmeleri, cezalandırılmaları tartışılıyordu ki... Fransız ordusunda görevli binlerce genç subay, “büyüklerimiz” diye söz ettikleri emekli generallerin arkasına geçti ve 10 Mayıs’ta aynı dergide, bu kez muhtıra niteliğinde bir bildiri yayımlandı. Muvazzaflar, aynı iktidar odaklarına yine çok kısaltılmış haliyle şöyle sesleniyordu:   

Fransa’nın tüm düşmanlarına karşı savaşan ve biricik suçları yurdunu sevmek olan büyüklerimize isyancı diyerek hakaret ettiniz. Bu durumda arenaya inip gerçeği söylemek şerefi bize düşer. Kurallar gereği kimliğimizi açıklayamıyoruz ama susmamız da beklenemez. Pek çoğumuz Afganistan, Mali, Orta Afrika ya da başka topraklarda, düşman ateşi altındaydık. Bazılarımız, sizin kendi toprağımızda taviz verdiğiniz İslamcılığı yok etmek için canlarını verdi. Hemen hepimiz, Bekçi Operasyonu’na* katıldık. Terk edilmiş varoşlarda suç çetelerinin dokunulmazlığını gözlerimizle gördük. Fransa’yı aşağılayan, hatta nefret eden dini cemaatler, bizi de manipüle etmeye kalktılar. Sizler, rahatlıkla savunabileceğimiz kendi toprağımızda hedef olmayalım diye bizleri sivil bile dolaştırdınız.

Alçak, hilekâr ve kötü niyetli yöneticiler

Fransa çöküyor. Ve bizler, savaş süren pek çok ülkede bu çöküşün yıkımın habercisi olduğunu saptadık. Çöküş, kaos ve şiddetin öncüsü. Kaos da sizin iddia ettiğinizin tersine, askeri darbeyle değil, sivil ayaklanmayla başlıyor. 

Emekli komutanlarımızın doğru saptamalarını karalamak için çok alçak olmak gerekir. Fransız yurttaşlarını susturmak için çok hilekâr olmak gerekir. Muvazzaf ordu komutanlarını büyüklerine karşı tavır almaya çağırmak için gerçekten kötü niyet gerekir. 

Alçaklık, hilekârlık ve kötü niyet, bizim yöneticilerimizde görmek istediğimiz özellikler değil. 

Ordu doğru konuşulan yerdir, çünkü bahis candır.

Fransa’da bir iç savaş çıkarsa, ordu düzeni korur, çünkü koruması istenecektir. Kimse böyle bir dehşet yaşansın istemez ama evet, Fransa iç savaşa doğru gidiyor ve sizler bunu gayet iyi biliyorsunuz. 

Bu ülkeyi vatan yapan, sınırlarını çizen, kültürünü savunan ve öz dilinde emirler veren büyüklerimiz, Fransa’yı savunurken siz devleti içeriden çökertin diye savaşmadılar. 

Harekete geçin bayanlar, baylar. Medyatik formüller, sipariş duygulanmalardan söz etmiyoruz. Konu yeniden seçilmeniz, yeni makamlara atanmanız değil. Konu ülkemizin, ülkenizin bekası.

Çatışma kaçınılmaz

Değerli okurlarım, eski sömürgelerden gelen ya da ekonomik nedenlerle göçen Müslüman toplulukları 11 Eylül 2001’e kadar iyi kötü sindirmeye çalışan Yahudi/Hıristiyan kökenli Batı ülkeleri; o tarihten sonra hepsi de İslam ülkelerine açılan savaşlarla topraklarına Müslüman göçmen akınını bizzat körükledi. 

Küreselleşme politikasının bir gereği olarak silah zoruyla göçtürülen Müslümanların yerleştikleri yerde radikalleşmesi, siyasal İslamın demokrasiyi kullanarak örgütlenmesi, bugün göçü tetikleyen ülkelerin en büyük sorunu. 

Yıllardır özelinde Avrupa, genelinde dünyada din bayrakları altında kültür çatışmaları yaşanacağını düşünüyorum. Birkaç yıldır da dost meclislerinde dillendirmeye başladım: İlk çatışma, Avrupa’nın en yüksek Müslüman nüfusunu barındıran Fransa’da patlak verecek.

Laik cumhuriyetin doğduğu Fransa’da iç savaş olasılığı, artık abartılı bir senaryo değil. 

*Operation Sentinelle. 2015’teki İslamcı terör eylemleri sonrası ilan edilen sıkıyönetim sürecinde, ulusal güvenliği ordu sağladı.

Yazarın Son Yazıları

Hello Papa, sen misin yeni baba?

Boğaz kıyılarındaki küçük Byzantion yerleşkesini Nova Roma’ya (Yeni Roma, bugünkü İstanbul) dönüştürecek yıkım-yapım çalışmaları 324 yılında başladı.

Devamını Oku
07.12.2025
Türkiye’nin ilk kitap müzesi: FKE

Fethiye, yurttaşların ormanları yanmasın diye nöbet tuttuğu ve olağanüstü güzellikte kıyı şeridine çöken muktedirlere, muktedir torpillilerine karşı kazanamayacaklarını bile bile mücadeleye girmekten korkmayan çevreciler ile yurtsever Yörüklerin diyarıdır.

Devamını Oku
30.11.2025
Karar ve tavır

Türkiye artık ulusal bir toplum değil.

Devamını Oku
23.11.2025
Onlar SAFE, bizler saf..

Hayhuy arasında kaynadı gitti...

Devamını Oku
16.11.2025
Yangın önlemek mi, keriz silkelemek mi?

Turizm, Türkiye’nin en önemli gelir kaynaklarından biri.

Devamını Oku
09.11.2025
Panik atak mı, panik aşk mı?

Kırk yaş, rastgele bir yaş değildir.

Devamını Oku
02.11.2025
İster zart, ister zurt, illaki zort

Dünyada pek çok devlet ve yönetim biçimi vardır.

Devamını Oku
26.10.2025
Yılanların yalanı

Türkiye’nin yalanları, tarihi kadar uzun, kalın ve kuyrukludur.

Devamını Oku
19.10.2025
Hayaller Riviera, gerçekler Gazze

ABD’nin en hafif deyimle en tuhaf başkanı Trump’ın Gazze’ye ilişkin bir projesi var.

Devamını Oku
12.10.2025
Siter yalha züdü çekger dirmi?

Çocukken çok sevdiğim bir oyun vardı. Belki siz de oynamışsınızdır...

Devamını Oku
05.10.2025
Al saat ver saat

Makronezya müstebiti Valdemir Potin’in ricası üzerine Mikronezya’yı barışçıl amaçlarla işgal eden 100 bin Çinli askeri doyurmak kolay değildi.

Devamını Oku
04.10.2025
Bir muhtarın çığlığı

11 Eylül 2025 tarihinde Kadıköy ilçesindeki Caferağa Mahallesi’nin kalbindeki tek mazbut (tahrip edilmemiş alan), Ali Oğlu Hüseyin Vakfı’na ait 12 dönümlük arsa için bir ihale düzenlendi.

Devamını Oku
28.09.2025
Hatırla sevgili, o makus tarifi

100 bin Çinlinin 100 bin nüfuslu Mikronezya adasını işgali, iştah ve sefayla sürüyordu.

Devamını Oku
27.09.2025
Eğriliğin ederi, doğruluğun bedeli

Dünyanın tüm kedileri aynı dili konuşur, aynı tınılarda hırlar ve miyavlarlar.

Devamını Oku
21.09.2025
Kayyum devşirme

12 Haziran 2011 genel seçimleri, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanı olarak girdiği ikinci, oy kullanabildiği ilk seçimdi.

Devamını Oku
14.09.2025
Sal gideyim, salla geleyim

Yalnız ve güzel ada Mikronezya’nın uyuşuk ahalisi, her şeye alıştığı gibi savaşsız gerçekleşen Çin işgaline de alışmış, minnak adayı nüfusu kadar işgalciyle paylaşmayı da kabullenmişti.

Devamını Oku
13.09.2025
Hayaller dolgun fon, gerçekler yırtık don

Güzel bir Kafkas atasözüdür: “Yükseklerde ne eserse alçaklarda onu toplarsın.”

Devamını Oku
07.09.2025
Belirsizliğe doğru

Joseph Ignace Guillotin, 1738 ile 1814 yılları arasında yaşamış bir doktor; Paris Tıp Enstitüsü’nde anatomi dersleri veren bir hocaydı.

Devamını Oku
31.08.2025
Yarım insan hakları

Mısır, nüfus çoğunluğu Müslüman bir ülkedir.

Devamını Oku
24.08.2025
我们身后还有十五亿

Çin’in Mikronezya’yı sessizce işgali Makronezya müstebiti Valdemir Potin hariç, Ezya arşipelindeki tüm istibdatları heyecana gark etmiş ve hatta okyanus ötesi kıtaları da zıplatmıştı.

Devamını Oku
23.08.2025
Bir vasiyetin ağırlığı

“Toplum olarak fikirdüşünce gelişmesi ve vicdan bilinçlenmesi gibi nimetlerden yoksun kalmışlığımızın iki sorumlusu vardır...

Devamını Oku
17.08.2025
Çin işi, asker dişi

Mikronezya ile Yutania’nın şöyle ağız tadıyla bir türlü kapışamayan ordularının sahillerde pineklediği bir sabah; olan oldu.

Devamını Oku
16.08.2025
İsyan hakkı

İnsanlar niçin anneye, babaya, düzene isyan ederler?

Devamını Oku
10.08.2025
Yanık toprak taktiği

Türkiye, artık ağır yaralı bir ülke.

Devamını Oku
03.08.2025
Satamam derdimi kimseye

Mikronezya’nın Yutania ile nihai kapışması beklenirken Ulu Çoban Muktedir Makropiç’in de askeri ve sivil ahalinin moralini elbette yüksek tutması gerekiyordu.

Devamını Oku
02.08.2025
Patria Nostra’dan Madara Mostra’ya

Hani karşınızda biri limon yer, sizin damağınız kamaşır.

Devamını Oku
27.07.2025
Emekli açlık, emeksiz tokluk

Köyde doğdum. Lise bitene kadar kara lastik ayakkabı giydim. Devlet yurdunda tıkış tıkış vaziyette üniversiteyi bitirebildim...

Devamını Oku
20.07.2025
Son dilek, yok çörek

Mikronezya ve Yutania’nın yaz sıcağında çöle dönüşen kumsallarında düşman beklerken sivrisinek avlayan, sevdiklerinden aylardır uzak kalan askerler, depresyona giriyorlardı.

Devamını Oku
19.07.2025
Yüreğimiz sızlar, ciğerimiz yanarken...

Canlılar arasında bir canlı türü olan insanın, ait olduğu memeliler sınıfındaki diğerlerinden tek üstünlüğü, beyinsel yeteneğidir.

Devamını Oku
13.07.2025
Dar sahada kısa paslaşma

Mikron ordusu kıyıda düşman beklerken, Betonit Saray’da işler çığrından çıkmıştı. Olası savaş masrafları boyuna yoksul halkın sırtına bindiriliyor; savaş korkusu ise Kel Tepe’deki ayrıcalıklı nüfusun cima furyasını kamçılıyordu. Sarayın CİA danışmanı Frozen Goldstein, donuk zekâsına karşın epeyce ateşli bir çapkındı. Güzeller güzeli karısı Frambuaz ise başlangıçta dini bütün bir Yolcu ve erdemli bir kadındı. Ama kocasının ihanetlerini öğrenince yoldan çıkmış; “göze göz dişe diş” deyip o da cima havuzuna atlamıştı.

Devamını Oku
07.07.2025
Diyanet’in yol harcı, teğmenlerin ihracı

Tuzla Piyade Okulu’nda 10 Kasım 2023’te Atatürk’ü anma etkinlikleri için son hazırlıklar yapılıyordu.

Devamını Oku
06.07.2025
Saçma sapan bir savaş mıydı?

Saçma sapan bir savaş mıydı? İ srail’in suikast saldırıları, İran’ın Demir Kubbe’yi delen füzeleri, ABD’nin İran’ı bombardımanı, yıkılan binalar, insan kayıpları ve pek de anlam verilemeyen bir savaş daha tavsadıktan sonra ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dünyaya açıkladı: “Biz bu saldırılara aylardır hazırlanıyoruz…”

Devamını Oku
29.06.2025
Suratın tatlısı, limonun ekşisi

Mikronezya adasının Yutania’ya bakan kıyı şeridinde, askeri karargâh dışında bir sivil yaşam belirtisi de vardı...

Devamını Oku
28.06.2025
Sarı Paşa ve Türk Mucizesi

Vakit dardı. Kütahya mücadelesi sonrası, Yunan ordusu var gücüyle saldırıya geçecekti.

Devamını Oku
22.06.2025
Felekten bir gece, adını hece hece

Bolluk ve mutluluk istibdatı Yutania adasında, herkes seferberlik öncesi günleri özlüyordu.

Devamını Oku
21.06.2025
Organize işler

Antik Yunan tarihinin “Sokrates öncesi” diye anılan ilk filozofları, sayıları 23’e ulaşan bir düşünür topluluğuydu.

Devamını Oku
15.06.2025
Doğal cennetten parasal cinnete: Türkiye

Jeolojik olarak yaklaşık 300 milyon yıl önce oluşan ve şairin dediği gibi Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan Anadolu, birçok ilkleri barındıran bir coğrafya olmasının yanı sıra çok çeşitli bitki ve hayvana da ev sahipliği yapar.

Devamını Oku
08.06.2025
Yalan patolojik, savaş psikolojik (2)

Dünyada halen “iftira yoluyla algı operatörlüğü” yapan pek çok hükümet ve istihbarat kurumu, Edgar Hoover’ın yasadışı COINTELPRO yöntemlerini izliyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Yalan patalojik, savaş psikolojik

İster muktedir olsun ister muhalif, tüm politikacıların yalan söylemesine dünya halkları da alışıktır, biz de epeyce idmanlıyız.

Devamını Oku
25.05.2025
Konuşmayan bizden değildir

Savaşmak için toplanıp savaşmaya koşullanan ama küçük muharebelerle yetinip topyekûn saldırıya geçemeyen tüm ordular gibi, vatanla ada karışımı “vadan” kıyılarında pinekleyen Mikron ordusuna da sıkıntı çökmüştü.

Devamını Oku
24.05.2025