Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Baran Tursun Vakfı
25 Kasım 2007’de üniversite öğrencisi Baran Tursun 19’undan 20’sine girerken doğum gününü arkadaşlarıyla birlikte Alsancak’ta kutladı.
Akşam erkenden masaya oturdular sabah erkenden kalktılar... Gecenin ilerleyen saatlerinde Karşıyaka’daki evlerine giderken Bayraklı yakınlarında araçtaki 4 arkadaş polisin selektör yaptığını gördüler, ama bir şeye de yoramadılar. Hatta esprisini bile yaptılar; yoksa polis de mi doğum günlerini kutluyordu!
Karşıyaka girişinde bir başka polis aracı onları başka türlü bekliyordu. Bayraklı kontrol noktasını 2 dakika geçti geçmedi, onları durdurmaya çalışan Karşıyaka girişindeki polis, dilini değil silahını kullandı. Baran Tursun, polisin açtığı ateşle son nefesini vermeden polis onu kurtarmak için çaba harcamak yerine olaya kaza süsü vermeyi yeğledi.
Çok geçmeden gerçek ortaya çıktı. Bu aşamadan sonra başta baba Mehmet Tursun olmak üzere ailenin hukuk mücadelesi başladı. O yıl AKP iktidarı polisin silah kullanma yetkisini genişletmişti. Öğrenciyi öldüren polis hiç hapis yatmadan ertelenebilir cezayla mesleğine devam etti. Buna öfkelenip mahkemede evlat acısını haykıran anne hakaret suçundan mahkûm oldu.
Öykü acıklı ve uzun...
***
Baba Mehmet Tursun tüm yaşamını ve mal varlığını kimsenin böyle bir evlat acısı yaşamaması için harcadı. Oğlu adına bir vakıf kurdu.
Ne yazık ki Baran Tursun’dan sonra 182 kişi daha AKP iktidarının yasal kurşunlarıyla yaşamını yitirdi.
Meclis’te görüşülen iç güvenliği imha yasasının çıkması halinde polisin silah kullanma yetkisi daha da genişleyecek. Mehmet Tursun, tüm kurbanların aileleriyle iletişim kurdu. Yasanın görüşüleceği gün Ankara’ya geldiler.
Bizler de onların sözcüsü olmaya çalıştık. Meclis toplantı salonundan seslerini duyurduk. Acılı ailelerden polise yönelik ağır söz söylemek isteyenleri durdurduk. “Burada kin ve nefret üretmeyeceğiz, bir daha böyle olayların yaşanmaması için çalışıyoruz” dedik.
***
Baran Tursun Vakfı’nın çalışmalarını mercek altına alan Emniyet, geçen hafta Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bir yazı yazdı ve bu vakfın tümüyle kapatılmasını istedi.
Suç; polisin aleyhinde faaliyette bulunmak!
El insaf...
Memlekette artık evlat acısına yanmak da yasak...
Memlekette artık insanların polis kurşunlarına hedef olmaması için yöneticileri uyarmak da yasak...
Oldu olacak ağlamaya, ağıt yakmaya da sınırlama getirin.
Kaç gram gözyaşı dökmenin polise hakaret sayılmayacağını yasaya bağlayın.
Ağlama sınırını aşanı, “gözyaşlarını suç amaçlı kullanmaktan” hapishanelere yollayın.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
- Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri eylem yaptı
- Cumhuriyet 100 yaşında! İyi ki Cumhuriyet var
- Şişli'de Hıdırellez coşkuyla kutlandı
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü oyuncu cinsiyet değiştiren oğlunu paylaştı
- 'Asıl hedef CHP’li belediyeler!'
- ‘Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısıyım’
- İşte 'kamuda tasarruf' paketinin ayrıntıları
- Cem Küçük’e ikinci operasyon!
- Canlı yayın çıkışında cinayeti itiraf etti!
- Çocuğa tecavüz için sıraya girdiler!
- Adeta zihin okuyan kişiler hangi burçlardan çıkıyor?
- 'Liste hazırlıyordu, darbe komisyonuna götürüyordu'
- Erdoğan Saray'dan taşınıyor mu?