Aydın Düşmanlığının Sonu...

27 Haziran 2013 Perşembe

Hiç böylesini yaşamadık. İktidarlar gelip geçti, liderler ya da lider geçinenler de...
Türkiye’nin siyasal yaşamı son on yılda yön değiştirdi. Zaten bekleniyordu. Sonunda isteneni teker teker gerçekleştirmeye başladılar. İlk iş, asker gücünün azaltılması, giderek de etkisizleştirilmesi idi. Hepimiz biliyorduk ki Türkiye Cumhuriyeti askerlerin kurduğu bir cumhuriyettir.
Bugün Genelkurmay Başkanlığı gibi bir görevi yıllarca yapmış olan kişi tutukludur. Ordumuzun yüksek rütbeli kadrosundaki birçok albay, general, subay da ağır suçlamalarla hapisteler.
Askerin kurduğu bir cumhuriyetiz...
Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Fevzi Çakmak, Kâzım Karabekir... Hepsi asker...
Ülkenin yönetiminde en önde yer alan cumhurbaşkanlarımız, başbakanlarımız da asker kökenli...
Ya günümüzde durum nasıl?
Yüzlerce, belki çok daha fazla subayımız yalan yanlış suçlamalarla mahkemelerde yargılanıyor. Hepimiz görüyoruz, ne diyeceğimizi bilemiyoruz.
Biliyorum içimizden pek çok kişi bu durumdan memnun. Asker, bir sivil yönetim tarafından on yıldır her türlü sorumluluklarından uzaklaştırılmış. Bir başbakan çıkmış, hepsinin başına geçmiş. O asker kökenli değil, tam tersi imam hatipçi... Okulu da imam hatip okulu...
Olabilir, hangi okulda okumuş olduğu o kadar önemli değil. Ama cumhuriyetin temel felsefesinden uzak... Tam anlamıyla çağdaş bilimden, sanattan, kültürden kopmuş gibi. Sorsak en önde gelenine
“Sen bu yıl kaç kitap okudun” diye, alacağınız yanıt ne olur? Dinsel içerikli bir iki din kitabından başka ne söyleyebilirler? Bu konuda gazeteci bir arkadaş çıksa da önde gelen politikacılarımızı çağdaş uygarlık çizgisinde bir gözden geçirse...
Tayyip Bey’in saltanatı daha ne kadar sürecek? Bir yeni seçimle mi değişecek, değiştirilecek? Toplumun gerileyişi hızını artırdıkça artırıyor. Bu gidişle aydınlık bir yaşantının canlanmasını beklemek zor.
Gerçek aydınlar hapishane hücrelerinde, her gün yenileri de ekleniyor, Tayyip Bey iktidarının eliyle... Ülkemizde Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet ilkelerinin yıkılışına tanık mı olacağız?
Yarınlar hiç de umut vermiyor. Tam tersi birtakım rüzgârların gücü daha da artıyor. Bizler seyredelim bakalım.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları