ALEV COŞKUN

Koloğlu, kitapları ve bilimsel makaleleri ile yaşayacaktır. Türk basın ve düşün dünyası, alçakgönüllü ancak çok birikimli bir yeteneğini yitirdi.

Türk basın yaşamının emektarı, titiz bir araştırmacı ve tarihçi, değerli mesai arkadaşım Orhan Koloğlu’nu kaybettik.

Koloğlu, Galatasaray Lisesi, İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü mezunudur ve Strazburg Üniversitesi’nde doktora yapmıştır.

1947 yılından itibaren “Son Saat”, “Yeni İstanbul”, “Yeni Sabah”, “Akşam”, “Milliyet” gazetelerinde muhabir ve yazıişleri müdürü olarak çalıştı. Roma, Paris, Beyrut ve Londra’da basın ataşesi olarak görev yaptı.

Ecevit’in yanında

Koloğlu, Ecevit’in 1973’ten sonra uzun yıllar basın ve dış ilişkiler danışmanlığını yürüttü. Koloğlu ile 1973’den sonra siyasal ortamda yaşantımız kesişti.

1974-1976 yılları arasında CHP MYK üyesi ve Genel Merkez Basın Sözcüsü olarak görev yaptım, kuşkusuz Koloğlu ile yakın görüşüyorduk.

1974’te Ecevit hükümetinin istifa ederek görevden ayrılmasından sonra, Ecevit’i ABD’ye davet ettiler.

1976 yılındaki bu davette Ecevit’e üç kişi refakat ediyordu; eski Büyükelçi ve Bursa milletvekili Hasan Esat Işık, İzmir milletvekili olarak ben ve basın danışmanı Orhan Koloğlu.

1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nı yapan Ecevit’in ilk seçimlerde çoğunluğu sağlayacağı öngörülüyordu. Bu nedenle bu gezi çok önemliydi. Ecevit, Dışişleri Bakanı Henry Kissenger ile görüştü. Ama işin en çarpıcı yanı bu gezide New York’ta Ecevit’e yapılan suikast girişimidir.

Waldorf Astoria Oteli salonlarında Ecevit, New York’taki Türklere seslenen bir konuşma yapıyordu. Bir Rum herkesin gözü önünde silahını çekerek ateş edip, Ecevit’i öldürmek istedi. Doğal olarak o sırada Koloğlu ve ben Ecevit’in yanındaydık.

Gazeteciliğin mutfağından

CHP, 1977 seçimlerinde yüzde 44’e ulaşan oranla birinci parti olarak Meclis’e girdi. Ecevit’in kurduğu hükümette Turizm ve Tanıtma Bakanlığı’na getirildim.

O tarihte Basın Yayın Genel Müdürlüğü ve Anadolu Ajansı bu bakanlığa bağlıydı. İlk iş olarak yeteneğine ve birikimine güvendiğim Orhan Koloğlu’nun “Basın Yayın Genel Müdürlüğü’ne atamasını yaptım.

Gazeteciliğin mutfağından gelen, dört dil bilen, ciddi, birikimli, yetenekli Orhan Koloğlu’nun bu göreve getirilmesi, basın dünyasından övgü aldı. Koloğlu, hiçbir zaman günlük politikaya heves etmemiştir.

Yoksa Ecevit’in basın ve dışilişkiler danışmanı olarak kolaylıkla milletvekili olabilirdi.

1980 darbesinden sonra Hacettepe, Anadolu, Marmara, Galatasaray üniversitelerinde ve Libya’da El-Fatih Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yaptı, tarih üzerinde yoğunlaştı. Koloğlu, basın dünyasında Yunus Nadi, Sedat Simavi, Afet İnan ödüllerini almıştır.

İngilizce, Fransızca, Arapça ve Türkçe dillerinde yüzden fazla bildirisi vardır. Tarih ve sosyal konuları işleyen 40’tan fazla kitabı vardır. “Gazinin Çağında İslam Dünyası”, “Avrupa’nın Kıskacında Abdülhamit”, “İslam âleminde Masonluk”, “Cumhuriyet’in İlk 15 Yılı” gibi önemli kitaplara imza atmıştır.

Alçakgönüllü ve birikimli

Koloğlu, ciddi, çok çalışkan, yetenekli bir gazeteci ve tam bir araştırmacıydı. Aynı zamanda, günümüzde bulunması pek güç olan bir İstanbul befendisiydi.

Koloğlu, kitapları ve bilimsel makaleleri ile yaşayacaktır. Türk basın ve düşün dünyası, alçakgönüllü ancak çok birikimli bir yeteneğini yitirdi. Toprağı bol olsun.