Üreticiye destek mi yoksa köstek mi? - Mehmet Şakir ÖRS
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Üreticiye destek mi yoksa köstek mi? - Mehmet Şakir ÖRS

19.09.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bu yazıyı üzüm bağları içinde ve üreticiler arasında hazırlıyoruz. Ege’de birçok ailede olduğu gibi kuşaktan kuşağa devreden aile geleneğimizi sürdürerek, üzüm hasat dönemini bağda geçiriyoruz. Böylece, üretimin sorunlarını, üreticinin taleplerini, üzümün hasadını, tüm yönleriyle içinde yaşayarak öğreniyoruz.

Karşımızda Kula Dağları, ardımızda da Bozdağlar var; önümüzde de gözümüzün alabildiğince Gediz Ovası, bir başka deyişle “üzüm ovası” uzanıyor. Neredeyse çocukluğumuzdan beri, uğruna nice mücadeleler/uğraşılar verdiğimiz, yazılar/hikâyeler yazdığımız bizim “yeşil deniz”imiz!.. 

Ağustosböceklerinin sesleri, tüm tonlarıyla önümüzde uzanan yeşil denizinin sessizliğini bozuyor. Uzun yaz akşamlarının karanlığında, bağ evinin terasından yıldızları gözlüyoruz; arada bir kayan yıldızları da yakalamaya çalışıyoruz!.. Çocukluğumuzdan belleğimize yerleşmiş, “yıldız kayması görülünce dilek tutulması” geleneğini anımsayarak; üzümcünün emeğinin değer bulması dileklerimizi yüreğimize yazıyoruz!..

ÜZÜMCÜYE KÖSTEK ÜSTÜNE KÖSTEK!

Yaşadığımız düşsel güzelliklerle hayatın acı gerçekleri çoğunlukla uyuşmuyor. Bizim güzel dileklerimiz de kayan yıldızların karanlıkta kayboluşu gibi, yaşamın acı gerçekliğinde kaybolup gidiyor. Üzümcünün emeği, alın teri ve beklentileri; toprağın sıcaktan, susuzluktan adeta taşlaşmış hali gibi, bağlar içinde donup kalıyor!..

Her yıl üzüm hasadının başladığı ağustos ayı içinde üzüm müdahale alım fiyatı açıklanırdı. Bu yıl açıklama eylül ayına sarktı. Bu arada üretici, üzümünü elinden çıkarmak zorunda kaldı. Günlerdir üzüm alım fiyatının iktidar partisi liderince veya tarım bakanınca açıklanması bekleniyordu. Bu fiyatı kendileri bile açıklayamayarak bakanlık internet sitesi üzerinden duyurdular. Sonuçta 9 numara üzümün müdahale fiyatı 13 lira olarak ilan edildi. Geçen yıl bu fiyat 12.5 liraydı. Yüzde 4’lük artış, ne enflasyon hesabıyla ne de tarımsal girdilerdeki maliyet artışı hesabıyla açıklanabilir. Olan, üreticinin bir yıllık emeğine ve alın terine oldu!..   

PİYASAYA TERSTEN MÜDAHALE!

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) eliyle yapılan ürün alımına “müdahale alımı”, ilan edilen fiyata da “müdahale fiyatı” deniliyor. Bu alımlar ve alım fiyatı belirlenmesi işlemi, sözde üreticiyi korumak amacıyla yapılıyor. Üretici bu yıl müdahale alımlarını ve fiyatını beklerken, müdahale tam tersi yönden geldi. 

Tam da hasat dönemi başlarken 3 Ağustos’ta TMO, geçen yıl 12.5 liradan aldığı 2020 ürünü 28 bin ton üzümü, zararına 11.5 liradan ihracatçıya sattı. Bu durum, yeni ürünün fiyat oluşumunu ve piyasasını olumsuz etkiledi. Böylece acil ihtiyacını karşılayan ihracatçı ve tüccar, fiyatları aşağıya çekti. Buna bir de yeni ürünün alım fiyatının açıklanmasının gecikmesi ile TMO ve Tariş’in alımlarının gecikmeleri de eklenince üretici tümden piyasanın insafına kaldı!..

ÜZÜMCÜ DERDİNİ KİME YANSIN?

TMO’nun piyasaya tersten müdahalesi, temelde bir ihracat ürünü olan üzümün ihracat fiyatlarını da olumsuz etkiledi. Çekirdeksiz kuru üzümün ihracat fiyatı 1900 dolardan 1600 dolarlı rakamlara geriledi. Olan, üreticiye ve ulusal zenginliğimiz olan üzümümüze/üzümcülüğümüze oldu!.. Bu yıl iklim değişikliğinden darbe alan ve üretim rekoltesi düşen üreticiye, bir darbeyi de hatalı politikasıyla ve uygulamalarıyla iktidar vurmuş oldu. 

Şimdi üretici derdini kime yansın? Bir zamanlar piyasanın düzenlenmesinde söz sahibi olan, bizim de ortağı ve eski çalışanı olduğumuz ve hâlâ yaşaması için üzümümüzü teslim ettiğimiz Tariş’in eski gücünden maalesef eser kalmadı. Uygulanan yanlış politikalar sonucu, geçmişin etkili üretici kuruluşu, şimdilerde piyasadaki etkinliğini tümden kaybetti. Ayrıca, ekonomik gücü olmasa bile, üreticinin gücünü seferber etme ve kamuoyu oluşturma becerisini de bir türlü gösteremiyor.

MUHALEFET SAHİPLENMELİ 

Üzüm üreticisi, sorunlarına çözüm üretemeyen iktidardan umudunu kesmiş; gözünü ve kulağını muhalefete çevirmiş durumda. Yerel seçimlerden önce, Alaşehir’de bizim de katıldığımız “Üzüm Çalıştayı”nda; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; üzüm üreticisine sorunlarının çözüleceği ve Tariş ile benzeri üretici birliklerinin yeniden ayağa kaldırılacağı sözü vermişti. Alaşehirli üzümcüler, 71 yıl aradan sonra CHP adayı Ahmet Öküzcüoğlu’nu belediye başkanı seçerek, Kılıçdaroğlu’nun ilgisine cevap verdiler. Şimdi de ülke yeni bir döneme yürürken, muhalefetin iktidara gelmesi halinde sorunlarına nasıl çözümler getireceğini merak ediyorlar.

Ana muhalefet partisinde, yalnızca genel başkanın ya da grup başkanvekilleri ile sınırlı sayıdaki milletvekilinin çalışması yeterli olmuyor. Yerel parti örgütlerinin de tam anlamıyla sahada olması gerekiyor. Hepsinden önemlisi de yöreleri ile ilgili parti politikalarını özümsemeleri ve içselleştirmeleri!.. Elbette bu politikaları, bıkmadan usanmadan vatandaşa anlatmaları, ulaştırmaları!..  

MEHMET ŞAKİR ÖRS

Yazarın Son Yazıları

Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025