Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Sanayiye Strateji?!
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) düzenlediği 7. Sanayi Kongresi, (Sürdürülebilir Rekabet Gücü- Sanayi İçin Uygun Ortam) krizin tam ortasına düştü! Siyasetin başı “kriz yokmuş” gibi davranırken sanayici iktidarı eleştirdi, dünyayı örnek gösterdi, “dış dünya ne önlem alıyorsa, fazlasını istemiyoruz” dedi. İSO Başkanı Tanıl Küçük, Türkiye’yi altı yıldır yüzde 6.8 büyüten ılıman rüzgârlar şimdi tersine esiyor, dünya yüzyılın krizini yaşıyor, ağustos ve eylülde sanayi üretimi üst üste küçüldü, kasımda ihracat yüzde 22 azaldı dedi...
İSO Meclis Başkanı Hüsamettin Kavi, denetimsiz küresel mali sisteme ve ihtirasa dönüşmüş kazanma hırsını, kriz tetikleyicileri olarak gördü. Demokrasilerin olmazsa olmazları olan yetkinin geniş toplum kesimi ile paylaşılarak uygulanmasını; denetim, tam şeffaflık ve eşgüdümün nitelikli kadrolarca sürdürülmezse şirketi de ülkeyi de batıracağını anımsattı. Hükümeti daha iyi bir demokrası için, özgürlükçü-katılımcı- paylaşımcı olmaya çağırdı! Ekonomik Sosyal Konsey nerede, dedi. Şevket Rado’nun gelişmiş ülke tanımını anımsattı: “Kendi problemlerini, kendi insanları ve o insanların ürettiği projeler ile aşan..” Bunu üstelik bir meydan okuma olarak nitelendirdi ve gelin bunu kabul edelim dedi!
Küçük ve Kavi’yi dinlerken sanayicilerimizin düşünsel planda ve ülkeyi savunmada nihayet aldıkları yolu düşündüm! Siyasetin karakterinin, düşünme kapasitesinin, uygulamalarının ve her şeyi dışarıyla halletme politikalarının, yıllardır değişmez, Türkiye’ye bir adım ileri götüremeyecek nitelikte ve çağdışı kaldığını! Temel sorunumuz kaliteli siyasetçi yokluğu değil mi?!
***
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da meslektaşlarıyla bu konuda aşık attı: Krizde hissettiğimiz yangının alevi değil, henüz ateşinin sıcaklığıdır dedi. Cumhuriyetin 100. Yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmek hedefi koyduk, tek isteğimiz rakiplerimizin sahip olduğu yatırım ve iş yapma ortamın sağlanmasıdır; özel sektör 2003-2007 arası 265 milyar dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yaptı; 2000’de ihracatın yüzde 37’si tek bir sektöre dayalıydı, bugün hiçbir sektörün payı yüzde 20’yi geçmiyor, üstelik 26 sektörde ve 21 ülkeye 1 milyar doların üzerinde satış yapıyoruz, amacımız ulus kurucusu Atatürk’ün milli hedefi çağdaş uygarlık düzeyidir, dedi.
Bir “sanayi strateji”si gerekliliğini dile getirdi: “Enerjimizi doğru yerlere kanalize edecek bir stratejiye, yol haritasına, vizyona ihtiyacımız var.”
***
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan da bu isteğe yanıt verdi. Önemli noktalar şöyle: “Sanayi politikasını tasarlamak için gerekli olan “sanayi envanteri” tamam, Girişimci Bilgi Sistemi’ni kurduk; iki aşamalı starteji saptadık; ilk aşama krizin doğru yönetilmesi için bir sektörel İzleme ve Değerlendirme Merkezi kurarak 224 sektörü izlemeye aldık. İkinci olarak uzun vadeli gelecek tasarımı için Sanayi Strateji Belgesi hazırladık...”
Bu belgenin esasını öğreniyoruz: Türkiye’yi Avrasya ve Avrupa’nın orta ve yüksek teknolojide yatırım üssü yapmak: ARGE yasasının ilk 4 ayında yerli ve uluslararası 25 şirket 2009’da 1.5 milyar dolarlık yatırım yapmak ve 3000 ARGE elemanı çalıştırmak için başvurmuş.
Şu stratejik hedefler belirlenmiş: Güçlü şirketler yaratmak (teknolojik ve yenilikçi); orta ve yüksek teknoloji ağırlığını arttırmak; geleneksel sektörlerde yüksek katma değerli yapıya geçmek.
Bakanlığın, hiç olmazsa bir sanayi strateji belgesini (TOBB Üniversitesi ile) hazırlamış olması, şüphesiz ki iyi bir şey! Bu belgenin orta ve yüksek teknoloji üretimini hedef seçmesi de, zamanın ruhuna uygundur!
Şimdi demek var ki, biz çok strateji ve belge gördük, uygulamayı görelim!
Hayır, bunu demiyeceğiz; ama şunu diyeceğiz, yeni ARGE Yasası ile bunu sağlayacaklarını sanıyorlarsa aldanıyorlar! Orta ve yüksek teknoloji üretimine dayalı sanayi yapısı, devletten büyük destekli gerçek ulusal stratejiler gerektirir!
Bakan, “Dünya ile rekabet eden bir Türkiye hayal ediyorum, bu hayali küresel kriz dahil hiçbir şeyi engelleyemeyecektir” dedi!
Çağlayan, hayallerini gerçekleştirecek ortamın içinde mi? Şöyle iktidarına bir baksın: Gözleri yerel seçimlerden başka bir şey görmüyor! Sanayici de yakarıyor: “Başbakan bizi bu krize ezdirme!”
İnsan düşünüyor; sanayici, AKP iktidarının kendilerini batırmak istediği şüphesi içinde mi?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Edirne'de korkunç kaza