‘Egemenlik kayıtsız, şartsız ulusundur” özdeyişinin yaşama geçirildiği Cumhuriyet’in 92’nci yıldönümünde yaşananlara bakın.
Muktedirlerin ele geçirmeye kalkıştığı canım ülkemde, şimdilik ele geçirilmiş olan polisler ve kimi yargıçlar eliyle demokrasinin dibine dinamit konulmaya çalışılıyor.
Sanıyorlar ki bu düzen böyle sürecek ve 2 Kasım’dan sonra öteki bağımsız yayın organları da hesaba çekilecek.

***

Cumhuriyet zaten onların değildi ki!
Osmanlı canlandırılmalı, hilafet geri getirilmeli, saltanat babadan oğula geçirilemese de seçimle sürdürülmeliydi.
Demokrasiye geçici olarak ara verildi ama Cumhuriyet’i yıkmaya güçleri yetmeyecek.
Umutsuzluğa kapılmak, bizler için lüks sayılır.
12 Eylül döneminde yasakların telefonla duyurulması, havacı yarbayın telefonu ile başlamış, astsubay üstçavuşa kadar değişmişti.
Şimdi doğrudan ve eylemli olarak polisler devreye sokuldu.
İsmet Paşa (İnönü) uzun yıllar önce öncülleri saydıklarına tanıyı şöyle koymuştu:
“Suçluların telaşı içindesiniz!”

***

Cumhuriyet’i, Atatürk’ü ve devrimini savunanlara bugün düşman gördükleriyle ortaklaşa kurdukları kumpasla hapse koydukları asker, öğretim üyesi, yazar ve gazetecilerin uğradığı haksızlıklar henüz giderilemedi. Canlarını yitirenlerinkiler ise hiç giderilemeyecek.
Bütün çabalarına karşın ne Cumhuriyeti yıkabilirler ne de yönetimi kara ve ara rejime dönüştürebilirler.
Cumhuriyet’e layık olmayanlar gidecek ve bizler Cumhuriyet Bayramı’nı coşkuyla kutlamayı ara vermeden sürdüreceğiz!