Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Onaylamadığımız Bir Dünya...
\n\n\n
Sadece şu son 3 ay içinde Somali’de açlıktan ölen 5 yaşından küçük çocuk sayısı 29 bin... Açlığın, yoksulluğun, savaşın gölgesinde yaşam savaşı verenlerin sayısı kaç acaba tüm dünyada? Dünya Gıda Programı’nın verilerine göre 1 milyar insan açlıkla mücadele ediyor. Açlık dünyanın bir numaralı sağlık sorunu olarak tanımlanıyor ve tek başına, AIDS, tüberküloz ve sıtmadan daha fazla can alıyor. Dünyada her altı ölümden biri açlıktan… Neden bir türlü önüne geçilemiyor açlığın? Kimileri bolluk içinde yüzerken bu önlenemeyen açlığın aslında bir “insanlık utancı” olduğu görülmüyor mu? Daha adil bir paylaşım, sorumlu bir tüketim anlaşıyı neden yerleşemiyor? Şiddet, savaş, açlık, eşitsizlik, yoksulluk, insan hakları ihlalleri… Tüm bu saydıklarımız “dünya problemleri”. Ancak her birinin sorun olarak ele alınarak çözüm üretilmesi yerine aslında bu sorunların meşrulaştırılmaya çalışıldığı bir düzen hüküm sürüyor dünyada. Ve hemen hemen her ülkede… Bush’un Irak işgaline “sınırsız özgürlük”, insanları yakarak öldüren cezaevleri operasyonuna devletin “hayata dönüş” adını vermesi bu eylemlere rasyonel bir onay yaratma kaygısından kaynaklanmıyor muydu? Ya Ortadoğu’daki halk isyanlarını “Arap Baharı” diye tanımlayan mantığın İngiltere’de adalet talebiyle meydanlara çıkanları “çeteler, yağmacılar, şiddet yanlıları” diye suçlu ilan etmesi?.. İngiltere’de yaşanan isyan yıllardır yok sayılanların, “kara kafalı” ilan edilenlerin ırkçı yasalarla, hak gasplarıyla evsiz, işsiz, eğitimsiz, yoksul bırakılanların isyanıydı oysa…İçi her geçen gün boşaltılan bir demokrasi söylemi var karşımızda. Türkiye de bu söylemi kullanarak kendi toplumunu yöneten ülkeler arasında. Demir parmaklıklar arkasına tıktığı 64 gazetecisi, liğme liğme ettiği ordusu, “Kürt açılımı” diyerek başlattığı süreci yönetemeyip her şeyi eskisinden beter hale getirmesi, Somali’deki açlık olgusunu kullanarak şaibeli Deniz Feneri’ni meşrulaştırması ile… Dün Zafer Bayramı ve Ramazan Bayramı’nın birinci gününü kutladık... Yarın 1 Eylül Dünya Barış günü… Olması gereken dünya ile var olan dünya arasındaki çelişki sürüyor ve uzun süre de süreceğe benziyor. İşin en kötüsü ise buna karşı insanlığın “arayışının” azalıyor olması. Toplumsal algılar istenildiği gibi biçimlendiriliyor. Düzene uyum sağlamayı başaranlar çoğunlukta... Bizler ise onaylamadığımız, meşru bulmadığımız bir dünyada var olmanın gerilimi, çaresizliği, ezikliği içindeyiz…
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti