El Tohumları!..

13 Eylül 2011 Salı
\n

12 Eylülün faturası daha ne kadar ödenecek?

\n

Gençtik o zaman, biz çektik; işkencelerde, hapislerde, firarda, sürgünlerde, ekmeksiz ve işsiz kalarak.

\n

Analarımız, babalarımız, abilerimiz, yakın akraba ve dostlarımız çekti.

\n

Sonra çocuklarımız çekti, çekiyor...

\n

Etti mi üç kuşak...

\n

Amerikan güdümlü askeri darbenin ürünü bugünkü iktidar, geçen yılki referandumda güya hesap soracaktı 12 Eylülden.

\n

Dedik ki o zaman:

\n

Hesap soramaz... 12 Eylülü yapanlarla bugünkü iktidarı yaratanlar, ortak çünkü...

\n

Sorulmadı...

\n

Tam tersi.

\n

Demokratikleşme yerine bütün kurumları ele geçirilen, muhalefetin ezildiği, sanki tek parti, tek adam düzeni...

\n

Geldiğimiz noktayı açıklamak için sayısız veri söz konusu. Sadece yargıya ayna tutmak bile yetiyor...

\n

Muhalif seslere öylesine büyük bir tahammülsüzlük ki...

\n

Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunmak bile suç!Termik santrala hayırdiyen Gerzelilerin vergileri, kendilerine cop ve biber gazı olarak geri dönüyor.

\n

Ne de olsa terör örgütü üyesi diye yazarını, çizerini, gazetecisini, üniversiteli gencini içeri atan bir ülkeyiz.

\n

Basılmamış kitabı yasaklayan, demokratik eğitim pankartı açan üniversiteliyi 15 aydır içeride tutan bir anlayış...

\n

Yabancı ellerin 12 Eylül ve benzeri süreçlerle Anadolu toprağına attığı tohumlar, bugün yaşamımızı belirliyor.

\n

***

\n

Bazıları açısından şaşırtıcı tabii! Ülkenin varını yoğunu özelleştirmeyle yabancıya satan bir zihniyet, tutmuş bugün yerli malı kullandiyor.

\n

Bunun için geçen hafta Başbakan bir genelge imzaladı.

\n

Yerli ne bıraktınız ki geriye?

\n

Küresel sermayeye peşkeş çekilmedik ne kaldı?

\n

Tarımı, hayvancılığı bitirdiniz.

\n

Yetmedi, sağlık açısından tartışmalı GDOlu ürünlerin ülkeye girişine izin verdiniz. GDOlu ürün yelpazesi sürekli genişliyor...

\n

***

\n

Genelgeye göre, ihalelerde yerli ürünler tercih edilecek, kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri bu konuda gereken duyarlılığı gösterecekmiş.

\n

E, güzeldiyeceksiniz, ama şu anda kesilecek bir milyon hayvana sahip yerli üretici iflas ederken, denizaşırı ülkelerden ithalat cayır cayır sürüyor...

\n

Üstelik bir kilo et bütün dünyada yaklaşık 1, bizde 15 dolar.

\n

Öte yandan tarım alanları boş tutuluyor, çiftçiye üretmediği için prim veriliyor ve meralar, TOKİ ve belediyelerden sonra turizm yatırımlarına, HESlere açılıyor...

\n

Ne yerlisi?

\n

ABD ve Yunanistandan pamuk, Rusyadan buğday, Fransadan arpa, İtalyadan bakla, Çinden sarımsak, Sri Lankadan çay, Mısırdan pirinç, Ukraynadan mısır ithal ediliyor.

\n

Meksikadan nohut, Kanadadan mercimek de var.

\n

Marul, sivri biber, taze ve kuru soğanı da unutmayalım.

\n

Soframızda kullandığımız bitkisel yağı bile dışarıdan alıyoruz. Bunun için her yıl 3 milyar dolar ödüyoruz.

\n

Bir zamanlar ihraç ederdik, bugün pamuk için yabancıya verdiğimiz para, yılda 4 milyar dolar...

\n

On yılda sadece tohuma ödenen para bile 1 milyar dolar. Bu paranın çoğu İsraile gidiyor. Tarım Bakanı da ilişkiler bozulunca, Merak edilecek bir şey yok, başka kaynaklar vardiyor.

\n

El tohumuna kalan bir ülke, gerisi hikâye!..

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın Cumhuriyet 1 Ocak 2016
Sesler kısılırken... 25 Aralık 2015

Günün Köşe Yazıları