Anadolu uygarlığının paylaşıldığı topraklarda, köylerde yerleşik, üretimin birlikte toplanması geleneğinin, bilinçlere kazılı adıdır “imece.” Alınterinin ürününün, en verimli koşullarda, en az ziyanla, dayanışma içinde, şenlikli, birlikte adil sıralamaya konularak ortak emek verilerek toplanması, verilmiş emeğin, alın terinin kutsanması ötesinde anlamlı, değerlidir. Bireyci, kirli çıkarlar adına yapılabilecek her türden kötülüğün, haksızlığın, hainliğin ortak denetimle engellenmesi, ortadan kaldırılması anlamına da gelir. Birlikte, bir diğerine düşmanlık, kötülük yapılabilmesi araçlarının, yollarının engellenmesi, barış içinde yaşayabilmenin, nefes alabilmenin, bir diğerinin yüzüne bakabilmenin koşullarını, önünü açabilir...
Emek, meslek örgütleri, demokratik kitle örgütlerinin CHP öncülüğünde, “Adil seçim platformu”nda birleşmeleri, özünde güzel bir geleneğin algısından esinlenerek, ortaya çıkarılmış bir zorunluluğun ürünü, zorunluluk dayanışması. Şeytana papucunu ters giydirecek Saray, Tekadam rejimi; rejimin işleyişinde otoriterlik olsa dahi, şekilden olsun demokrasi sayılabilecek ülkelerde, bir benzeri görülmemiş, üretilememiş; güçler ayrılığı, hak-adalet-hukuk-demokrasi işleyiş araçlarının topunu birden katleden, tek kelime ile “ucube” partili başkanlık rejimi modelinin yaratılmasında, adım adım yürünen yollar, atılan adımlar ortada..
Yurttaşların sandık güvenliği için göreve çağrılmaları, “bir oydan bir şey olmaz denmemesi” uyarıları zorunluluktan.. Seçimlerin adaletli bir şekilde sonuçlanması için, kaçınılmaz emek, meslek örgütlenmeleri, demokratik kitle örgütlerinin, tümünün katkılarının alınması, “adil seçim imecesi...” Tek adam rejimi adına bugüne kadar yapılan haksızlıklar, hukuksuzlukların ortaya çıkardığı sonuçlardan ders alınmasından...

***

Halen, seçim süreci için de geçerli, anayasal, hukuk devleti düzeni işleyiş gereklerinin topu birden katledilerek, kamu kaynakları gaspedilerek, hak-hukuk-adaletin işleyişinde çok ağır gasp suçları işlenerek sabahtan akşama işlenen yeni yeni suçları sıralamanın, saymanın ne anlamı ne de işlevi kaldı. Olsa olsa en çarpıcı, yıkıcı sonuçları üzerinden ortaya çıkan yalanlanamayan verilerle, “dindar ve kindar” duygularla, kirli çıkarlar ağında, biat kültüründe bağımlı kılınmış, seçmen kitlelerinin ayakta tutulması adına yapılmış harcamaların çarpıcı, dudak uçurtan kimi sonuçları birkaç cümlelik haberler halinde yayımlanmak zorunda kalınıyor.
Bu yazının yazılması gereken saatlerde de verilmek zorunda kalınılan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun konuşmasında, son 14 yılda yatırım adına yapılmış 2 trilyon 94 milyon dolar harcamanın gerçek olmadığının söylenemeyeceği, yalanlanamayacağının altı çizildikten sonra, “Bu paralarla bu ülkede gerçek yatırımlar yapılsa, fabrikalar kurulsa ortada fabrika kurulacak yer kalmazdı” cümlesi tokat gibi yüzlere çarpıyor. Kılıçdaroğlu’nun birkaç cümlesinin, yüzde 95 üstü ele geçirilmiş medyada yayımlanmış özetinde, Cumhuriyet’in kuruluşundan, 2002’lere uzanan süreçte ülkede yapılmış gerçek üretim işlevli, değerli kamu işletmelerinin özelleştirmeler vurgununda nasıl yok edildiklerinin örnekleri sayılıyor..
Devlet kesesinden kamu harcamalarıyla görkemli seçim kampanyalarının hesaplarının sorulması elbette gündemde değil. Ancak saklanamayan Saray harcamalarının bütçe kalemlerinde görünen maliyetlerinin silinemeyenlerinden ortaya çıkan bol sıfırlı verilerle, üretici dar gelirlinin, çalışanın ödemek zorunda kaldıkları vergiler kıyaslamaları, ceplerinden alınanlar dudak uçuklatıyor. Son dakika konuşmasında aday İnce, bir kez daha Türkiye’nin ürettiği iki otomobili satarak ancak bir otomobil satın alma noktasına nasıl düşürüldüğünü anlatıyor... Ele geçirilmiş medyada özet kampanyalarına bile yer verilmeyen İyi Parti, Saadet Partisi cumhurbaşkanı adayları ise, yandaş seçmeni içine düştüğü zorlu koşullarda damardan vuracak gerçekler üzerinden, esnafın, üretici köylünün ellerinden alınanları bir bir sayıyorlar..
Bir de Cumhurbaşkanı adayı hapiste, HDP’li seçmenin oyları üzerinden ortaya çıkan gerçek var ki.. Oylarının toplamı ile milletvekili seçim barajını aşamazlarsa, AKP bedavadan Meclis’e girebilecek milletvekillerinin tamamına yakını kapacak. Adil seçim imecesinde bütün muhalefet partilerinin dayanışması Saray cephesi ittifakında olanları fena halde korkutuyor. Panikle ipe sapa gelmez yeni argo suçlamalara nokta konamıyor..