Sermaye Piyasası Kurulu’nun verdiği onay ve yetkiyle Borsa İstanbul’da işlem gören 4 kulüp önemli tutarlarda bedelli sermaye artırımına yöneldi. Sermaye artırımı kulüplerimizce yatırım ve büyüme amaçlı olmaktan çok borçların ödenmesi, özkaynak açıklarının kapatılması, zararların karşılanabilmesi, mali yapının güçlendirilmesi gibi risk yönetimi politikaları doğrultusunda finansal amaçlar için gerçekleştirilmekte. Kulüp yönetsel hatalarına makro ekonomik olumsuzluklar da eklendiğinde bedelli sermaye artırımına gitmek kaçınılmaz sonuç olarak karşımıza çıkıyor. 4 kulüp halka arz edildiklerinden bu yana (2002-2025) 16 kez bedelli sermaye artırımına giderek toplam 18.9 milyar TL bedelli sermaye artırımı gerçekleştirdi. En fazla bedelli sermaye artırımı yapan kulüp 7.475 milyon TL ile Trabzonspor oldu.
UEFA, kulüplerin net özkaynaklarının pozitif olmasını bekliyor. Kulüplerin sermaye artırımlarına olumlu yaklaşıyor. Sermaye artırımı eğer kulübün gerçek fiyatlar üzerinden bir hisse satışı işleminden geliyorsa, özkaynaklardaki bu artışı olumlu olarak değerlendiriyor. UEFA’nın dikkat ettiği konu, sermaye artırımlarının kaydi ya da gerçek değerden uzak, özkaynakları artıran bir nitelikte olmaması. Bu türden sermaye artışlarını yakın takibe alan UEFA, yerel federasyonlardan da bu incelemenin yapılmasını talep ediyor. UEFA bu türden artırımları gerçek bir sermaye artışı olarak kabul etmiyor. UEFA için bu aşamada önemli olan kulübe sermaye artırımı yoluyla giren kaynağın, uzun vadeli finansal sağlığı desteklemesi ve finansal sürdürülebilirlik kurallarını (özellikle başa baş kuralını) dolaylı yoldan ihlal etmemesi.
Peki kulüpler sermaye artırımından gelen parayı nasıl kullanıyor? Önemli bir kısmı son zamanlarda kredi kapamalarında kullanılmaya başlandı. Bugüne kadar 16 kez bedelli sermaye artırımı yoluyla fon sağlayan 4 kulüp hâlâ bedelli sermaye artırımı yoluna gidiyorsa burada doğru gitmeyen bir şey var demektir. Bedelli sermaye artırımı bugüne kadar kulüplerimizin finansal sorunlarını çözmemiş aksine daha fazla harcama yapmalarına sebep olmuştur. Yapısal sorunlar halledilmeden bu yöntemle sağlanan paralar kulüplere sportif ve finansal başarı değil başarısızlık getirecektir. 4 kulüpte finansal sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi ve dış şoklara karşı dayanıklılığın artırılmasında çok önemli sorunları bulunmaktadır. Bedelli sermaye artırımı, denetsel yetersizlikler nedeniyle kulüpleri mali disiplinsizliğe itmiştir. Bu konuda taraftar tüketici ve paydaş yatırımcı da ciddi mağdur olmuştur.