Angajman mı Değişti, Başbakan mı?

15 Kasım 2012 Perşembe

Başbakan Tayyip Erdoğan, hava kuvvetlerine ait F4 tipi keşif uçağımızın içinde bulunan iki pilot ile beraber Suriye tarafından açılan ateş sonucu düşmesinden 4 gün sonra, 26 Haziranda AKP grup toplantısında Şam yönetimini sert biçimde uyararak şu açıklamayı yapmıştı.

\n

Suriyenin sınırlarımızda oluşturduğu güvenlik risklerini hiçbir şekilde tolere etmeyecek, karşılıksız bırakmayacağız. TSKnin angajman kuralları değişmiştir. Suriyeden Türkiye sınırına güvenlik riski ve tehlikesi oluşturacak şekilde yaklaşan her askeri unsur bir tehdit olarak değerlendirilecek ve askeri hedef olarak muamele görecektir.

\n

Bu açıklama ile Suriyeye ait hava unsurlarının Türkiye tarafından tehditolarak değerlendirilmesinin temel kriteri, ülkeler arasındaki genel ilke olan sınır ihlali olmaktan çıkarılarak Erdoğan tarafından o gün ilk kez açıklanan sınıra yaklaşmaolarak belirlenmişti. Nitekim bu değişikliğin hayata geçtiğini Genelkurmay Başkanlığı, Sınıra 2.5 mil (4 km.) yaklaşan Suriye helikopterlerine karşı Türk jetlerinin kaldırıldığışeklindeki resmi açıklamasıyla duyurmuştu.

\n

Verilen yetki sınırlı

\n

Suriyeye ait savaş uçakları üç gündür Türkiye sınırına çok yakın mevzilenen muhaliflerin askeri birliklerini bombalıyor. Harekât sırasında Suriye helikopterleri sınıra 200 metre, uçaklar ise 2 km. yaklaştı. Hatta sınır ihlali yapıldığı iddiaları gündemde. Suriyenin bu tavrına karşı, yeni angajman kurallarına rağmen TSKnin sessiz kalışı ise soru işaretleri yaratıyor. Akıllardaki bu soruları, Ankara ile Şam arasındaki krizi yakından takip eden güvenilir kaynaklar şöyle yanıtlıyor:

\n

- Son saldırılar sırasında Suriye uçakları Türkiye sınırını ihlal etti mi?

\n

Yanıt: Hayır etmedi. Sınırın yakınına düşen bombalar aslında uçak 2 km. uzaktayken ateşlenen güdümlü mermiler. Uçaklar Türkiye sınırını ihlal ederse vurulurlar.

\n

- Başbakan angajman kurallarının değiştiğini açıklamıştı. Neden bu saldırılara müdahale edilmedi?

\n

Yanıt: Başbakanın bahsettiği angajman değişikliği şudur: TSK angajman kuralları yönergesi uyarınca Başbakana ait olan vur emriyetkisini, Suriye konusunda sınır tabur komutanlarına ve uçak filo komutanlarına kadar devretmesidir.

\n

Yaklaşana \tmüdahale yok

\n

- Yetki varsa, sınıra bu kadar yaklaşan Suriye uçak ve helikopterlerine neden engelleme yapılmadı?

\n

Yanıt: Çünkü Başbakan tarafından verilen yetki sınır tecavüzüdurumunda geçerli. Yani sadece Türk hava sahası ya da sınırı ihlal edildiğinde birliklerin ateş yetkisi var.

\n

- Sınıra yaklaşma durumunda?

\n

Yanıt: Hayır. Sınır ihlali olmadığı müddetçe vurma yetkisi bulunmuyor.

\n

- Başbakanın sınıra yaklaşanı tehdit sayarızsözünün anlamı nedir?

\n

Yanıt: O angajman yönergesiyle alakalı değil. Başbakanın kastı, 1971 tarihli Halep Protokolü olabilir. Suriye ile Türkiye arasındaki o protokolde Taraflar, karşı taraf hava sınırının kendi uçaklarınca ihlalini önleyecek her türlü müessir tedbirin alınması ve uçaklarının hudut hattına 5 kmden fazla yaklaşmasının önlenmesi hususunda görüş birliğine varmışlardır ifadesi yer alır. Onu kastetmiş olabilir.

\n

- Başbakan tarafından verilen yetki kullanıldı mı?

\n

- Suriye tarafından atılan top mermileri Türk tarafına düşünce bu yetkiye dayanarak misliyle karşılık verildi.

\n

İki seçenekten hangisi

\n

Başbakan Erdoğan 26 Hazirandaki konuşmasında, sınıra yaklaşanSuriye askeri araçlarının tehdit olarak değerlendirileceğini açıklamıştı. Bugün ise Milli Savunma ve Dışişleri bakanları sınır ihlalidurumunda Suriye uçaklarının vurulacağını belirtiyor. Bu politika değişkiliğinin iki şekilde izahı mümkün:

\n

- Ya Başbakan yaklaşan vuruluranlamı taşıyan açıklamasına rağmen aslında TSKye sadece sınırı ihlalidurumunda ateş edilmesi ile sınırlı bir yetki verdi.

\n

- Ya da kamuoyunu tatmin için alınan Yaklaşanı vurun kararından, giderek artan savaş riski ve uluslararası baskılar nedeniyle geri adım atmak zorunda kalındı.

\n

Sebebi ne olursa olsun, izlenen siyaset değişikliği Suriye ile savaş ihtimalini dört ay öncesine göre azalttığı için olumludur. Ama bu değişiklik, Başbakanın 26 Haziran açıklamasıyla başka birçok konuda olduğu gibi kamuoyunu nasıl yanlış yönlendirdiğini de gözler önüne sermektedir.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları