Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ankara misilleme yapabilir mi?

27 Mayıs 2011 Cuma
\n

Mavi Marmaranın yıldönümüne doğru

\n\n\n

Gelecek hafta salı günü, Filistinlilere yardım amacıyla Gazzeye gitmek isteyen Mavi Marmara gemisine Akdenizin uluslararası sularında düzenlenen saldırının üzerinden tam bir yıl geçmiş olacak.

\n

İsrail ile ilişkileri fiili olarak askıya alan Türkiye, özür dilenmesi ve saldırıda yaşamını yitirenlerin ailelerine tazminat ödenmesi yönündeki iki talebi karşılanmadan normalleşme yönünde adım atmamaya kararlı.

\n

İsrailin bu konuda adım atmaması, AKP hükümetini İslamcı tabanı ile siyasi yelpazede daha sağdaki partilerden gelen Neden bir misilleme yapmıyorsunuz baskısı ile karşı karşıya bırakmış durumda.

\n

Yıldönümünde \t‘sembolik’ misilleme

\n

Başbakan Tayyip Erdoğan, bir süredir İsrail konusunda şaşırtıcı biçimde sessiz. Bu sessizliğini Ankaranın Tel Aviv ile ilişkilerini daha fazla bozmak istemediği şeklinde hayra yoranlar var...

\n

Ama bir de bu sessizliğin kısa bir süre sonra, büyük olasılıkla da 31 Mayısta bozulacağı ve uzun süredir beklenen misilleme adım(lar)ının atılacağı tahminini yürütenler de var. Bu gruptakiler AKPnin seçim öncesinde İslamcı seçmene hoş görünmek için sembolik de olsa bir çıkış yapmasının kaçınılmaz olduğu görüşünde.

\n

Dolayısıyla bu günlerde başkentteki yabancı diplomatlar, Türkiyenin İsraile karşı bir misilleme yapıp yapmayacağı ve yapacaksa ne tür bir tavır takınacağı sorusunun yanıtını arıyorlar. Kulislerde konuşulan en güçlü olasılık, bir yıldır görevine başlayamayan Türkiyenin Tel Aviv Büyükelçisi namzeti Kerim Urasın, başka bir ülkeye (büyük bir olasılıkla Viyanaya) büyükelçi atandığının resmi olarak dünyaya duyurulması.

\n

Türkiyenin İsraildeki son büyükelçisi Oğuz Çelikkol, Mavi Marmara baskınının hemen ardından Ankaraya çağrılmıştı. Çelikkol daha sonra Taylanda büyükelçi atanırken Ankara yeni aday Kerim Urasın ismi için İsrail makamlarından hiçbir zaman agreman istemedi. Bir yıldır da ilişkiler büyükelçilikteki maslahatgüzar tarafından yürütülüyor.

\n

Yani işlemleri zaten resmi olarak başlamamış olan Urasın İsraile gönderilmeyeceğini açıklamak sembolik bir adımın ötesine geçmeyecek.

\n

Seviye düşürülürse \tkriz derinleşebilir

\n

Ancak...

\n

AKP hükümeti, bu sembolik adımla yetinmeyerek İsrail ile ilişkileri büyükelçilik seviyesinden maslahatgüzar ya da ikinci kâtip seviyesine düşürme kararı alırsa o zaman bambaşka bir durum söz konusu olacak.

\n

Geçmişte İsraili ilk tanıyan ülkelerin başında gelen Ankara, 1967 işgali ve 1980de Kudüsün başkent ilan edilmesinden sonra protesto adımları atarak temsil seviyesini düşürmekte tereddüt etmemişti.

\n

Şimdi hele hele kendi vatandaşlarımızın ölümü söz konusuyken benzer bir adımın atılmaması için bir neden yok.

\n

ABD: 31 Mayıs’tan \t\tönce özür dileyin

\n

Ancak diplomatik temsil seviyesinin düşürülmesinin, Türk-İsrail ilişkilerinin düzelmesini en az birkaç yıl ileriye atması da kaçınılmaz bir sonuç olacak.

\n

Bundan endişe duyan çevreler bugünlerde alarma geçmiş durumda. Kaygılı tarafların başında uzun süredir Ankara ile Tel Avivi barıştırma girişimlerini sürdüren ABD geliyor.

\n

Ankaradaki ABD Büyükelçiliği hem Türk Dışişleri hem de İsrailin Ankara Büyükelçisi Gaby Levy ile yakın temasa geçti. ABD tarafı özellikle İsrail yönetimine Türkiyeden özür dileme konusunda bir adım atacaksanız bunu 31 Mayısa kadar yaparsanız iyi olur. Yoksa çok geç kalınmış olabilirmesajını vermiş durumda.

\n

Ankarada çalan alarm zillerinin İsrail tarafından duyulup duyulmadığı ise belirsiz. İsraildeki Netenyahu hükümetinin 12 Haziran seçimleri öncesinde özür ve tazminat gibi beklentileri karşılamaya hevesli olmadığı mesajları ulaşıyor başkente.

\n

Gözler Başbakan Erdoğanda. Türkiye 31 Mayısta İsraile karşı ne yapacak?

\n

Sembolik bir açıklamayla mı yetinecek?

\n

İsraile karşı etkili bir misilleme adımı mı atacak?

\n

Yoksa tamamen sessiz mi kalacak?

\n\n\n

ÇETİNKAYA TARTIŞMASINA OKUR KATKISI

\n\n\n

Başbakan Erdoğanın, İstiklal Mahkemeleri yargıcı ve eski bayındırlık bakanlarından Ali Çetinkaya İskilipli Atıf Hocayı idama mahkûm ettiği için cellat ve katil ilan etmesine, Çetinkayanın torunu Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksütün tepkisini bu köşede aktarmıştık.

\n

Okurumuz Ali Tartanoğlundan da tartışmaya bir katkı geldi:

\n

Başbakanın idam kararını eleştirdiği İskilipli Mehmet Atıf, karşıdevrimcilerin çok güçlü ve yaygın saptırmaca propagandayla halkın önemli bir kesimine inandırdıkları gibi şapka giymediği için asılmış değildir. Kurtuluş Savaşı sırasında Yunan ordusuna karşı savaşmanın dine aykırı olduğu yolunda bildiriler yazmış, bunlar Anadoluda elden dağıtıldığı gibi Yunan uçaklarınca havadan da atılmıştır. Mustafa Kemal ve arkadaşlarını idama mahkûm eden, Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Beyi İngilizlerin talebi üzerine idam eden Kürt Nemrut Mustafa Divanının karşısında İstiklal Mahkemelerinin olması o koşullarda adeta kaçınılmazdır.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları