'Savaş İstemiyoruz' Deyip...

07 Ekim 2012 Pazar
\n

\n

\n

\n

Duvara tebeşirle/ Savaş istiyoruz diye yazmışlar/ Bunu yazan/ Vuruldu çoktanB. Brecht \n

\n

Hayır, Mecliste tezkere oylanırken olsun, kabul edildikten sonra olsun kimse, hiç kimse Savaş istiyoruzdemedi. Onun yerine, vallahi de billahi de barış için tezkere istiyoruz dediler. Güvenlik dediler; onurumuz, gurumuz dediler, vatandaş kanı yerde kalmaz dediler…\n

\n

Yalanı kanıksamak \n

\n

Oysa haberleri yakından izleyenler pekâlâ biliyor ki bugün söylediklerinin tam tersini yarın söyleyebiliyorlar. Dün söylediklerini bugün, bugün söylediklerini yarın yalanlayabiliyorlar. Millet de kuzu kuzu dinliyor. Yalan olduğunu bile bile dinliyor…\n

\n

Kuzu kuzu dinlemeyenlerin başına gelenleri gördük görüyoruz: Barışdeyip savaş dili kullananları protesto edenleri, savaş kışkırtıcılığına karşı çıkan gençleri, öğrencileri neyin beklediğini de biliyoruz: Polis copu, biber gazı, tazyikli su ve gözaltı! \n

\n

Savaş kışkırtıcılığında kimi gazete ve televizyonların da hiç geri kalır yanı yok! O manşetleri atanlar kendi çocuklarını savaşa yollamayacakları garantisini almış olanlardır. \n

\n

Yorumculara bakın: Esen rüzgâra göre tavır almak en büyük hüner! 12 Eylülde Evreni alkışlayanlar; 28 Şubatta ellerini ovuşturanlar, meğer hep bunlara karşı çıkmışlar; şimdi hepsi özgürlük ve direniş kahramanı! Oha yani!\n

\n

Kışkırtıcılık \n

\n

Hem barış için, güvenlik için, onurumuz, gururumuz için tezkere isteyeceksiniz hem de kavgadan uzak durmak yerine kışkırtıcılık yapacaksınız! Yerine getiremeyeceğiniz sözler vereceksiniz! Dünkü can dostunuzu bugünkü baş düşman ilan edip, muhalif güçleri silahlandıracaksınız! Kendi demokrasi sorununuzu çözmeden, ötekine demokrasi dersi vereceksiniz! Suriyenin bir sıkımlık canı var diyeceksiniz; sınırınız içindeki yangını görmezden geleceksiniz!.. Uçağınız düşürülünce parlayıp, gürleyip tehditler savuracak sonra tırsıp susacaksınız! Bir yanda Osmanlı hayalleri, Ortadoğunun lideri olma düşleriyle kendinden geçecek; öte yanda emperyal güçlere boyun eğip, ileri demokrasiden söz edeceksiniz! Bırakın ilerisini, normal demokraside asla kabul edilemeyecek açık uçlu bir tezkereyle yabancı ülkelereordunuzu yollama eşiğine geleceksiniz!\n

\n

Her savaşta yoksullar\n

\n

Mecliste tezkereye kabul oyu verenler, kendi çocuklarının yabancı ülkelere yollanan orduda görev alacağını bilse, yine de evet der miydi? Hiç sanmıyorum! Başkasının çocuğunu savaşa yollamak kolay! \n

\n

Gelin şimdi yine Bertold Brechtin dizelerini anmayın: \n

\n

Bu gelen savaş ilk değil./ Çok savaş oldu bundan önce./ Bittiği gün en son savaş/ bir yanda yenilenler vardı gene,/ bir yanda yenenler vardı./ Yenilenlerin yanında/ kırılıyordu halk açlıktan./ Yenenlerin yanında/ halk açlıktan kırılıyordu.\n

\n

Savaş istemiyoruz deyip, savaş kışkırtıcılığı yapanlar ne denli gizlemeye çalışsa da boşuna: Her savaşta, ölüm de, yıkım da gelir yoksulları vurur. Her iki tarafta da... Yenende de, yenilende de Ve her iki yanda da, yenilende de yenende de ateş düştüğü yeri yakar…\n

\n

Bu gerçeği herkes içselleştirdiğinde, ancak o zaman, belki o zaman, yalana karşı daha duyarlı oluruz

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kafkaesk dünyamız 23 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları