Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Tutku, Büyü, Ustalık Gecesi...

23 Haziran 2011 Perşembe
\n

\n

Tanrım, bu gece bitmesin, bu gece bitmesin, bu gece hiç bitmesin...

\n

Konserin sonunda Johann Straussun o coşkulu valsi, Aspendosun binlerce yıllık taşlarını adeta birer kuştüyü yastığa dönüştürdüğünde, bedenim ve ruhum dans ede ede gökyüzüne, yıldızların arasına yükseldiğinde, kendi kendime bunları mırıldanıyordum... İyi ki buradayım... İyi ki yaşıyorum...

\n

Önceki akşam Aspendos Antik Tiyatrodaki konserden söz ediyorum. Yeryüzünün en muhteşem, en usta, en yetkin, en saygın orkestralarından biri: 167 yıllık, Viyana Filarmoni Orkestrası... Zubin Mehta yönetiyor, Daniel Barenboim solist olarak katılıyor... Çağdaş dünyanın en yetkin iki ustası...

\n

Bu iki dev ismi ve bu muhteşem orkestrayı, benim ülkemde, olağanüstü bir atmosferde bir araya getirmek, ilk günden beri doğumuna ve gelişimine tanıklık ettiğim Aspendos 18. Uluslararası Opera ve Bale Festivaline nasip oldu! Gerçekleştirenleri kutluyorum. Yalnız biz ölümlü dinleyicilere değil, o iki büyük ustaya da unutulmaz bir armağan verdiler! Her iki Maestroda Aspendosun büyüsünden nasıl etkilendiklerini anlata anlata bitiremeyeceklerdi.

\n

Mükemmellik dorukta\t\t

\n

Aspendosun o büyülü havasını okurlarım bilir, çok anlattım! Bu kez o büyüye mükemmellik eklenmişti.

\n

Önce dev orkestra, sonra Zubin Mehta, çok büyük alkış arasında yerini aldı. Baget kalktı. Büyük sessizlik... Ve müzik. Stravinski Üç Bölümlü Senfoni...

\n

Orkestraya ve Mehtanın ellerine takılmış giderken düşünmeden edemiyorum: Bir süre önce Türk Beşleri üzerine ahkâm kesenler Sıkıysa ıslıkla çalın Adnan Saygunu gibi dehşet verici bir ölçüt getirmişlerdi hani... İçimden Sıkıysa Stravinskiyi ıslıkla çalın demek geliyordu... Ama demedim elbet...

\n

Sonra Beethoven 3. Piyano Konçertosu... Barenboim piyanonun başında... Ve... Olamaz bir mucize bu! Sanki bu eseri ilk kez dinliyor gibiydim. Her nota bilinçaltına yerleşiyor. Barenboim, kendine bir dünya kuruyor ve o dünyanın içine sizi alıyor! Bir girdap gibi! O girdaba bir kez kapıldınız mı, çıkamıyorsunuz, kopamıyorsunuz, uzaklaşamıyorsunuz! O ana, o saniyeye, o notaya, o notanın rengine kenetleniyorsunuz! Sadece çok usta bir icracı değil. Adeta bir düşünür, bir filozof. Kendinizi ona teslim etmek dışında yapabileceğiniz hiçbir şey yok. Barenboim sizi almış yüceltiyor, yüceltiyor, yüceltiyor...

\n

Bugüne dek her Aspendos festivalinde bir ya da daha çok eser konser, opera, bale izledim. Ama bunca sessizliği, bunca yoğun sessizliği ilk kez duydum. Sanki on bin kişi nefesini tutmuş dinliyordu. Sessizlik öyle yoğundu ki, elle tutulabilir, gözle görülebilirdi.

\n

Ve Richard Straussun Don Kişotu . Bu eserde de çellosunda Franz Bartolomey, tüm izleyiciyi alıp bulutların üzerine çıkardı...

\n

Dinmeyen alkışlara Johann Straussun güzelim valsiyle verilen yanıt ... Ve tutku, büyü, ustalık dolu, rüya gibi bir gece daha sona erdi...

\n

Programa itirazım var

\n

Konser gecesi söylediğimi, şimdi yazının sonunda sizlere de söyleyebilirim. Bu programa itiraz ettim. Hem Stravinski, hem Richard Straussun eserleri, zor eserlerdi. Bence 10 bin kişilik açık hava konseri için doğru bir seçim değildi. (Çellist Franz Bartolomeyi dinleyince düşüncemi değiştirir gibi olduysam da...)

\n

Gelin görün ki, Aspendos konserinden bir akşam önce (2-3 değil bir gece önce!) bu orkestra, bu şef, bu solist, Monacoda konser veriyor. Bu programı sunuyor. (Olağandan çok daha uzun bir program)... Üç saat uyku zar zor uyuyup geliyorlar. Prova falan yok. Doğru sahneye... Yani başka bir program düşünmeye, hazırlamaya, sunmaya zaman yok. Ya bu ya hiç...

\n

Bu, benim öğrendiğim gerekçe... Bir de Rengim Gökmenin açıklamasını sunayım. Zubin Mehta bu programda ısrar etmiş: Duygusal nedenlerle... Bundan tam 50 yıl önce Viyana Filarmoni Orkestrasını ilk yönettiğinde (1961) program buymuş!

\n

Hep politikacılar dayatacak değil ya! Bu da Maestronun dayatması! Bu yıl 75inci yaşını kutlayan Zubin Mehtanın arzusu karşısında boynumuz kıldan ince!

\n

Konseri naklen yayımlayan Habertürke sonsuz teşekkürler.

\n

Yerim bitti... Devamı yarına...

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları