Bağış Erten

Futbolda Kıbrıs Sorunu Daha Erken Çözülecek

29 Nisan 2015 Çarşamba

Ayar ala ala ayarlarıyla oynanan bir topluma döndük. Kontrolden çıkmış atlıkarınca gibi dönüyor hayat. Her gün bir polemik, her gün bir kavga. Mahkeme kararları yok sayılıyor, sonra tekrar yok sayılıyor, herkes birbirine giriyor. Biz elimizde çekiç var, her şeyi çivi gibi görüyoruz zannediyorduk. Öyle değilmiş. Gerçekten her yer çivi dolmuş ve ortalık çekiç kafalarla dolu. Daha net söyleyelim, görünen o ki futbolun kavga kültürü memleketin genel kültürüne dönmüş.
Son gündem KKTC. Yavru mudur, kardeş midir, onu tartışıyoruz. Siyaseten işi çetrefilli hale getirme uzmanı sayın yetkililer konuşadursun, futbolda işler çözülüyor. Biz çok üzerinde durmadık ama geçen ay çok önemli bir gelişme oldu ve Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu, Rum Futbol Federasyonu’na üye olma işlemlerini başlattı. Bundan bir buçuk yıl önce FIFA ve UEFA nezdinde başlayan süreç milliyetçi tepkiler nedeniyle durmuştu. Fakat Kıbrıslıların artık canına tak dedi. Futbolcular bonservissiz kaçıyordu, bir hazırlık maçı bile oynayamaz hale gelmişlerdi. Dünyada her türlü oluşum maç yapabiliyordu, ama onlar yasaklıydı. ‘Yavru vatan’ diye oyaladığımız insanlar neredeyse 40 yıldır uluslararası spor alanına çıkamıyordu. Düşünün, geçen günlerde federasyon başkanının Kıbrıs’ta yetkililerle fotoğraf çektirmediği gibi garip dedikodular bile çıktı. Şimdi ne diyelim biz Kıbrıslılara? Siz yavrusunuz, büyüyemezsiniz, top oynayamazsınız mı? Futbolun büyüsü bu işte! Siz hâlâ köhnemiş dış politikanızla birilerini oyalamaya çalışırken top bir anda engeli aşar ve gol olur. Kurduğunuz tüm barajların üzerinden atılan her gole şapkamı çıkartıyorum.

Federer Geldi Lütfen Herkes Ayağa Kalksın
TEB BNP Paribas İstanbul Open başladı. Evet, turnuvanın resmi adı çok uzun. Ama Roger Federer’i getirenler olarak helali hoş olsun. ‘Ekselansları’nı dünya gözüyle izleyeceğiz ya, istedikleri kadar uzatabilirler ismini. Haklarıdır. Bazılarımız pek farkında değil, hâlâ pek bir süper ligimizle yatıp kalkıyoruz ama olay gerçekten büyük. Yaşarken gerçeğin azameti tam anlaşılmıyor, o yüzden bir daha vurgulayalım. Şu anda aktif spor hayatına devam eden en büyük spor efsanesi Roger Federer, Türkiye’de raket sallayacak. Evet en büyük! Evet Messi’den de büyük! Geçtik bugünü, dünya spor tarihinin en büyüklerinden biri. Vallahi öyle! İnanmayanlar için alın size kariyer özeti. Maçlara gidiyorsanız ya da televizyondan izleyecekseniz eğer (izleyin lütfen!), bu listeye bakıp bakıp kimle karşı karşıya olduğunuzu bir anlayın. Böyle bir kariyer olabilir mi? Peki bu kariyere rağmen böyle mütevazı ve böyle güler yüzlü olunabilir mi? Memleketten, yükseldikçe egosu küçülen kaç kişi tanıyorsunuz? Neyse uzatmayayım. Siz rakamlara odaklanın.
•17 Grand Slam’le büyük rekorun sahibi. Pete Sampras’ın üç şampiyonlukla önünde tenis tarihinde bunu başaran ilk ve tek oyuncu.
Pete Sampras ve William Renshaw’la beraber tüm zamanlarda Wimbledon’ı en çok kazanan, açık tenis tarihinin yine Sampras ve Jimmy Connors’la beraber US Open’ı en çok kazanan oyuncusu.
Björn Börg’le beraber açık tenis tarihinin Wimbledon’ı 5 kez üst üste kazanan iki oyuncusudan biri.
US Open’ı en çok üst üste kazanan oyuncu.
Oynadığı ilk 4 Grand Slam finalini kazanan ilk oyuncu. Sonrasında rekorunu yediye kadar çıkarıp 2006 Roland Garros’da Rafael Nadal’a kaybetti.
Set kaybetmeden Grand Slam kazanan 4. erkek oyuncu.
3 kere üst üste Grand Slam kazanmayı iki kere başaran tek erkek oyuncu.
Tenisin 3 büyük turnuvasını en az 4 kere kazanmayı başaran tek erkek oyuncu.
Tenis tarihinde 2 Grand Slam’i 4 kez üst üste kazanmayı başaran tek erkek oyuncu.
Çıktığı ilk 14 Grand Slam finalinin 12’sini kazanmayı başaran tarihteki tek erkek oyuncu.
Sert kortta çıktığı ilk 8 finali kazanan tarihin ilk erkek oyuncusu.
25 Grand Slam finaliyle bu alanda da rekorun sahibi. Erkek tenisinde 20’nin üstünde Grand Slam finali oynamış tek oyuncu.
4 Grand Slam’de de en az 5 kez final oynamış tek oyuncu.
Fransa Açık dışında kaybettiği hiçbir Grand Slam finali 5 setten kısa sürmedi.
Üst üste 10 kez Grand Slam finali oynamayı başaran tek oyuncu.
Wimbledon’da 7 kez üst üste final oynamayı başaran tenis tarihinin tek erkek oyuncusu.
Tam 23 kez üst üste Grand Slam finali oynadı. Bu seri boyunca oynadığı setlerin %85.7’sini kazandı.
 Üst üste 36, toplamda 43 kez Grand Slam çeyrek finali oynayarak bu istatistikle de tek başına tarihe geçti.
237’si üst üste olmak üzere tam 302 hafta dünya bir numarasında kalarak bu alanda da kırılması imkansız bir rekorun sahibi.
 Kariyerine 82 tekler şampiyonluğu var.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları