Artık gerçek kabul edilmelidir. Kendi iç çekişmemizin ve şeytanla paslaşmanın yollarını bırakıp öncelikle UEFA ile durumumuzu temize çıkarmalıyız. Hatta cezaları çekerek şaibesiz olarak dünya futbolunun karşısına çıkmalıyız. Sonra da neden bu duruma düştüğümüzü inceleyerek yeniden artık bu acı günleri yaşamamalıyız. Dünya Kupası’nda yokuz, üç büyüklerin ikisi ceza çektiler, yetmezmiş gibi Eskişehirspor ve Sivasspor da eklendi. Şimdi de Antalyaspor final oynadığı için, cezalı Eskişehirspor’un yerine hak benim diyor. Bunları tartışacak duruma dahi hazır değiliz. İkinci ligde 5 milyon TL borç takan, takımı düşüren yönetimler üretiyoruz! Böylesine bir saçmalığa karşın dimdik ayaktayız, kulüp yönetme arzusu ile yanıp tutuşuyoruz! Yani neredeyse gelecek yıllarda alacağımız cezalara devam edersek “Kulüpler aldıkları derecelere değil, torbaya girip çekilecek şansa kalır mı” diye düşünmemek olası değil!
İşte futbolumuzun çatısının ve daha sonra da binanın tam da çöktüğü yer burası olsa gerek. Uluslararası arenada yaşadıklarımız alay konusu olacak artık. Güven zaten geçmişte sarsılmıştı, şimdi ise skandala dönüyor. Şimdi birileri yine şike yoktur, der mi, bilemem ama alınan cezalar hava civaya mı veriliyor bakmak lazım!
Her gün patlayan transfer bombaları artık “Golden Çikleti” tadı veriyor. Futbol eğlencelidir derler ya... Bizim anladığımız saha dışı olsa gerek. Disiplin, yasa, kanun, yaşam felsefeleri, başarıya gidiş, sabır örnekleri yerini işi bitiren yönetici tipine bıraktı. Uluslararası endüstriyel futbol dünyası liglerin dışında sponsorlu ligler oluşturmaya çalışıyor hâlâ farkında değiliz. Bu anlamda ne kadar amatör ve ne kadar çıkarcıyız veya ne kadar da profesyoneliz belli değil. Sevmek ile başarıya sahip olmak adına verilecek emeğe kültüre bilgiye saygı yok. Yaptım oldu, dayılanması alkış alıyor! Futbol sadece oyunun gelişmesi yerine profesyonelce nasıl kendimi tezgâhlarım ve sadece Avroları cebe nasıl indiririm, dünyasına kayıyor. İngiltere bayanlar liginde dahi şike yapıldığı tespit edildiğine göre, gelecekte bu yıl Avrupa’da yapılan 100 küsur karşılaşmada şike kokmuş olunca biz, tabii ki bu durumdan fazla etkilenmiyoruz. Futbol dünyası mı yoksa futbol gizli hatır gönül, çıkar veya bizden sizden modundayız, çözemeyiz belki ama adı bellidir ve futbolumuz kendini toparlayacak bir sürece girmek niyetinde görülmüyor. Olsun, en kolay yol oyuncu almak veya teknik direktör değiştirmek olduğu sürece bize bir şey olmaz. Çünkü zaten UEFA tarafından verilecek cezalara şerbetliyiz. Böyle gelmiş böyle gitse ne olur, kime dokunur? Bunun yanıtını da başkalarından son maçta takım alıp şampiyon yaptım diye ortalıkta dolaşan; kendisine aynı şey yapılınca haksızlık yaptılar diye şov yapanlara bırakalım. Onlar bu işi iyi bilirler!