Fenerbahçe, yaralı Lazio karşısında topu tutabildiği bir dikkatle oynamak istedi. Tarihi iki Başkent’in futbol takımları, Roma Olimpiyat Stadı’nda kozlarını paylaştılar. Seyirci yoktu, hatta Neron’da yoktu ama oyunu istediği gibi yönlendirmek isteyen ve büyük mücadele veren iki takım vardı. Atak sayısı özellikle 60. dakikaya kadar F.Bahçe’nin sonuca giden taktiği nedeniyle Laizo’daydı. Ne var ki 60. dakikada Lulic’in kafa golü, gerçekten Sarı - Lacivertliler için zor bir sürece imza atsa da, Salih’in oyuna girer girmez getirdiği futbol şansıyla ve değişen oyun taktiği sonucu Caner, turu geçen golü gayet sakin ve sert bir şutla atarak geriye kalan dakikaların garantisini aldı. Son yarım saatte, gol umudunu Klose’yi oyuna alarak arttırmak isteyen Lazio, sağ kanattan Candreva’nın tehlikeli ortalarıyla şans aradı. Volkan ve F.Bahçe defansı, golün de getirdiği avantajla riske girmeden iyi bir mücadele vererek kalelerini korudu. Özellikle Egemen ve Yobo hava toplarında başarılı göründüler.

Aslında Sow’un yokluğu, Sarı - Lacivertlilerin etkili olabilecek karşı atakları için çok aranan adam olarak oyun taktiğinin kısmen yetersizliğini ortaya koydu. Kuyt ve Webo’nun gayretleri zaman zaman eksik kaldı. Cristian’ın yavaş oyunu, Salih girene kadar F.Bahçe orta alanında, Caner’in istekli olmasına rağmen karşı kaleye taşınacak toplarda Kuyt’la birlikte fazla tehlike yaratmadı.

Özetlersek Sarı - Lacivertliler, her şeye karşın Avrupa kupalarında, akıllı, özgüvenli ve Roma’yı alt eden İstanbul gücüyle, tarihi bu kez futbolla süsleyen bir tur atlayarak futbolumuzda önemli bir başarı sayfası açtı.

\n