F.Bahçe 6 günde özgüvenini sarsmadan Beşiktaş yenilgisini unutturacak ikinci önemli karşılaşmayı dün gece Şükrü Saracoğlu’nda kazandı. Muhteşem seyircisi önünde ilk dakikada yediği gole karşın, bozulmadan daha çok topla buluşan ve oyun taktiğini disiplinli biçimde uygulayan Sarı - Lacivertli takım, 12. dakikada Emre’nin harika golüyle beraberliği ulaşırken daha sonra sakatlanmasıyla orta alandaki gücünden, Mehmet Topal’ın girişiyle fazla kaybetmeden 90 dakikayı başarılı biçimde sürdürdü.

Batalla’nın yönetimindeki Bursaspor, bu yenilgide iyi mücadele etmesine karşın 2. yarı başında kalecisi Carson’un topu elinden kaçırmasıyla yenik duruma düşerek F.Bahçe’ye mahkum kaldı. Gökhan Gönül, Ziegler, sakatlanan Emre ve özellikle golcü Webo’nun olmadığı kadro, yine de oturmaya başlayan Aykut Kocaman’ın ‘sabırtaşı!’ taktiğiyle moralini üst düzeyde tutup kazanacağına hep inandı. Çünkü Galatasaray’ın yenilgisi ve Beşiktaş’ın beraberliği, alınacak galibiyetle ancak bu şekilde avantaja dönüştürülebilirdi. Galibiyette görülmese de Volkan’ın Batalla ve Musa’nın gollük şutlarını kurtarması, F.Bahçe’nin galibiyetinde büyük rol oynadı. Ne var ki son haftalardaki gergin görüntüsü ve hakeme karşı tutumu hoş görülmedi.

Kuyt’ın çalışkanlığı, Sow’un hareketliliği, Meireles’in ilk kez sakın ve bilinçli oyunu, M.Topal’ın gösterişsiz ama takım oyuncusu olarak sonuca katkısı ve tabii defasta Yobo’nun garantörlüğü, F.Bahçe’nin pas yüzdesine kalite katıyor. Hiç telaşlanmadan oynayan F.Bahçe, Bursaspor’un da oyunu çirkinleştirmeden kazanma arzusuyla izleyenlere güzel bir karşılaşma sundu. Dünkü maçta canı sıkılan futbolseverler, rakipleri de olsa bu 90 dakikadan bir ölçüde zevk almışlardır. Aynı biçimde gelecek haftalarda da her türlü sonuca açık olan şampiyonluk yarışı yine 3 büyüklerin alacağı sonuçlara mahkûm kaldı. 3 kupada geniş kadrosuyla iyi bir konsantrasyon içerisinde görünen F.Bahçe artık Alex’siz oynamaya da alışarak Aykut Kocaman’ın sabırlı ama bilinçli çizgisine geldi sayılır. Kanıtı da atılan 4 goldür.