Bitmeyen iş cinayetlerimiz...
Ahmet Saltık
Son Köşe Yazıları

Bitmeyen iş cinayetlerimiz...

29.02.2024 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Son olarak” (keşke!?) İliç maden yıkımı (faciası) nedeniyle canımız çok yandı. Kaçınılmaz biçimde gündem oluşturdu. İktidarın ne de çok işine yarıyor, hesabı sorulacağına gündem saptırma için kullanılıyor. Dokuz emekçi, apaçık iş cinayetine kurban verildi. TEK ADAM rejiminin her şeyden sorumlu olması gerekirken (!?) hiç istifa ya da görevden alma yok; politik-bürokratik sorumlu yok!

“İş kazası - meslek hastalığı” çalışma yaşamının temel sorunlarının başında. İşçi sağlığı-güvenliği (İSG) ile ilgili bilimsel önlemlerinin yönetsel-hukuksal-kültürel üçgende yetkinlikle alınması gerekli ve olanaklı. Yeraltı maden işletmesi hekimliği dahil birçok işyeri hekimliği yapan, tıp fakültelerinde uzun yıllar bu alanda akademik eğitim-araştırma-projeler yürüten, işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı yetki belgesi (sertifika) programlarında eğitici olarak yıllarca görev üstlenen ve halen bu çabalarını sürdüren bir kişi olarak, kanayan yarayı işlemek istiyoruz. Denebilir ki 50 yıldır bu sürecin içindeyiz. Hastalıklı kapitalizmin kâr hırsı ve maşası iktidarlarla, emekçinin yaşam hakkı çelişmekte!

“İş kazası ve meslek hastalığı” yasal olarak tanımlı olgular. 2006 tarihli 5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu” m.13 ve 14 sırasıyla tanım veriyor ve kuruma (SGK) bildirimi zorunlu. Giderim (tazmin) hukuku bakımından da 2006 tarihli 5510 sayılı yasa, gerekli yasal normlara sahip. 2012 tarihli 6331 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” ise teknik-bilimsel sağlık, güvenlik, yönetim önlemleri odaklı. M. 8, “...iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde ihmali tespit edilen işyeri hekimi veya iş güvenliği uzmanının yetki belgesi askıya alınır” diyor. Hatta m.13/3, “...Çalışanlar, ciddi ve yakın tehlikenin önlenemez olduğu durumlarda ... işyerini veya tehlikeli bölgeyi terk ederek ...güvenli yere gider... Bundan dolayı hakları kısıtlanamaz” demekte. 

Türk Ceza Yasası ve Borçlar Yasası’nda da bu sorunsala ilişkin doğrudan-dolaylı düzenlemeler var. Mevzuat yeni! Sayısı 200’e varan, 50’den çoğu ülkemizde de benimsenen ILO Sözleşmeleri de ek. Ancak özlenen sonuçlara ulaşmaktan çok uzağız!? İş kazasının, bilimsel yazına (literatür) göre yüzde 98’e varan oranda önlenmesi olanaklı. Meslek hastalıkları içinse bu oran yüzde 100! Çünkü nedeni ve yeri belli: işyeri. Ne var ki hâlâ her yıl yarım milyonu aşan, kayda alınabilen “iş kazası” ve bini bulmayan meslek hastalığı TÜİK ve SGK verilerinde yer almakta. Dolayısıyla, “bir sorun” (iş kazası!) maliyet-etkin (verimli!) önlemlerle denetim altına alınabilecek iken hâlâ çok yüksek düzeyde yaşanıyor, ölümlere ve engelliliğe yol açıyorsa, yeni bir adlandırma kaçınılmaz: İŞ CİNAYETİ! Meslek hastalıklarında ise ancak buzdağının ucunu görebiliyoruz. Tanı, bildirim, kayıt yok gibi. ILO öngörülerine göre her yıl birkaç yüz bin meslek hastalığı oluşması beklenen ülkemizde, sorunun adı ÖRTÜK-SAKLI SALGIN! Gönüllü uzmanlık kurumu İSİG (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği) Meclisi raporuna göre, 2023’te her gün “en az” 5 işçi iş cinayetiyle yaşamını yitirdi (toplam 1932). Son on yılda 671 çocuk işçi öldü! 3 Kasım 2002’den beri 21+ yıldır kesintisiz ve tek başına iktidarda olan AKP döneminde toplam “en az” (saptanabilen!) 32 bin 478 emekçi, yüzde 98’i önlenebilecek iken iş cinayetlerinde kurban verildi! Bu utancın kabul edilebilir-sürdürülebilir yanı yok! Resmi veriler çok daha eksik. Tek sorumlu AKP=RTE!

Mevzuat büyük ölçüde güncellenmiş, yeni, kâğıt üstünde yeterli. Yaptırımları da! Ancak özellikle 2012’de büyük umutlarla kabul edilen “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” ile de beklenen iyileşme sağlanamadı. ILO Sözleşmeleri iç hukuka çok eksik ve geç aktarıldı, Türkiye birkaç kez ILO’nun kara listesine alındı. Yüz bin iş kazası başına ölüm oranı 6.3 ile (ILO, 2021) Dünyada 23. sıradayız; bu oran Hindistan’da 117 iken Hollanda’da 0.3, Almanya’da 0.7. “Kader, fıtrat...” masalı sefil ve yüz kızartıcı!

NE YAPMALI?

Öncelikle sorunun, tüm yakıcı boyutlarıyla kamuoyu gündemine taşınması gerek. Ne var ki AKP TEK ADAM REJİMİ, özellikle Eylül 2021’den bu yana, “nas” kurgulu yoksullaşTIRma, dincileştirme, ağır baskıcı politikayla (yargı ve kolluk sopası, işlevsiz TBMM, basın...) toplumu İslami faşizmle siyasal felce-tükenişe sürüklemekte. Küresel-yerli sermaye ile kahrolası bir neoliberal ortaklıkla tüm karşıtlar (muhalifler) susturulmak istenmekte. Yığınlar Allah ile aldatılarak sınıf bilinci gelişmesi özellikle engellenmekte. Oysa anahtar, özellikle çok ağır sömürülen emekçilerin bu bilinçle politik-sendikal örgütlenmesinde. 31 Mart yerel seçimi yaşamsal fırsat tüm ezilenler!

Yazarın Son Yazıları

Kovite benzer yeni salgın tehlikesi var mı?

2020-23 Kovit-19 pandemisinden bu yana yeni salgınlara hazır mıyız?

Devamını Oku
04.12.2025
Gıda güvenliği ve acil önlemler

Artan gıda zehirlenmesi ölümleriyle yüz yüzeyiz.

Devamını Oku
20.11.2025
Türkiye siyasetinde yeni paradigma: “Terörsüz Türkiye” mavi boncuğu ve MHP’nin kökten dönüşüm kumarı

Türkiye bir yıldır, milliyetçi cephenin Kürt sorunu-terörle mücadele söyleminde kökten değişimle sarsılıyor

Devamını Oku
06.11.2025
Sofradaki çifte kriz: Gıda güvencesi ve gıda güvenliği tehdidi

Türkiye, tarımsal özgücü (potansiyeli) yüksek bir ülke olmasına karşın, gıda-toplum beslenmesi alanında giderek derinleşen, yaygınlaşan ve sürdürülemez kerteye ulaşan çift yönlü bunalımla karşı karşıya.

Devamını Oku
23.10.2025
Fener Rum Patrikhanesi neden ekümenik olamaz?!

İstanbul Fener’de yüzlerce yıldır varolan Fener Rum Patrikhanesi (FRP), ülkemizin kültürel-tarihsel varsıllığının önemli bir öğesi.

Devamını Oku
09.10.2025
Türkiye’de sağlık hizmetlerinin temel sorunları

2003’te başlatılan kökü dışarıda Sağlıkta Dönüşüm Programı, günümüzde yurttaşlar ve sağlık çalışanları için ciddi ve derinleşen sorunlar doğurdu.

Devamını Oku
25.09.2025
Şafak yakındır...

Ülkemiz, 3 Kasım 2002’de iktidara getirilen proje parti AKP eliyle çok yönlü ve derin bir karmaşaya adım adım sürüklendi.

Devamını Oku
11.09.2025
Susuzluğun eşiğinde: Türkiye ve dünyada su kıtlığı

Konya’da bir çiftçinin 80 yıllık kuyusunda su bitti!

Devamını Oku
28.08.2025
‘Komisyon’ meşru mu?!

TBMM’de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu (kısaca komisyon), anayasal-siyasal açıdan derinlikli değerlendirme gerektiriyor.

Devamını Oku
14.08.2025
AKP-MHP-DEM taşeron ittifakı ve uçurumun kıyısındaki Cumhuriyet

Ülke afetten afete sürükleniyor; bir karabasan gibi hatta ta kendisi yaşadıklarımız.

Devamını Oku
31.07.2025
AKP-MHP-DEM ortaklığı: Türkiye’den siyasal tarihe dersler...

“Terörsüz Türkiye süreci bir pazarlık süreci değil. İmralı’dan yapılan çağrıda da böyle bir pazarlığın olmadığı açıkça belli” diyen Bakan Tunç...

Devamını Oku
17.07.2025
Türkiye; 3 Temmuz 2025: Tarihin günlüğüne notlar...

“Bu toplumun yetiştirdiği 35 pırıl pırıl insan, saatler boyu süren bir süreç içinde devletin gözleri önünde, ilan ede ede yakılıyor.”

Devamını Oku
03.07.2025
İran’a emperyal saldırı: Sıra Türkiye’de!

1978’de İran’da şiddet gösterileri başladı...

Devamını Oku
19.06.2025
Laiklik... Neden vazgeçil(e)mez? Nasıl yitirdik, nasıl geri kazanmalı?

M. Luther’in Katolik Kilisesi kapısına 95 maddelik ültimatomunu çakmasıyla Protestanlık doğdu.

Devamını Oku
05.06.2025
Lozan Antlaşması’nın iptali için dava açılabilir mi?

Lozan Antlaşması (LA), 24 Temmuz 1923’te bağıtlanmış, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası toplumda siyasal ve hukuksal meşruluğunu belgeleyen, sınırlarını, egemenliğini tanımlayan kurucu antlaşmadır.

Devamını Oku
22.05.2025
AKP, şiddetin iktidarı: Toplumsal baskı ve sessiz yıkım

AKP, şiddetin iktidarı: Toplumsal baskı ve sessiz yıkım

Devamını Oku
08.05.2025
Ulusal egemenliğin gasbı: 105. yıl ‘Türkiye Cemahiriyesi!?’

Ulusal egemenliğin gasbı: 105. yıl ‘Türkiye Cemahiriyesi!?’

Devamını Oku
24.04.2025
Tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakkı

Tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakkı

Devamını Oku
10.04.2025
Çürüyen AKP rejimi ve meşru direniş

Çürüyen akp rejimi ve meşru direniş

Devamını Oku
27.03.2025
14 Mart’ın 198. yılı: Çökertilen sağlık sistemi

14 Mart’ın 198. yılı: Çökertilen sağlık sistemi

Devamını Oku
13.03.2025
Artan aşı reddi ve devletin ivedi yükümü

Artan aşı reddi ve devletin ivedi yükümü

Devamını Oku
27.02.2025
2024 nüfus verileri ve demografi politikamız

2024 nüfus verileri ve demografi politikamız

Devamını Oku
13.02.2025
32. Adalet ve Demokrasi Haftası kapanırken...

32. Adalet ve Demokrasi Haftası kapanırken...

Devamını Oku
30.01.2025
Beştepe’de bir mitralyöz

Beştepe’de bir mitralyöz

Devamını Oku
16.01.2025
AKP=RTE’nin 22 bin 104 TL planı ve sakladıkları

AKP=RTE’nin 22 bin 104 TL planı ve sakladıkları

Devamını Oku
02.01.2025
Sağlık bakanının öfke patlaması!

Sağlık bakanının öfke patlaması!

Devamını Oku
19.12.2024
Aile hekimleri ne istiyor?

Aile hekimleri ne istiyor?

Devamını Oku
05.12.2024
Efendiler, çalınanlar Hazine’ye geri konacak!

Efendiler, çalınanlar Hazine’ye geri konacak!

Devamını Oku
21.11.2024
‘Erdoğan’ın çaresizliği’ tehdidi

‘Erdoğan’ın çaresizliği’ tehdidi

Devamını Oku
07.11.2024
Yenidoğan Çetesi'nin anlamı

Yenidoğan çetesinin anlamı

Devamını Oku
24.10.2024
Genel Sağlık Sigortası (GSS)

Genel Sağlık Sigortası (GSS)

Devamını Oku
10.10.2024
Toplumun akıl sağlığı alarm veriyor!

Toplumun akıl sağlığı alarm veriyor!

Devamını Oku
26.09.2024
Çürüme, çöküş ve Erdoğan’a çağrı

Çürüme, çöküş ve Erdoğan’a çağrı

Devamını Oku
12.09.2024
Cumhuriyetin yargıcı mı, molla kadı mı?!

Cumhuriyetin yargıcı mı, molla kadı mı?!

Devamını Oku
29.08.2024
Ahmet Saltık yazdı...

23 yıllık AKP darbeciliği ve yıkımı

Devamını Oku
15.08.2024
Heybeliada konferansımız: Lozan Barış Antlaşması’na tehditler

Heybeliada konferansımız: Lozan Barış Antlaşması’na tehditler

Devamını Oku
01.08.2024
Yeni sağlık bakanımız Dr. Memişoğlu’na..

Yeni sağlık bakanımız Dr. Memişoğlu’na..

Devamını Oku
18.07.2024
TTB-Türk Tabipleri Birliği’nde yeni dönem

TTB-Türk Tabipleri Birliği’nde yeni dönem

Devamını Oku
04.07.2024
‘Kurban’(!?) Bayramı çağrışımları...

‘Kurban’(!?) Bayramı çağrışımları...

Devamını Oku
20.06.2024
Nüfus artışı sorunu!?

Nüfus artışı sorunu!?

Devamını Oku
06.06.2024