‘1000 Odalı Adam’ ve Tedavi...

14 Kasım 2014 Cuma

ABD her şeye rağmen dost ve müttefikimiz. 
Obama da arada eline sopa alıp poz moz verse de Erdoğan’ın dostu.
Ama Amerikan basını 1000 odalı Kaç-Ak Saray için “Manyaklık bu-This is insane!” diyor!.. 
Estağfurullah. 
ABD’de RTÜK yok. 
Belli ki sarayın yanında temeli atılan 250 odalı eklentiden henüz haberleri yok. 
Amerika’nın en çok izlenenlerinden HBO TV’nin sunucusu John Oliver’“manyaklık” dedirten bizim Sayın Bülent Arınç’ın “1 küsur katrilyon TL” diye açıkladığı maliyet falan değil. 
Amerika zengin. Amerikalı için de paranın ölçüsü yok. 
Ama “oda sayısının” var: 
HBO TV sunucusu hayret içinde tekrar edip duruyor: 
“Bin oda! Bin oda!” diyor. “Yahu, insan 500 odadan sonrasında ne yapacağını düşünür!” 
Ve aynı anda Tayyip Bey’in 2003’te geçirdiği attan düşme kazasının görüntülerini ekrana getiriyor.
Atın bir ayağı ile Tayyip Bey’in hayalarına basmış olacağını ima ederek ekliyor: 
“Ama sakın bu ‘bin odalı adam’a acımayın. Girsin odalardan birine ve t.şaklarını o odada tedavi ettirsin!” diyor. 
Sanılanın aksine İngilizce, Türkçe kadar zengin değil. 
Ama sunucu belli ki Türkiye kadar bizim deyimlerimizi de iyi biliyor ve Ak Saray ile çok affedersiniz, “t.şak geçiyor!” 
Ve Amerikan kamuoyu nezdinde bizim Kaç-Ak Saray’ın göbek adı böylece konulmuş oluyor: 
“T.ş-Ak Saray” 
Vatana millete hayırlı olsun!

Atın Ölümü Neden Oldu? 
Hayvan hakları savunucuları da atseverler de ölen atın üstüne gitmediler.
Çekindiler elbet.
CHP’nin de aklına otopsi falan istemek gelmedi.
At faili meçhule gitti demek elbette zor.
Ama eceliyle öldüğü de kuşkulu!
Tayyip Bey ise o günden sonra değil ata binmek, faytondan bile uzak durdu. (Motorlu aracın yasak olduğu İstanbul Büyükada’ya bile geçen yıl çıkartma gemisi ile taşıttığı zırhlı makam aracı ile geldi. Ve faytoncular kadar adanın atlarını da hayal kırıklığına uğrattı.)
Tayyip Bey, karizma rüzgârına kapılmış tam gaz ve dört nala gidiyor.
T.ş-Ak- Kaç-Ak Saray en önemli menzili oldu.
Bu durum, Türkmenistan’dan bile fark edildi ki, Devlet Başkanı Gurbanguli Bey, kendisine hediye bir at gönderdi. Atın kısrak mı, beygir mi olduğu açıklanmadı.
Tayyip Bey de ata binip poz moz vermeye kalkışmadı.
Ama hediye atın nerede yatıp kalkacağı da açıklanmadı.
Herhalde kardeş Türkmenistan Devlet Başkanı’nın hediyesi de ahırda yatırılmayacaktı.
ABD’li TV’cinin t.şak geçtiği odalardan birinin ata tahsis edilmesi ve önerilen tedavinin de bitişiğindeki bir odada yapılması uygun olacaktır.
Bunlar işi şakası elbette.
Ama çevresinde inanmış ve gerçek bir muhafazakâr olarak bilinen merhum Ömer Lütfi Mete’nin uyarısını Tayyip Bey’e hatırlatmanın zamanıdır:
“Karizma müsrifi olanla felek uğraşır!”
Felek kim?
Fethullah Gülen...
Gezici gençler...
Derin Washington...
Yoksa İsrail mi?
Felek kim?
Hiçbiri veya mutsuz, işsiz ve umutsuz bıraktığın milyonlar dahil, hepsi!

Karizma Müsrifliği Haram mı?
İslamiyet israfın her türünü haram kılar mı bilmiyoruz.
Ulemaya sormak gerek.
Haram belki de ve sadece fakir fukaranın her kuruşunda hak sahibi olduğu devlet hazinesinin israfı değildir.
Karizma israfı da haramdır.
Onu da israf etmemek gerekir.
Ama kul hakkına metelik vermeyenin karizmadan tasarruf etmesi mümkün mü?
Değil elbette.
Bunu ilk hissedip gündeme getiren Ömer Lütfi Mete oldu.
At kazasının hemen sonrasında şöyle dedi: “Erdoğan, aslında her şeyini borçlu olduğu karizmasını da heba ediyor!”
Kurtlar Vadisi’nin ünlü senaristi Mete, henüz havuza düşmemiş olan Sabah’taki köşesinde kaza ertesi şöyle yazmıştı: “Karizma israfına artık son ver! Hem ibadet ehli ol, hem de karizma müsrifi. Aynı anda Allah’ı ve Şeytan’ı memnun eden bir çizgi yok!” (1 Ağustos 2003) Olayın üzerinden 11 yıl geçti. Bu arada Ö.L. Mete vefat etti. Amerikalı TV’cinin hayranlık belirttiği o kişilik sahibi atın öldüğü de ertesi haftalarda açıklandı.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları