Bu takıma Samsun 3, Trabzonspor 4, Eskişehirspor 5 gol atmış. Nasıl olur? Anlamak hiç de zor olmasa gerek. Dün geceki rakipleri ‘deplasman fakiri’ Fenerbahçe olunca, oyuncular “Biz de puan alabiliriz” diye çıkmışlar sahaya. Alabilirlerdi de. Koca ilk yarıda 2 pozisyon vardı. Biri daha 2. dakikada Ankaragücü’nündü, Volkan çıkardı. Diğeri de 14. dakikada Dia’nın asisti ile Sow’un golüydü. Fenerbahçe’nin ne oynadığı belli değildi. Sanki 4-2-3-1 oynadılar ama bunu sadece başlama düdüğü çalarken görebildik. Sonrası karman çorman bir süreçti. 70’te golü atana kadar Ankaragücü öne bile geçebilirdi. Futbol bunun neresinde şimdi. Ne bir kombinasyon, ne uyum, ne takım savunması ne de kontrollü bilinçli hücum. Emre’nin inatçı çalışkan hali, Dia, Stoch ve Sow’un bireysel çabaları hücumu, Yobo ve Topuz’un mücadeleciliği yanında Volkan savunmayı yaşatmaya çalıştılar. Bu arada, ‘haftaya Galatasaray derbisi var kafalar orda’ klişesini yemezler. Başka kapıya. Ayrıca, bugün sayfalarda ya da ekranlarda Sow’un golünü Topuz’un plasesini okuyabilir veya izleyebilirsiniz. Ama siz dün gece İshak’ı izlediniz mi? Topu alışı, kolay adam geçmesi, şut kalitesi ve kendine güveni bu yaşta usta işi. Sol bek olmasına rağmen önde görev alınca hücuma katkısı ile gecenin en dikkat çekeni oldu. Arkadaşları ona biraz yardım etse işler Ankaragücü için daha farklı olur.

Sonuçta, düşmesi kesin gibi görünen ama genç kadrosu ile sahaya her şeyini koyan Sarı - Lacivert ile bir taraftan kaos dolu bir sezon yaşarken diğer taraftan şampiyonluk yarışı yapan diğer Sarı Lacivert keyifsiz bir gece geçirdiler dersek yanlış olmaz sanırım.