Anayasa ile aldatmak-II

Anayasa ile aldatmak-II

12.02.2021 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Anayasanın hükümlerini hiçe sayan, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını, anayasanın hükümlerini çiğneyerek tanımazlıktan gelen AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “yeni bir anayasayı tartışma zamanının geldiği”ni belirten açıklamaları, anayasa kurum ve kavramını yeniden gündeme getirdi. Her ne kadar Türkiye gibi gündemin sürekli değiştiği, kamuoyunun bellek sığlıgı ve algı çarpıklığıyla malul olduğu bir ülkede, herhangi bir tartışma konusunun ömrünün iki günden daha uzun olması beklenemez ise de anayasa dendiğinde akan sular durduğundan ve son zamanlarda Yaşar Nuri Öztürk’ün belirttiği üzere sık sık Allah ile aldatılan Türk kamuoyu hem de üst üste iki kez de anayasa ile aldatılmış olduğundan, anayasa kavramı üzerinde bir süre daha durmak kaçınılmaz oluyor.

Ülkemizde Anayasa Mahkemesi emekli yargıçlarından Prof.Dr. Fazıl Sağlam’ın deyimiyle “Anayasa fetişizmi”ne varan bir anayasa saplantısı vardır. Bu sütunda biz de aynı deyimi anayasa kavramına, gerçekte sahip olduğundan fazla işlev yükleyerek, her şeyin nedeninin anayasa olduğunu sanmak anlamında kullandık şimdiye dek.

***

Gerçekten de Türkiye gibi bir ülkede, demokrasinin tüm aksaklıkları salt anayasanın bozukluğu olgusuna bağlanmış, rejimdeki bozuklukların aksaklıkların nedeni anayasadır sanılmış, işler her sarpa sardığında da sorunların, yeni anayasal düzenlemeler yaparak üstesinden gelinmeye çalışılmıştır.

Oysa olaya biraz daha yakından bakınca, anayasaların neden olmaktan çok sonuç oldukları görülür. Yani toplumlar anayasaları “iyi” oldukları için toplumlar daha demokrat olmuyorlar ama toplumlar daha demokrat olduklarından daha gelişmiş anayasalar üzerinde uzlaşabiliyorlar.

Yani toplumsal uzlaşma ürünü olan anayasalar toplumun uzlaşma kültürünün nedeni olmaktan çok sonucudurlar.

Olaya bu açıdan yaklaşınca arabayı atların önüne koyma yanlışından kurtuluruz. Tersini yaptığımız zaman gelişmemiş bir toplumun, gelişmiş bir anayasayı kabul etmesiyle birden gelişebileceği yanlışına düşebiliriz. Unutmayalım ki birçok ülkede kâğıt üstünde mükemmel olan anayasaları, oralarda diktaların sultasını engelleyememiştir. Çünkü demokrasi kültürünün ve pratiğinin olabilmesi, gelişebilmesi anayasalar dışında başka denge ve denetleme kurumlarının olmasına bağlıdır. Anayasanın işlevi o denge ve denetleme kurumlarını tescildir.

Tabii burada karşılıklı etki tepki ilişkisini de gözden uzak tutmamak gerek.

***

Demek ki toplumsal birikimlerin belirli bir düzeye ulaşmasını sağlayacak gelişmelerin sonunda, demokratik uzlaşmanın ürünü olan anayasalar oluşuyor ve onlar da kendilerini oluşturan koşulları etkileyerek geliştiriyorlar.

Anayasaların neden olmaktan çok, sonuç olmaları, onların uygulandıkları toplumların koşullarına bağlı olarak aynı içerikli metnin ayrı yerlerdeki uygulamalarında değişik sonuçlar vermelerine de yol açıyor.

Gerçekten de aynı anayasa metnini ayrı ülkelerde uygulayın, değişik sonuçlar alırsınız.

Kaldı ki bir uygulamanın şu ya da bu şekilde gerçekleşmesi, illa anayasada, onunla ilgili bir hükmün içeriğinden de kaynaklanmamaktadır.

Örneğin Türkiye’de Anayasa Mahkemesi kararlarının hükümran tarafından dinlenmemesinin nedeni “Yüksek Yargının kararları hükümranın keyfine uymuyorlarsa uygulanmayabilirler” diyen bir anayasa hükmü olması değildir.

Tam tersine anayasanın “Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar” diyen 153. maddesi var.

Demek ki demokrasiye uygun olmayan bu durumun nedeni anayasa değildir.

Neden anayasa olmayınca da sonucun ortadan kaldırılması için değişmesi gereken anayasa değil, esas neden neyse o oluyor.

Bu durumda ülkemizde demokrasinin işlemesi için ilk değişmesi gereken anayasa değil, AKP zihniyeti ve iktidarıdır.

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023