Osmanlı’dan kalma bir benzetmedir ‘Mehter Takımı’ ifadesi...Yol alır gibi yapar ama yerinde sayar. İki ileri, bir geri... Romanya karşısındaki Ulusal Futbol Takımımız ne yazık ki ‘Mehter Takımı’ kadar bile olamadı. Dünya Kupası Elemeleri’ne Hollanda yenilgisiyle başlayıp Estonya’yı güç bela geçen Ay - Yıldızlılar için olmazsa olmaz bir 90 dakikaydı. Ama daha sabah saatlerinde maç kazanılamayacağının sinyallerini verdi. Nasıl mı? Orta alanın beyni Selçuk’la gol yükünü çeken Burak sakatlanıvermişler!..\n

Elbette canları acıyarak oynayacak değiller ya!.. Selçuk’suz, Burak’sız Ulusal Takım sadece ‘Umut’luydu ama tek başına ummak, umut etmek gol için yeterli olmuyor. Kendi sahanızda forvetsiz oynarsanız Rumenler sizi kilitler hatta araya bir de gol sıkıştırır. İşte dünkü maçın ilk 45 dakika özeti...\n

Galiba kornerden bir kafa şutumuz var, sol taraftan da Hasan Ali’nin şut denemeleri... Onun dışında Rumenler bizimkileri kilitledi. Arda’nın çabası olmasa 80’li dakikalara kadar pozisyon bulamayacaktık. Sonlarda Rumenler çekilince hücum oynar gibi gözüktük. Yenen gole bakıyorum; utanç verici... Orta sahaya çıkan Semih topu kaybediyor, sakatlığı süren Volkan gereksiz çıkıyor, Rumenler tıngır mıngır golü atıyor. Sen bu golü yersen Brezilya’ya falan gidemezsin... Abdullah Hoca’ya sormak istiyorum!.. Bu kadroda ligin tozunu atan Ordu’dan, Kasımpaşa’dan, Bursa’dan hatta Trabzon’dan ve hatta Beşiktaş’tan adam niye yok? Peki Rumenlerin 11’ine baktınız mı? Stancu tek başına tüm savunmayı dağıttı. Arkasında da İspanya’dan Torje ve Almanya’dan Marica vardı. Yani bizim tek forvetimize karşılık Rumenler 3 forvetle oynadı. Korkunun sonu yok Abdullah Hocam!.. En fazla alır ceketini, indirir tazminatı cebe gidersin...