Arzu Süzmen

Op-Art moda sahnesinde

02 Mart 2015 Pazartesi

1960’lı yılların en popüler sanat akımlarından biri olan op art; siyah-beyaz geometrik desenleri moda sahnesine taşıyarak hem gözlerimizde, hem de duygu dünyamızda tatlı bir illüzyon yaratıyor.

1960’lar: Özgürüm, öyleyse varım    

Özgürlüğün altın çağı olan 1960’ların Londra merkezli moda sahnesinde baskıya yer yoktu.
Moda gençlerin eline geçmiş, sokaklara taşarak kendi yolunu çizmeye başlamıştı. Yıllardır moda alanında hakimiyetini sürdüren Paris haute couture firmalarının belirlediği kurallar yerini modernizme, hazır giyime ve yenilik arayışındaki genç tasarımcılara bırakmıştı.

Modern sözcüğünden türeyen ‘mod akımı’, Londra’da takım elbise, yeşil parkalarıyla scooter’larının üzerinde hayatın tadını çıkaran genç erkek ve kısacık saçları, mini etekleriyle onlara eşlik eden genç kızların hayatılarında baş köşeye oturmuştu.

1963’den 1971’e kadar Amerikan Vogue Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni olan Diana Vreeland’ın tanımıyla 1960’lar, “Olağanüstü zamanlardı. Herkes ve herşey yeni idi.”

Bu dönemde ortaya çıkan ‘op art’ akımı, tam da dönemin yenilik peşindeki gençlerine ilham verecek unsurları bünyesinde taşıyordu.

Op art: Baş döndüren geometrik desenler

İlk kez 1964’de Time Dergisi tarafından kullanılan ‘op art’ terimi, optik kelimesinden gelir.
Op art akımında amaç, geometrik unsurlar kullanarak gözde yanılsamalar yaratmaktır. Özellikle siyah-beyaz renklerde geometrik formlar tekrarlanarak, baş döndüren bir derinlik duygusu yaratılır.
Akımın en önemli sanatçılarından olan İngiliz ressam Bridget Riley’in yarattığı siyah beyaz desenler, modayı da etkiler.

Dönemin önemli İngiliz tasarımcılarından Ossie Clark’ın op art’tan esinlenerek tasarladığı koleksiyonlar büyük beğeni kazanır. Giysilerden ayakkabılara, kravatlara, hatta araba tasarımlarına kadar verdiği ilhamla op art, tam bir moda çılgınlığına dönüşür.


Günümüzde op art modası
Bilgisayarlarınızın ayarlarıyla oynamayın, zira op art modası geri döndü!
2014 Sonbahar koleksiyonlarında Dries Van Noten, Kenzo, Christopher Kane gibi tasarımcılara ilham veren op art desenleri, Emilio Pucci’nin 2015 Sonbahar hazır giyim koleksiyonunda da karşımıza çıktı.

Geometrik desenleriyle ünlü İtalyan moda markası Emilio Pucci için Norveçli tasarımcı Peter Dundas tarafından hazırlanan koleksiyonda enine çizgili trikolar, siyah-beyaz desenli gece kıyafetleri op art rüzgarı estirdi.

Emilio Pucci için büyük ihtimalle son kez koleksiyon hazırlayan Dundas’ın desenleriyle başım dönerken, hayatımızdaki en büyük yanılsamaların sanat ve moda tarafından yaşatılmasını diledim.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları