Cüneyt Arcayürek

Dörtlü İttifak!

10 Mayıs 2013 Cuma

\n

Bir iki köşe yazarı ve bir gazete dışında diğerlerinin sütunları suspus!
Bir gazete, adı Hürriyet; milletvekillerine neredeyse saraylar bahşedecek kadar engin yeni maddi

\n

olanakları tam sayfa, üstelik tepkileri de içeren haberlerle yansıttı dün.

\n

Bırakın herhangi bir yasada anlaşmayı, Meclis tuvaletlerine bile birlikte girmekten kaçınan dört parti; milletvekillerine ömür boyu yeni haklar tanıyan yasa teklifinde anlaştı.
Utanmazlığın, sıkılmazlığın, halktan ayrıcalığın, yüzsüzlüğün daniskası mı, bu dörtlü ittifak!
Hürriyet’in tepkiler içeren haberlerinden birine koyduğu başlık; ittifakı ve bu ittifakın üyeleri, milletvekillerini özetliyor: Rabbena hep bana!
Ama bunlar halkın seçtiği rivayete göre güzide, gözde kişiler, milletin vekilleri!
Öyleyse, elbette araçlarına trafikte ambulans, polis, itfaiye gibi (örneğin metresine geç kalmış vekile) geçiş üstünlüğü tanınmalı, katiyyen trafik cezası yazılmamalı!
Aldıkları 12-13 milyarcık maaş, kimilerinin emeklilikten aldıkları 6 milyarı da ekle… adamcağızların gözleri ve cepleri doymak bilmiyor ki... Bu aylık gelirle, zavallılar giderlerini karşılayamıyorlar. Ver onlara Meclis bütçesinden ek para!..
Vekil ve ailelerine, eşlerine, çocuklarına diplomatik pasaport! Bedava eczane, hastane de cabası!
Eşlere sağlanan yararlar eksik kalmış.
Kimilerine türban dahil İslama yatkın giysiler bedava olmalı.
Adı sanı bilinen kimi vekil karılarının, örneğin kocasının milletvekilliğini sindirmemiş pek çok vekil eşlerinin, sağa sola küstahça bağırıp çağırmasına, emirler vermesine hatta bedensel eylemlerle saldırabileceklerine yasal olanak da sağlanmalı.
Şu veya bu vesile, bir kez vekil seçildi mi, ömür boyu vekile de aileye de bugün verilen haklardan ölünceye dek sağlanan olanaklara, aylık maaşa 7 milyar dolayındaki emekli maaşını da eklemeyi unutmamalı.
Vekillere bundan böyle yaşam, sonradan görmüşleri yansıtan ünlü operet gibi,
“lüküs hayat!”

\n

***

\n

Bugünkü parlamentoyla geçmişteki parlamentolar arasında yüzde yüz farkı inadına örneklemek gerek.
Belgrat’tan dönüyorduk.
Bülent Ecevit’e uçakta, hareketten önce gazeteyle konuştuğumu, CHP’li milletvekilleriyle iktidardaki Adalet Partisi milletvekillerinin maaşlarına zam yapmakta anlaştıklarını, kabul edilme aşamasına gelen bir yasa önerisini Meclis’e sunduklarını söyledim.
Esmer yüzü karardı.
“Millet” dedi. “Bunca sıkıntı içinde yaşarken milletvekilleri maaşlarını nasıl artırabilirler?”
Sinirliydi. İstanbul’a ininceye kadar hiç konuşmadı. Derhal Ankara’ya koştu ve ikili ittifaka olanca gücüyle karşı çıktı.
CHP milletvekillerinin maaş zammı tasarısına verdiği imzayı geri çektirdi. Meclis grubunun zamma karşı olmasını sağladı...
Liderlik görevinin gereğini o gün yerine getiren Ecevit, gerçek bir liderdi...

\n

***

\n

Gelelim dünden bugüne: Bu ülkede yoksulluğun dibe vurduğunu, sosyal adaletin asla uygulanmadığından durmadan söz eden dört liderin……
….bu liderler arasında ayrı özelliği olan, ana muhalefet lideri
Kemal Kılıçdaroğlu’nun….
….yaşam boyu olağanüstü olanaklar sağlayan yasaya milletvekillerini direnmeye çağırdığını işitmedik, görmedik.
Bugün eleştirileri görerek harekete geçerse eğer, geç kalmış, inandırıcı olmaktan uzak tutum sergilemiş olacak..

\n

***

\n

Bu olay bir gerçeği bir kez daha, getirdi önümüze koydu:
Ekranlarda, Ecevit’in kasketini giyerek Ecevit gibi bir lider, sosyal demokrat bir partinin lideri olunmuyor.

\n

***

\n

Dörtlü ittifakı ve vekillere sağlanan bir yığın avantayı yorumlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kırk yılda bir doğru laf etti. Bir başka olayı örnek vererek gerçeği açık seçik söyledi:
“5-6 ay önce yine Meclis’te bütün partiler arasında bir konsensüs oluşmuş; milletvekillerinin maaşları ve sağlıkla ilgili konularda Sosyal Güvenlik Kanunu’nun bir maddesinde değişiklik yapılmıştı. Bakınız o gün yapılanlardan bugün bir tek eleştiri kalmadı.
Bugün getirilmek istenen ile bugün eleştiriliyorsa yarın unutulacak demektir.”

\n

***

\n

Bu değerlendirme sözün bittiği yerdir. Nokta!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları