Yine Yeşillendi Umut Dalları

12 Aralık 2011 Pazartesi
\n

\n

Ne yalan söyleyeyim, gecen cumayı cumartesiye bağlayan geceye kadar bu parlamentonun yeni bir anayasa üzerinde uzlaşmaya varabileceğinden umudumu kesmiştim. Bu partiler, aralarındaki onca görüş farklılığını bir yana bırakıp ortak bir metinde anlaşamazlar diyordum.

\n

Yanılmışım.

\n

Meğer BDP dışında tümü aynı fidanın güller açan dallarıymışlar. Öyle ya, bakın sahtekârlık, nitelikli dolandırıcılık gibi adinin bayağısı suçlarda ceza indirimi sağlamak için nasıl da el ele, omuz omuza, gönül gönüle çalışıp bir gece yarısı çıkarıverdiler o yasayı

\n

Sonra huzur içinde evlerinin yolunu tuttular. İçleri rahat, yürekleri ferah derin uykulara daldılar.

\n

Umutlandım doğrusu; azimle öksüren mermeri delermiş, onlarda bu azim oldukça üstesinden gelemeyecekleri hiçbir şey yoktur, inanın buna! Tek, azmetsinler!

\n

***

\n

Bizlere de böyle vekillerimiz olduğu için gurur duymak kalıyor. Bu arada medyamızın üstün hizmetlerini de unutmamak gerekiyor. Bir yandan televizyonlar, öbür yandan gazeteler ellerinden geleni artlarına koymadılar indirim yasasının yolunu döşemek için.

\n

Ekranlarında, sayfalarında şike denen hadisenin aslında son derece masum bir aykırılıktan öteye bir edim olmadığını anlattılar bize. Meğerse ne akıllanmaz, ne uslanmaz, ne cahil dinozorlarmışız

\n

Utandık cehaletimizden.

\n

İnsanlık hali işte, bazen basiretimiz bağlanıyor, ne eğridir, ne doğrudur, algılamakta güçlük çekiyoruz. Ama Tanrıya şükür onlar, vekillerimiz var, bizim yerimize düşünüp karar veriyorlar. Hoş, onların ne düşündüklerinin de pek geçerliliği yok, çünkü onlar da aslında kahve dövücüsünün hınk deyicileri, şefleri ne diyorsa onu yapıyorlar.

\n

Peki, o zaman TBMMdeki o hançereleri yırtarcasına bağırış çağırışlar, o itiş kakışlar ne anlama geliyor? Söyleyeyim: Oynuyorlar. Bizi oyalamak, yatıştırmak, uyutmak için oyunlar sergiliyorlar. O oyunlar oynanmasa nasıl olur da kendimizi demokratik bir ülkede yaşıyor sanabiliriz? Onlar hep orada öyle, bizler de hep şimdi olduğumuz yerde olduğumuz gibi kalabiliriz? Her an yeni sanmalara, kanmalara hazır

\n

***

\n

O yeni yasa örneğin, sahtekârlıkta indirim yasası Demokratikliği açısından bir eksiğini, bir kusurunu bulabilir misiniz? Meclis’se Meclis, çoğunluksa çoğunluk, komisyonsa komisyon, Bakanlar Kuruluysa Bakanlar Kurulu, her şey tamam, her şey kılıfına uydurulmuş. Ha, içerik diyeceksiniz. Eeee, bırakın o kadar da olsun! Yürürlükten kalkan yasayı eleştiren televizyon yorumcularının, gazete köşe yazarlarının söyleyip yazdıklarını anımsayın, şikecilere sempati duymak bir yana, kendiniz bile bizzat şikeci olabilirsiniz.

\n

Burası Türkiyedir. Burası iyi kalpli sahtekârların, iyi kalpli kumarhaneci mafya babalarının, iyi kalpli eli kanlı darbecilerin, iyi kalpli hayali ihracatçıların, iyi kalpli banka dolandırıcılarının ülkesidir. Bu ülkenin birçok okulu onların adını taşır. Bir yandan vergi katakullisi çevirmek, öbür yandan iyi kalpliliklerini kanıtlamak için yaptırmışlardır o okulları. Kapılarından içeri adım atarlarken, çocuklar anne babalarına, Bu amca kim diye sorduklarında, anne babalar Döviz kaçakçısıydı, yavrum diyemediklerinden İyi kalpli bir insandı yanıtını verirler. Yarın bir gün bunlara iki üç de şikeci sahtekâr katılır, böylece seri giderek tamamlanır.

\n

***

\n

Olan olmuş, en iyisi biz geleceğe bakalım. Yazımın başında umutlandım demiştim ya, gelecek adına endişe duymama hiç gerek kalmadığını artık iyice biliyorum.

\n

Sahneledikleri oyuna bakıp kanlı-bıçaklı olduklarını sandığımız AKP, CHP, MHP madem şikede uzlaşabiliyorlar, bunlara anayasa da, babayasa da vız gelir, her konuda anlaşabilirler. Yeter ki bizler oynanan oyunu sahici sanıp izlemeyi sürdürelim.

\n

Neyse

\n

Haydi, eller havaya, hep beraber Ah yine yeşermiş umut dalları Lay lay lom

\n

Nasıl? İyi geldi mi?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları