Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Karanlık günlerde aydınlık ve iyi bir insan

18 Şubat 2021 Perşembe

Sevgili okurlarım, Türkiye çok karanlık günlerden geçiyor.

Böyle günlere tahammül etmek bazen çok zor oluyor:

İnsan bazen, bu karanlıktan, bu çirkinliklerden korunmak için, bütünüyle içine kapanmak, kendisini dış dünyadan tamamen soyutlamak istiyor.

İşte böyle zamanlarda:

Dışımızdaki dünyanın sadece karanlıktan, çirkinlikten ve pislikten ibaret olmadığını bilmek...

İnsanlığın iyiliklerini ve güzellikleri anımsamak...

Yalnız olmadığımızı hissetmek...

Çevremizde aydınlık, güzel, iyi insanların da bulunduğunu hiç unutmamak...

Çok işe yarıyor.

Bugün moralinizi düzeltmek için, size böyle bir insandan, kendini sanata, iyiye, güzele, başka insanların mutluluğuna, bütün insanlığa adamış birinden “İyi İnsan Müjdat Gezen”den söz etmek istiyorum.

***

Aslında Müjdat’tan söz etmek, Türkiye’deki güncel sorunları izleyenlerin de asla kaçamayacakları bir zorunluluk:

Kimi zaman sahneye koyduğu, oynadığı bir eser, kimi zaman yazdığı bir kitap, kimi zaman Müjdat Gezen Sanat Merkezi, MSM’den mezun olmuş bir öğrencisinin başarıları veya izlenimleri, kimi zaman, sanata, iyiye, güzele, espriye, eleştiriye düşman otoriter bir yönetim anlayışının baskıları onu hep gündemde tutuyor.

O nedenle, biraz gününüz aydınlansın, moraliniz düzelsin diye kendisinden söz edeceğim, Müjdat’ın son yayımlanan “Çocukluğumu Bindirdim Tramvaya O Gitti Ben Kaldım Yaya” (Kırmızı Kedi Yayınevi) adlı harika kitabından söz etmeden önce, hepimizin içini dağlayan şehitlere ek olarak şu güncel haberi de vermek gerekiyor:

“Uğur Dündarın sunduğu programdaki sözleri nedeniyle yargılanan Müjdat Gezen ve Metin Akpınar hakkındaki davanın ikinci duruşmasında savcı ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla 4’er yıl 8’er aya kadar hapisle cezalandırılmalarını istedi.

Cumhuriyet gazetesindeki habere göre Müjdat Gezen yaptığı savunmada şöyle demiş:

“‘Haddini bil’ demek hakaret olsaydı Cumhurbaşkanı söylemezdi. Ayrıca sözlükte ‘Haddini bil’ kelimesi de hakaret olarak geçmemektedir. Değerini bilmek anlamına gelmektedir.

Aslında bu dava, davaya konu olan olay, olay hakkındaki iddialar ve savunmalar sözünü edeceğim kitapta yeni bir bölüm olarak yer almayı hak ediyor.

Belki bundan sonraki baskılarda bu da yapılır!

***

Müjdat’ın son kitabı, bundan önceki kitaplarında da gördüğümüz bir üslup özelliğine sahip:

Su gibi okunuyor.

Aslında “su mecazıUğur Dündar’ın onun hayatını Munzur Nehri’nin kaynağından fışkıran suya benzettiği şu satırlarda daha bir anlam kazanıyor:

Ben Müjdat’ın hayatını, o kaynaktaki gibi hiçbir kirin karışmadığı bir akarsuya benzetirim. Kitabı okurken gürül gürül akmaya devam eden bu tertemiz sudan, siz de bir yudum alacak ve tadına doyamayacaksınız.

***

Ben hastanede koronavirüsle boğuşurken ve evde nekahet dönemindeyken her gün ettiği telefonlardan birinde “Herkes bir şey biriktirir, ben insan biriktiriyorum. Onları ‘Mahfazaya’ koyuyorum” demişti.

Kitabında bu sözlerini aktarırken, söylediklerinin anlamını, gözyaşlarıyla okuduğum şu satırlarda açıklamış:

Mahfaza, pek çoklarınızın bildiği gibi değerli mücevherlerin konduğu güzel görünümlü kaplardır.

Benim üç mahfazam var. Kategorize etmeye gerek yok çünkü sırasızlar...

İlk mahfazada Emre Kongar, Uğur Dündar, Kandemir Konduk, Mustafa Alabora, avukatım Celal Ülgen ve Profesör İlber Ortaylı var.

Uğur neden var? Olmazsa olmazlarımdan olduğu için. Emre neden var? Ondan daha iyisi olmadığı için...”.

Müjdat’ın biriktirdiği insanları öğrenmek istiyorsanız, kitabı okumaya 143-144. sayfalardan başlayabilirsiniz.

***

Artık ömrümün sonuna yaklaştığım şu günlerde gözümde hiçbir dünyevi değerin, hatta hocalığımın, yazdığım kitapların bile pek bir önemi kalmadı:

Arkamdan İYİ BİR İNSANDI desinler yeter” diye düşünüyorum.

İşte Müjdat’ın kitabı sadece su gibi okunan bir anılar demeti, bazen güldüren bazen ağlatan ama daima düşündüren bir yapıt değil:

Bu kitap aynı zamanda “İYİ BİR İNSANIN” anıları ve bu niteliğiyle “İyi bir insan olmanın reçetesi” de diyebilirsiniz!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Filler savaşında Türkiye 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları