Uygarlığın ahlakı...

27 Eylül 2021 Pazartesi

Uygarlığın ahlakı “laik ahlaktır.”

“Laik ahlak”, uygarlık bilincinin, uygar yaşamın öğrettiği ahlaktır.

“Laik ahlak”; iyi insan olmayı, dürüst insan olmayı, çevresine yararlı işler yapmayı, yaşama değer katmayı öğretir.

Bu haftaki yazımı “laik ahlak - dinsel ahlak” üzerine tasarlamıştım.

Doğan Kuban’ın fiziksel varlığının aramızdan ayrılışı, yazımın konusunu örnekleme olanağını verdi.

Doğan Kuban’ın fiziksel varlığı artık aramızda olmayacak.

Ama bu “Yüzyılın Bilgeleri” arasındaki eşsiz varlık aramızdan hiç ayrılmayacak.

Doğan Kuban’ın “kültürel varlığı”, “düşünsel varlığı”, “duygusal varlığı” aramızdan hiç ayrılmayacak.

Bu büyük varlık, insanlık kültürünün ayrılmaz parçası olarak hep yaşayacak.

Tıpkı, bir büyük bilge Bozkurt Güvenç gibi.

Onun da fiziksel varlığı artık aramızda değil.

Ama onun da dünyaya kattığı değerler, insanlık kültürünün bir parçası olarak yaşayacak.

İşte, bu iki bilgenin ahlakı da “laik ahlaktır.”

Laik ahlak, itaate dayalı olmayan, korku ile kazanılmayan, ödül beklemeyen ahlaktır.

Laik ahlak; eleştirel bilincin “iyilik, dürüstlük, yararlılık, değer katıcılık” ile belirlenen yaşam ahlakıdır.

Ya “dinsel ahlak?”

DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİLERİ

Okullarda verilen din derslerinin resmi adı budur.

Böylece, “din” ile “ahlak” zihinlerde birleştirilir, ahlaklı olmanın ancak dinle olacağı algısı yerleştirilir.

Buradaki “din” sözcüğü de uygulamada “Sünni İslamın inanç ve uygulamaları” olarak anlatılır.

İslam olsun, Hıristiyanlık olsun, Musevilik olsun, bütün tektanrılı dinler için “ahlak” benzer ilkelere dayanır:

İyi ve dürüst insan olmak.

Başkasının hakkına el uzatmamak.

Yalan söylememek.

Başkalarına kötü davranmamak, zarar vermemek.

Kendine yapılmasını istemediği şeyleri başkasına yapmamak.

Başkasının kızına, kadınına göz dikmemek.

Dinlerin tanımladığı ahlak çerçevesi bu ilkelerdir.

Dinsel ahlaka sahip olmayanlar ahlaksız mı sayılacaktır?

Laik ahlak yok mudur?

JAPONYA - FİNLANDİYA - FRANSA

Japonya’da bu tektanrılı dinlerin hiçbirisi yoktur. 

Finlandiya, inanç yoğunluklu bir toplum değildir.

Fransa, 1792 Devrimi’nden beri laik bir toplumdur.

Bu ülkelerin insanları, ilkeleri, açık bir ahlak anlayışını yaşamlarının temeli yapmışlardır.

Japonlar, onurları zedelendiği zaman harakiri yapmak için izin ister ve kendilerini öldürürler.

Finlandiya yalan nedir bilmez. Rüşvet hayatlarında yoktur.

Fransa, uygar yaşamını laik ahlak ile sürdürür.

Dinlerden önce de insanların ahlaklı yaşamı bildiklerini antropoloji bilimi ortaya koyuyor.

ANKETLER DOĞRU SORULARI SORSA?

Anket şirketleri asıl şu soruları sormalıdır:

Ülkeyi yönetenlerin “yalan söylediğini” düşünüyor musunuz?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkeyi yönetenlerin “yolsuzluk yaptığını ya da yolsuzlukları bilerek örttüğünü, üstünü kapattığını” düşünüyor musunuz?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkeyi yönetenlerin “rüşvet aldığını” düşünüyor musunuz?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkeyi yönetenlerin yakınlarına “iş - kadro - para vb.” ayrıcalık sağladığını düşünüyor musunuz?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkenizde din öğretisi yapılan okullarda, yurtlarda kız ve erkek öğrencilerin cinsel tacize uğradığı doğru mudur?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkenizde işsizlik var mıdır?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Ülkenizde pahalılık var mı?

Yanıt veriniz: Evet/ Hayır/ Bilmiyorum.

Bu sorular sorulmalıdır ve alınan yanıtlar yorumlanmalıdır.

İslam ülkesi yapılmaya çalışılan ülkenin “dinci yöneticileri”nin nasıl bir ahlaka sahip oldukları ortaya çıkacaktır.

Bu konular, “Hangi partiye oy vereceksiniz”den daha önemlidir.

TOPLUMUN ÖRNEK İNSANLARI

Orhan Bursalı’nın yönettiği “Bilim - Teknoloji Dergisi”, “Cumartesi Söyleşileri” adıyla iki büyük bilgeyi buluşturmuştu: Doğan Kuban ve Bozkurt Güvenç.

Orhan Bursalı’nın Doğan Kuban ile özel bir yakınlığı olmuştur. Bu söyleşilerde Özlem Yüzak da moderatörlük yapmıştı.

Onları hayranlıkla izledik.

Söyledikleri, yazdıkları, yaşam boyu yaptıklarıyla, yaşadıklarıyla tutarlı bu iki “büyük bilge” işte, “laik ahlak”ın da iki büyük örneği idi.

Dürüst yaşamları ile dünyaya kattıkları değerlerle ölümsüz oldular.

Ne mutlu onlara ki böyle yaşadılar.

Ne mutlu bize ki onları tanıdık.

Mutluluk başka ne ki?...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları