Beşiktaş Lider. Beşiktaş tüm istatistiklerde açık ara önde. Yani maçın favorisi. Ne var ki bu bir derbi. Ayrıca biliyoruz ki hakem kararları belirleyici olabiliyor bizde. Tudor’un birkaç hafta sonra bu kez Galatasaray’ın başında Beşiktaş’ın karşısına çıkması ilginç ötesi. Şenol Güneş’in derbi karnesini bu maç nasıl etkileyecek; bu da bir başka soru. Soruların yanıtlarını ise 90 dakikanın ardından öğreneceğiz.
Güneş’in ilk on birinde ve 4-2-3-1 dizilişinde sürpriz yok. Tudor ise Sneijder ve Bruma kozlarını kullanmaya karar vermiş. En önemlisi günümüzün gözde 3-4-2-1 değişken dizilişiyle sahada takımı.
Nihayet top dönmeye başlıyor. Dönüyor ama taraflar çok kontrollü. Birbirlerini gözetmekten açılamıyorlar bir türlü. Beşiktaş’ın ikili orta alanı yeterli destek görmeyince ve Babel’le, Quaresma çok çizgide kalınca orta alandan açılarak rakibe yüklenme alışkanlığını sürdüremiyor Siyah- Beyazlılar. Üstelik Tudor, de Jong’u Oğuzhan’ın başına dikmiş.
Kartal yine de oyuna daha hâkim gözüküyor ama ceza alanına etkili değil. Kontrol kontrol derken ilk yarı kaleleri bulan birer şutla ve Galatasaraylıların penaltı istediği bir pozisyonla bitiyor. Bu kontrollü oyunda duran toplar önemli. Nitekim 2. yarıya Kartal bir duran top golüyle 1-0 önde giriyor. Talisca’nın akıllı vuruşuyla. Ardından Cim- Bom özellikle Bruma’nın şutlarıyla beraberlik golü arıyor. Ama Carole’ün Q7’ye 62’de yaptığı penaltıyı aslında maçı iyi yöneten hakem Yıldırım es geçiyor. Ve Talisca yerini Tolgay’a bırakıyor. Ama paslaşma yerine Beşiktaş uzun toplarla oynayınca top kayıpları yapıyor. Geriye kalan dakikalarda Kartal topun arkasına iyi geçiyor ve akıllı oyunuyla 3 altın puan alıyor. Fakat şampiyonluğu düşünmek için çok erken…