Video Yardımcı Hakem (VAR) ortaya çıkalı beri itirazım var. Her şeyden önce futbola ve sahadaki hakemlere VAR müdahalesinin bu güzel ve duygusal oyunun büyüsünü bozacağı korkusuyla. Oyunu kesip pozisyonları tekrar tekrar seyretmenin ve sonra karar vermenin bu kez başka başka sorunları da ortaya çıkaracağı kuşkusuyla.
Daha önce de defalarca belirttiğim gibi pozisyonlar özellikle penaltı kuşkusu yaratan pozisyonlar yavaş çekimde farklı algılanır. En küçük dokunmalar penaltı gibi görülebilir. Böyle pozisyonlarda en sağlıklı karar canlı canlı pozisyonu izleyen sahadaki hakemden çıkabilir. Ofsayt pozisyonlarında ise ekran başında oturan VAR hakemlerinin adaleti pozisyonu başlatma anına bağlı olacak. Tamam bir metrelik ofsayt pozisyonlarda VAR’ın kararı yanlıştan dönmeyi sağlayacaktır ama 5-10 santimlik ofsaytlar VAR hakemlerinin insafına kalacak muhtemelen. İşte ilk VAR müdahalesi ve sonuçlarını Süper Kupa Finali’nde yaşadık. Maçın hakemi Cüneyt Çakır VAR’ın kararına itibar etmedi kendi verdiği kararda ısrar etti. Kırmızı kart önerisini uygulamadı. Zaten beş metre önünde cereyan eden ve çok açık gördüğü bir pozisyona ilişkin kararını bir de ekrandan seyredip değiştirmedi. Hakem inisiyatifini kullandı ve “Buranın patronu benim” dedi.
Doğru ya da yanlış bu yaşanan ilk VAR tecrübemiz gösterdi ki her VAR’lık pozisyon olayın kendisinden daha fazla tartışmayı da birlikte getirecek. Herkes kendine göre yorum yapacak.
Adalet ararken işler daha da sarpa saracak. Adalet demişken; zaten adaletin olmadığı adalet duygusunun kaybolduğu ortamlarda ne yapsanız boş. Çünkü VAR nasıl uygulanacak herkesin kafasında bir soru işareti? Sonuçta VAR’ı kullanacak ve karar verecek olan yine bizim insanlarımız değil mi?
Ve bu ilk uygulamanın ardından VAR’a ilk itirazlar gelmeye başladı bile. Hatta söz konusu pozisyonu Fatih Terim kulübede defalarca izledi cep telefonundan. Bu gidişle herkes sahaya değil cep telefonuna bakacak. Futbol statta ve yeşil çimlerde oynanan bir oyun olmaktan çıkıp, ekranda sergilenen bir “video hakem” şovuna dönecek. Haydi hayırlısı.

Beşiktaş’ın maçı var
Akhisar ile Galatasaray arasında oynanan Süper Kupa Finali’nin ardından Benfica-Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi ön eleme maçını izledik. Bugün de Avrupa kupası ikinci ön eleme maçında Beşiktaş-LASK Linz maçı var. Ve cuma günü de Süper Lig Ankaragücü- Galatasaray karşılaşmasıyla başlıyor. Ne var ki oynanan maçlara ve takımlara bakıyoruz, hiçbiri -Akhisar hariç- sezona tam hazır gözükmediler. Fenerbahçe genç yetenekleri alarak doğru transferler yaptı ama henüz yeni oyuncularını takıma adapte etme sürecinin başında. Beşiktaş ise hâlâ transferlerini tamamlamış değil. Gidenlerin yerleri bile doldurulamadı. En önemlisi de Fabri’nin yeri boş. Fabri öncesi yaşananlar hatırlanırsa kaledeki bu sorun -umarım ben yanılırım ama- Beşiktaş’ın yeni sezonda en büyük sorunu olacak gibi.
Buna da haydi hayırlısı...