Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Atatürk ve Soykırım
CHP’de kimse yokmuş gibi, Tunceli’den seçtirdiler CHP’li olmayan Hüseyin Aygün’ü. O da gitti, 10 Kasım’da cemaatçilerin Zaman gazetesine konuştu.
\nSöylediklerini özetleyelim:
\nDersim isyanı diye bir şey gerçekte yokmuş. Sonradan icat edilmiş. Ordu harekât yapınca insanlar kendini korumak için silahlanmış. 1937-1938’de jenosite (soykırım) varan bir operasyonla Dersim meselesi tarihe havale edilmiş. Atatürk, Dersim’de yapılan katliamdan haberdarmış...
\nHüseyin Aygün’ün dediklerinden şu anlam çıkıyor:
\nAtatürk emir verdi, durup dururken ordu Tunceli’ye harekât yaptı, insanlar öldürüldü.
\nSonuç: Atatürk, soykırım düzenleyen cani bir diktatördü.
\nBu mu yani?
\nCHP’nin ve de Hüseyin Aygün’ün Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu sonuca katılıyor ve katlanıyor musunuz?
\nÖğrenmek hakkımızdır.
\n\n\n\n
Ballı İşler
\n\n\nBaşımızdakiler ellerini ovuştura ovuştura ballı kaymaklı bir yeni işe giriştiler: Sağlığı kararname ile dönüştürme.
\nSağlığı artık kurumlar yönetecek. Kurum deyip geçmeyin, hepsi birer şirket gibi yönetilecek. Balı da kaymağı da orada olacak.
\nİşin kaymağını kimin yiyeceğini soracak olursanız: Hiç kuşkusuz AKP yiyecek...
\nNedenine gelince:
\nSon çıkardıkları kanun hükmünde kararname ile birinci basamak sağlık hizmetleri için Türkiye Halk Sağlığı Kurumu kuruluyor. Bu kuruma, 105 bin 511 yeni kadro ayrılıyor.
\nİlaçlar, tıbbi ürünler ve araçlarla ilgili düzenleme yapmakla görevli, özel bütçeli ama kamu tüzel kişiliğini haiz Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu kuruluyor. Bu kuruma 872 adet kadro ayrılıyor.
\nİkinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini vermek üzere hastanelerin işletilmesi, faaliyetlerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve denetlenmesi için Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu kuruluyor. Bu kurum için de 330 bin 70 kadro ayrılıyor. Ayrıca bu kuruma bağlı ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarının işletilmesi Kamu Hastaneleri Birlikleri’ne bırakılıyor. Böylece 100 yeni birlik kuruluyor. Bu amaçla Kamu Hastaneleri Birlikleri için 100 genel sekreter, 500 hastane yöneticisi, 850 başhekim olmak üzere toplam 10 bin 300 adet kadro ayrılıyor. Kararnameye göre, profesör ya da doçent olan birlik genel sekreterlerine 15 bin 468 lira sözleşme ücreti ödenebilecek!
\nDahası, bu birliklerin kurulmasına ilişkin onayın alındığı tarihte ilgili birlik kapsamındaki tüm sağlık kurumlarında bulunan baştabip, baştabip yardımcısı, hastane müdürü, hastane müdür yardımcısı ve başhemşire, klinik şefi ve klinik şef yardımcılarının görevleri sona erecek!
\nBu demektir ki; bundan böyle yalnızca parayla oynayacak olan sağlık kuruluşları tümüyle bademciklerin eline geçecek...
\nHastalar mı? Onlar, artık yağlı müşteri.
\n\n\nİhtiyaç Molası
\n\n\nGazeteci ağabeylerimizden Attila Aşut, Trabzon yazılarını topladığı “Günlerin Kıyısından” adlı kitabında bir “ihtiyaç molası” anısını aktarmış:
\n“Ankara’dan Trabzon’a giderken, şoförümüz akşamüstü, Vakfıkebir yakınlarında bir yerde ‘namaz molası’ verdi. O bunu ‘ihtiyaç molası’ diye duyurdu ama otobüsü park ettiği yer, sahil yolundaki bir caminin önüydü. Kendisi de biraz sonra çeşmede abdestini alıp camiye girdi. Üstüne üstlük, namaz sonrası, çarşıdaki kasaptan haftalık et gereksinimini karşılamayı da unutmadı! Bu yüzden Trabzon’a girişimiz yaklaşık bir saat gecikti.”
\nAşut’un anısı yaklaşık 10 yıllık. Bugünkü “ihtiyaç molaları”nı da siz düşünün artık...
\n\n\nDeprem
\n\n\nVan’da yıkılan vur-kaç, paragöz, lümpen piyasacılıktır.
\nYıkıntılar arasında kurtarılmaya çalışılan da sosyal devlet!
\n\n\nKOORDİNASYON EKSİKLİĞİ
\n\n\n12 Eylül darbesi sonrası, yazı- işlerine, gazete temsilcilerine telefonlar gelirdi; “Şu haberdeki şu sözcüğü niye kullandın? Şu başlık iyi olmamış. Bir daha böyle başlıklar kullanmayın” gibisinden.
\nDuyduk ki, o günlere geri dönmüşüz. Başbakanlık’ta, Dışişleri Bakanlığı’nda özel müşavirler varmış. Haberleri izliyor; gazetelerin, televizyonların yöneticilerini arıyorlarmış, “Şu haberi beğenmedik, şöyle yazsan daha iyi. Sayın Bakan, bilmem ne sözünden rahatsız olmuş” diye.
\nBu iş böyle ayrı ayrı olmaz. Maazallah; depremden sonra olduğu gibi “koordinasyon eksikliği” yaşanır sonra. Yapılacak iş; tüm bu müşavirleri, yeni kurulacak özerk yapılı Başbakanlık Yüksek Sansür Kurulu biriminde toplamaktır. Böylece hem cemaatçilere yeni iş kapısı açılır hem de sansür ve yasaklama tek elden yürütülür.
\n\n\nAhlat Kitap Bekliyor
\n\n\nİleti, Ahlat Kültür Sanat ve Çevre Vakfı Başkanı İlhami Nalbantoğlu’ndan geliyor:
\n“Bitlis Eren Üniversitesi bünyesinde Ahlat Kültür Merkezi için 5 bin adet kitap gönderdik. Ancak kütüphane için ayrılan mekân o kadar büyük ki beş bin kitap yok gibi. Bu nedenle takviye gerekiyor.”
\nVakfın iletişim bilgileri: Sakarya Cad. 17/62 Yenişehir-Ankara. Tel: 0312 467 07 19, e-posta: [email protected].
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
En Çok Okunan Haberler
- Kepez Belediyesi'nde yeni başkan belli oldu
- ‘Haddini bilsin, tepemin tasını attırmasın’
- Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
- CHP’nin yükselişi sürüyor
- AKP'li isimden istifa çağrısı!
- Dilan ve Engin Polat çiftinin yargılandığı davada karar
- 'AK Partili bakan yardımcısının toplam maaşı...'
- Son mesai saatinde 4.5 milyonluk fatura kesilmiş
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Soylu geri mi dönüyor?