Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Büyük Tımarhane
\n\n\n
Elimizde Ocak 1976 tarihli bir karar var. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Dairesi tarafından verilmiş.
\nKarar, 12 Mart cuntası döneminde subaylıktan emekli edilen ve bugün SODEV Başkanı olan Erol Kızılelma ile ilgili. Erol Kızılelma, “disiplinsizlik” gerekçesiyle gerçekleştirilen emeklilik işleminin iptalini istemiş. Mahkeme, bu istemi reddederken dikkat çekici bir de gerekçe eklemiş kararına. Okuyalım:
\n“Davacının emekliye sevk edildiği 12 Mart 1971 muhtırasının verildiği tarihlerde Türkiyemizde mevcut anayasa dışı tutum ve davranışları benimseyen solcuların Cumhuriyetin bekasını tehlikeye düşürecek eylemleri herkesçe malumdur.
\n211 sayılı İçhizmet Kanunu’nun 35. maddesi, Silahlı Kuvvetler’in görevlerini, Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumak şeklinde vaz etmiştir. Anayasa dışı tutum ve davranış içinde bulundukları hususunda kuşku bulunmayan kimselerle davacının temasta bulunması hali, davacının Silahlı Kuvvetler mensubu kimse olarak 35. maddede yazılı görevleri yapamayacağı durumunun açık bir ifadesidir.”
\nKarardan anlaşılacağı üzere 1971’de Erol Kızılelma, “darbe yapamayacağı” gerekçesiyle subaylıktan çıkarılmış.
\nAradan 40 yıl geçmiş. Şimdi de, onlarca subay “darbe girişiminde bulunmaktan” yargılanıyor...
\nCumhuriyet’e başladığımız yıllarda, Ankara bürosundaki meslek büyüklerimizden biri de Engin Karadeniz’di. Derdi ki:
\n“Türkiye çok büyük bir tımarhanedir.”
\n\n\n\n
Kadılığa gidersen
\n\n\n\n
AKP’nin hazırladığı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Tasarısı’nın gerekçesinde, arabuluculuk “alternatif çözüm yöntemi” olarak nitelendirilmiş. CHP milletvekilleri, bunun anayasadaki yargı yetkisinin mahkemelerce kullanılacağı hükmüne aykırılık olduğunu belirterek karşı oy yazısı yazmışlar ve girişimin bir tür kadılığa doğru gittiğini vurgulamışlardı:
\n“Medeni hukuka eklemlenebilecek alternatif çözümlerin, Türkiye’nin toplumsal ve siyasal yapısında, şeri hukuka doğru meyletmesi tehlikesi ciddiye alınmak zorundadır. Tarikatların kendi arabulucuk düzeneklerini kurması önünde hiçbir engel bulunmamaktadır.”
\nBenzer bir uygulama Refah Partisi tarafından da gündeme getirilmiş, RP’nin kapatılma kararına da gerekçe olmuştu.
\nAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi 3. Dairesi de, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan Refah Partisi’nin (RP) yaptığı itiraz başvurusunu reddederken aynı konuya kararında şöyle vurgu yapmıştı:
\n“İşbu davada, Avrupa mahkemesi, davacılara getirilen yaptırımların, haklı olarak demokratik toplumun korunması için ‘zorunlu bir sosyal ihtiyaca’ yanıt olarak kabul edilebileceği, zira Refah Partisi yetkililerinin, laiklik ilkesine farklı bir içerik getirdikleri bahanesiyle dini inanç ayrımına dayalı çok hukuklu bir sistem kurmak, Sözleşme’nin atfettiği değerlerden tamamen farklı özelliklere sahip İslami yasayı (şeriat) tesis etmek niyetinde oldukları ve iktidara gelmek, özellikle de iktidarda kalmak için kuvvete başvurma yönündeki tavırları konusunda bir kuşkunun doğmasına neden oldukları kanaatine varmıştır.
\nMahkemenin vardığı kanaate göre, siyasi partilerin kapatılması, demokrasinin ayrılmaz bir parçası olan fikirlerin ve siyasi partilerin çoğulluğu konusunda devletlerin takdir payı sınırlı olmakla birlikte ilgili devlet, Avrupa Sözleşmesi normlarıyla çelişen bir siyasi parti projesini, ülkenin demokratik rejim ve iç barışını tehlikeye atma riski taşıyan somut eylemlerle hayata geçirmesinden önce engelleme hakkına sahiptir.”
\nKararın anlamı çok açık: Çok hukukluluk, demokrasiyi ilerletmiyor, geriletiyor.
\n\n\nKorsan
\n\n\nAdalet ve Demokrasi Haftası kapsamında CHP Milletvekili Rıza Türmen “Herkes İçin Adalet” başlıklı konferansını vermek üzere sahnedeydi. Türmen konuşmasını bitirmişti ki, sahneye apar topar birisi çıktı ve konuşmacının yanına oturdu. Başladı konuşmaya...
\nBu korsan konuşmacı, CHP milletvekili Binnaz Toprak’tan başkası değildi.
\n\n\nAklama
\nAbdullah Gül, “Düşünce ve basın özgürlüğü kirlenirse, diğer alanlarda ne yaparsanız yapın görünmez” demiş.
\nÖnüne geleni çitilemeleri bu yüzden olsa gerek.
\n\n\nYiyin
\nİleri demokraside özgürlük sonsuz. Zekât hırsızlığı serbest örneğin, çek dolandırıcılığı da... Tevfik Fikret’in dediği gibi:
\nYiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin. Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
\n\n\nPolitika notları
\nCHP Bilim Yönetim ve Kültür Platformu “Politika Notları” adı altında bültenler çıkarmaya karar verdi.
\nİlk bülten, “TÜBA AKP Kıskacında” başlığını taşıyor ve CHP’nin TÜBA’nın bilimsel özerkliğinin korunması için önerilerini de içeriyor:
\n“Yeni üye seçimleri liyakat temelinde, asli üyeler (bilim insanları) tarafından yapılmalıdır. Kurum, aşağıdan yukarı doğru demokratik bir şekilde yönetilmelidir. Üye sayısı akademi tarafından belirlenmelidir. Kurum, siyasal iktidardan bağımsız olmalıdır.”
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti