6’lı masa sekizinci toplantısını da tamamladı. Dokuzuncu buluşma 28 Kasım’da. 

Her buluşma öncesinde ve sonrasında farklı tabanlara seslenen siyasi partilerin bir hedef ortaklığı çerçevesine bir araya gelmesinin önemini vurguladık.

12 Şubat’ta Ahlatlıbel’de gerçekleştirilen ilk toplantıdan itibaren kamuoyunda da bir beklenti oluştu. Çünkü altı liderin bir araya gelmesinin zor olacağı, gelse bile kısa sürece dağılacağı görüşü hâkimdi. 

Öyle olmadı. 

Bir kez daha altını çizelim, bu buluşmaların uzun soluklu olmasında önemli etken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. 

***

Ancak...

İlk turun, yani altı görüşmenin sonunda, “buluşmaların öneminden” söz etmek fazla anlam ifade etmemeye başladı. 

Kamuoyu artık bir sonuç bekliyordu. 

Beklenen sonuç bize göre şu:

Cumhurbaşkanı adayı, kadro, vaatler...

Her üç başlık için de sona gelindi!

Seçim takvimi açıklanmadan, adayı açıklamama kararı bugüne dek bir ölçüde makul karşılanabilirdi. Ancak seçim takviminin fiilen başladığı görünen bir gerçek. 

Erdoğan 28 Ekim’de, içi boş da olsa “Türkiye Yüzyılı” sloganını ortaya artı. Yolda içine ne koyabileceklerine bakacaklar. 

MHP rahat. Adayları Erdoğan. Belki Erdoğan, Bahçeli kadar rahat değildir!

Bahçeli’nin Erdoğan’a verdiği açık çek son derece yüksek bir krediyi içeriyor:

- Seçimi kazanmak için her türlü önlemi alma, her türlü adımı atma hakkına sahipsin!

Bahçeli’nin il mitinglerine başlaması da seçim takviminin başkentteki kürsü açılmamasından ibaret olmadığını gösteriyor.

Siyaset doludizgin devam ederken geçen pazar İstiklal saldırısı ile sarsıldık. Bu saldırının seçimleri nasıl etkileyeceği tartışma konusu. Son olmasını dilediğimiz İstiklal saldırısını “siyasi gündemin” ana konusu yapmadan devam edelim...

6’lı masanın yediye çıkıp çıkmayacağı sorusu yanıtını bulmuş görünüyor. BTP, Genel Başkan Hüseyin Baş’ın talebi kabul görmedi. Masanın etrafındakilerin sayısı kaça iner kaça çıkar ayrı konu ama asıl konuşulması gereken masanın üstü!

Cumhur İttifakı sürekli masanın altında bir şey arıyor. Kamuoyunda da masanın etrafı sürekli konuşuluyor. Çatlama mı var? Artış mı olacak azalış mı? Kim kime ne dedi?

6’lı masa deyince konuşulanlar bunlar.

Artık masanın üstü gündem olmalı!

Sızan haberler burada da yol alındığını gösteriyor. Örneğin her partinin ayrı ayrı hazırladığı anayasa taslakları yüzde 80 ortak paydaları içeriyor. Ekonomi masasından da uzlaşma çıkacağı anlaşılıyor. Altı partiyi temsilen buluşanların dördü devlette birlikte çalışmış.

Önümüzdeki buluşmadan sonra 6’lı masanın iradesiyle oluşacak iktidarda hangi kadroların olacağını da isim isim öğreneceğimiz anlaşılıyor. Bu yöndeki çalışmanın sonuna gelinmiş. 

***

6’lı masanın en çok duyulan vaadi, güçlendirilmiş parlamenter sistem. 

Ancak bunun toplum katında beklenen heyecanı yaratmadığı dikkati çekiyor. 

Yakın tarihimizdeki iktidar değişikliği getiren seçimlerde vaadlerin doğrudan halkın gündemini oluşturduğunu görüyoruz. Daha net ifade ermek gerekirse güçlendirilmiş parlamenter sistem, sorunların çözümü için önemli bir zemin olarak anlatılabilir. Ancak halk, “Bu sorunları nerede çözeceksin” sorusundan çok, “Bu sorunları nasıl ve ne kadar zamanda çözeceksin” sorusuna yanıt arıyor.

Buluşmalar sonrası yapılan açıklamalar uzun...

Kısa ve net, okununca bir cümlesinin bile atılamayacağı, çerçevelik açıklamalar karşılık bulur!