Satanizm…

12 Aralık 2021 Pazar

Yıllardır modele isim aranıyor. Doğrudan başkanlık sistemi diye halka sundular. Yüzde 70 reddetti. Bunun üzerine “cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” diye, yazdığı ekonomi kitaplarına benzer ne olduğu belirsiz bir ad buldular. Hükümet var gibi de cumhurbaşkanı tek gibi, ikisi arasında bağ var gibi de yok gibi!

Yerli ve milli Türk tipi demeye kalktılar. Tarihimizde böyle bir model yok. Osmanlı’nın en güçlü padişahı bile ya sadrazamı ya hocasıyla anılıyor. Şimdi bırak hocayı diploması bile yok. 

O kadar şahsım ki, bütün müesseseleri ortadan kaldırdığı gibi istifa müessesesini bile bitirdi. 

Şimdi Çin modelini öne attılar, onun da hiçbir tarafı uymuyor. Zira bunun danışma meclisi bile yok. Mevcut meclisi “dayatma meclisi” gibi görüyor, “Ben ne dersem oylayacaksınız, onaylayacaksınız, o kadar” diyor.

***

Gerçek şu:

Bu sistemin adı, satanizm!

Her şeyi satmak, paraya çevirmek...

Her türlü maddi manevi değeri, maddi bir değere karşılık getirmek...

Sistemin tek işi bu. 

Cumhuriyetin bütün birikimlerini sattılar. Kendilerinden önce toplam 8 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. 19 yılda 70 milyar dolarlık özelleştirme yaptılar, paranın nereye gittiği belli.

Öyle bir özelleştirme ki satın alan şirkete ortaklar. Şirketi alıp içini boşalttıktan sonra borçlarıyla birlikte devlete, yani milletin sırtına yüklediler. Arada dönen paranın nereye gittiği belli. Bunun adı özelleştirme değil, öz üleştirme!

Özgürlüğü paraya çevirdiler. Geçmişte kendileriyle birlikte FETÖ ile ortak büyük işler yapan kişilere gidip “Elindekileri bize vermezsen tutuklanırsın. Parayı ver özgürlüğü al” dediler!

Vicdanı paraya çevirdiler. Milyonlarca Suriyeliyi Türkiye’ye buyur ettiler. Sonra AB’ye dönüp “Para vermezseniz batı kapısını açarız” dediler. AB, milyarlarca Avro verdi. O parayı kendileri kullanıp Suriyelileri milletin sırtına yüklediler. Sonra da “Biz Müslüman kardeşlerimizi sokakta bırakmayız, buna vicdanımız el vermez” dediler.

Milletin dini-milli duygularını paraya çevirdiler. Eskiden sadece inanca, yerel önderlere dayalı örgütlenme olan tarikat, cemaat benzeri yapılar şimdi holdingleşti. Vakıfçılık üzerinden yeni paraleller kuruyorlar. 

Yerli ve milli deyip mangalda kül, tespihte püskül, edebiyatta fasikül bırakmadılar ama yerli ve milli marka da bırakmadılar. Hepsini sattılar. Adı, “en Türkiye” gibi duran markalar bile yabancıların eline geçti. 

Geleceğimizi sattılar. Doğan her çocuk, 6 bin dolar borçla hayata başlıyor. Kişi başına düşen milli gelir de 6 bin dolara kadar düştü. Bu gidişle kişi başına düşen dış borç kişi başına düşen milli geliri geçecek.

Milletin birikimini sattılar. Faiz sebep, enflasyon sonuç diye diye milletin üç kuruşluk birikiminin getirdiği faizi enflasyonun altına indirip onu da hiç ettiler.

***

Vahşi kapitalizm için yapılan bir tanım vardır. Denir ki:

Kapitalizm, gölgesini satamayacağı ağacı keser.

Bunlar da para etmeyen hiçbir değere değer demiyorlar. 

Değerin değeri varsa değerlendir, yoksa değer vermeye değmez!

Satanizm denince akla yanlış şeyler gelmesin. Sözcüğün tam anlamıyla her şeyi satan, her şeyi satın alınabilir gören bir şahsım modeli. 

Bunun şeytanla da ilgisi yok, şeytanla yarışa girseler kazanırlar!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları