Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Terör: Çağın vebası!

15 Kasım 2022 Salı

Tarihin akışını genellikle savaşların değiştirdiği görüşü hâkimdir ama salgın hastalıklar daha etkili olmuştur. 

İş Bankası Yayınları’ndan çıkan “Dünyamızı Değiştiren 12 Hastalık” kitabında kolera, çiçek, veba, frengi, grip, sıtma, sarıhumma, veremin insanlık tarihini nasıl etkilediği çarpıcı örneklerle anlatılır. 

Hıristiyanlık inancındaki “mahşerin dört atlısı”nda birinci at kızıldır, savaşı ve kanı temsil eder. İkinci at siyahtır, açlığı ve kıtlığı temsil eder. Üçüncü at soluktur, salgın hastalıkları temsil eder. Dördüncü at beyazdır ve üzerinde İsa vardır.

Salgın hastalıkların beraberinde kıtlık ve açlığı da getirdiğini tarih baba söyler. Salgınları “savaş” malzemesi olarak kullanmak da insan aklının ürettiği bir vahşettir. Cengiz Han, bütün hızıyla batıya doğru ilerlerken ele geçirmekte zorlandığı kalelere, mancınıkla vebadan ölenlerin cesedini atarmış. Hastalık kalede yayılınca teslim alması daha kolay olurmuş!

***

Çağımızın neredeyse “salgın” diyebileceğimiz “belası” ise terör. 

21. yüzyılda özellikle küresel aktörlerin hedef coğrafyaları ele geçirmek için kullandığı yöntemlerden biri terör!

Önceki gün İstanbul’un kalbi İstiklal Caddesi’nde patlayan bomba bize bunları düşündürttü!

Bir terör örgütü, bir ülke için bağımsızlık savaşçısı, bir başka ülke için gizli işbirliği yapılabilecek ortak, bir başkası için kanlı terör örgütleri listesinin başında. 

Bu tanımlar ülkeler için yer de değiştirebiliyor.

İstiklal Caddesi saldırısında bombayı koyan kişinin yakalandığı bilgisi var. Yazıyı kaleme aldığımız saatlere dek, saldırının hangi örgütün işi oluğu konusunda netlik yoktu. PKK olabilir, IŞİD de olasılıklar dahilinde... Olayı bunların üzerine yıkmak isteyen bir başka yapı olabilir. Her şey olabilir! Zira terör de uluslararası rekabetin bir başka rengi haline geldi. 

İstiklal’e bombayı koyduğu iddiasıyla yakalanan kadının Suriye uyruklu olduğu açıklandı. Geçen haftaki tabloya baktığımızda şunu görüyoruz:

Hafta başında Bursa’da 8’i çocuk 9 Suriyeli kaldıkları evde çıkan yangın sonucu yaşamını yitirdi. 

Hafta ortasında Ankara’da 5 Afganlı kaldıkları evde başı kesilmiş olarak ölü bulundu.

Hafta sonunda Suriye uyruklu bir kadın İstiklal Caddesi’ne kendisine verilen bombayı bir yükseltiye bırakarak 6 kişinin ölümüne, onlarca kişinin yaralanmasına neden oldu!

Salt bu durum üzerine bir değil, pek çok yazı yazılabilir!

***

Terör, doğal olarak gündemi altüst etti. Başta ekonomi olmak üzere bütün konular ikinci plana itildi. Siyasi partiler teröre karşı büyük ölçüde birleşti. Açıklamalardaki ortak cümlelerden biri şu:

Terörün her türlüsüne hayır!

Doğru bir cümle çünkü terörün çok türlüsü var. 

Terörün çok kullananı var.

İktidara sesleniyoruz...

Yayın yasağı koyarak terörü önleyemezsiniz...

Amerika’nın taziye mesajını reddederek terörü önleyemezsiniz...

Daha ötesi, terörist yuvalarını yok ederek de yani teröristleri tek tek ortadan kaldırarak da terörü önleyemezsiniz...

Terörizmle mücadele ederek, bu konuda öncelikle ülkedeki tüm siyasal-toplumsal güçleri teröre karşı birleştirerek kazanabilirsiniz.

Bütün kafalarda şu var:

İstiklal başlangıç mı?

Eğer başlangıç değil, son olmasını istiyorsak bunu yapmak zorundayız.

İstiklal, siyasal sonuçlar doğurabilecek bir sürecin parçası mı?

Ne vahşi bir soru!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları