Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Başbakan'ın 'Öz', 'Öz Olmayan Evlat' Ayrımı... (01.05.2012)

01 Mayıs 2012 Salı
\n\n\n

Onları da kucaklayacağız. Onları da aramıza alacağız Vurmaya değil sevmeye geldikdemişti Erdoğan 12 Haziranda yaptığı balkon konuşmasında ve söze şöyle devam etmişti: \n

\n

74 milyonun, her bir ferdinin yaşam tarzı, inancı, değerleri bizim üzerimizde emanettir. Bize oy verenlerin de vermeyenlerin de yaşam tarzını, inanç ve değerlerini onurumuz, namusumuz, şerefimiz olarak göreceğimizden, hiç kimsenin kuşkusu, şüphesi tereddüdü olmasın. Gururu, böbürlenmeyi hiçbir zaman kapımızdan içeri almadık, bundan sonra bu konuda daha hassas olacağız. Biz beraberiz, kardeşiz. Bunu unutmayın.\n

\n

O Başbakan bugün ne diyor?\n

\n

Elitler kusura bakmasınlar biz artık bu ülkede varız. Biz bu ülkenin öz çocukları, öz evlatlarıyız…”\n

\n

Hepimiz kardeşiz! retoriğinden, Başbakan ülkenin öz evlatları ile üstü çok fazla örtülü olmayan bir ima yoluyla öz olmayan evlatlarmoduna geçmiş durumda… \n

\n

Öz olmayan evlatların konuşma hakkı yok artık. \n

\n

Erdoğanın art arda çıkışlarından çıkan sonuç bu. \n

\n

Statükocu ‘elit’, \t\tstatükocu ‘aydın’ \n

\n

Öz olmayan evlatlar kimler? Statükonun dizinin dibinde yetişmiş aydınlar, seçkinler, elitistler, malum medya”...\n

\n

Bu ayrımcılıktan nasibini almayan laik cumhuriyet döneminin eski elitlerikalmadı dense yeri... \n

\n

Başbakan mazide kalanlaik cumhuriyetin elitlerinesürekli statükoculardiyerek verip veriştiriyor… \n

\n

On yıldır iktidara tek partizihniyetiyle damga vuran AKPnin oysa bugün yaratmış olduğu farklı bir statüko var.\n

\n

Ama anlaşılan Başbakan (hayalindeki mükemmel düzen açısından henüz tamamlanmamış olan bu!) yeni statükoya, henüz layıkıyla statükokavramını yakıştırmıyor…. \n

\n

Bu nedenle statükoderken sadeceeski düzeninin statükosunukastediyor. Bir devri sabık mantığıyla, geçmişin statükosunun parçası olan kim varsa; hedefe oturtuyor.\n

\n

Son örneğini Başbakanın MÜSİAD genel kurul toplantısında yaptığı konuşmada gördük. \n

\n

Başbakan,statükoculardiyerek eski müesses nizamla özdeşleştirdiği TÜSİADı bodoslamadan hedef aldı. Öyle ki Başbakana son döneme kadar toz kondurmayan Tarhan Erdem bile sonunda dayanamayıp -özetle- Bu ne iştir?diye yazdı: \n

\n

Başbakan TÜSİAD-MÜSİAD ayrımı yapıyordiyerek tepkisini dile getiren Erdem; Bu yaklaşım işadamları arasına nifak sokmak değil de nedir? Dernek özgürlüğü bu mu? İşadamlarına bu sözlerle iki dernekten biri işaret edilip, oraya üye olmaları önerilmiyor mu?diye sordu. \n

\n

Geçmiş olsun! Geç kalmış sorular bunlar. \n

\n

BaksanızaKimse mürebbiye gibi bize parmak sallamasın!diye ses çıkarmaya cüret eden herkese gürleyen bir Başbakan var karşımızda. Bu mutlak gücü dengeleyebilecek tek fren mekanizması kalmadı. Bu minval sorular Başbakanın artık bir kulağından girip diğer kulağından çıkan sinek vızıltısına indirgenmiş durumda... \n

\n

‘Geçti o günler!’\n

\n

İş dünyası, medya dünyası, eğitim dünyası, (dini nesiller kontenjanından!) inanç dünyası ve nihayet dizilerin hayal dünyası; Türkiyede sayıları sınırlı olan aydınlarla tiyatrocuların sanat dünyası kimsenin kolayına karşı koymaya cesaret edemediğiulu Başbakanın” “değerleri”/“normlarıiçinde şekillenip gelişecek. \n

\n

Hâlâ bu gerçeği kayda geçmeyen/kayda geçmemekte direnç gösteren aydın tiyatro camiasına da Başbakan AKPnin son gençlik kolları kongresinde; Şehir Tiyatrolarında yapılan bir yönetmelik değişikliği üzerinden hem bizi hem bütün muhafazakârları aşağılamaya ve küçümsemeye başladılardiyerek esip gürledi: \n

\n

Siz kimsiniz? Her konuda söz söyleme, her konuda otorite olduğunuzu iddia etme ehliyetini nereden alıyorsunuz? Tiyatro sizin tekelinizde mi? Sanat sizin tekelinizde mi? Sanat konusunda söz söyleme ehliyetine sahip olan sadece sizler misiniz? Geçti o günler…”\n

\n

Başbakanınstatükonun dizinin dibinde yetişmiş aydınlar, seçkinler, elitistler, malum medyadiye tanımladığı kesimlerin ezcümle; itiraz, eleştiri, söz söyleme hakkı ellerinden alınmış oluyor böylelikle. \n

\n

O zavallılara acıyorum. Her şeyi bilip de akıl vermeye çalışan despot aydınlara, o zavallılara acıyorum diyor Başbakan. \n

\n

Bundan daha kibirli, daha aşağılayıcı, daha agresif bir ton olabilir mi?\n

\n

Tıpkı geçen yıl Ankara Devlet Tiyatrosunda izlediği bir oyunda kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle beraberinde 150 polis ile birlikte salonu terk eden mahdume Sümeyye Erdoğangibi…. \n

\n

Devlet Tiyatrosu krizi ardından Facebooka statüko tiyatrosunameydan okuyan bir manifesto yerleştiren Sümeyye Hanım; Sanat camiamızda maalesef çokça rastlanan sizin gibiler, saygıdeğer sanatçılar değilsiniz!diye öfke saçmıştı… \n

\n

Tiyatro krizininmüsebbibi görülen oyuncuya Sümeyye ayarıylaceza kesilmiş; oyunun tartışmalı bölümleri sansüre uğratılmış, temsil sonra hepten programdan çıkarılmıştı. \n

\n

Başbakanın son tiyatro çıkışı arkasında, hep artık Sümeyye Hanımla hatırlanacak olan bu Genç Osmandramı da var. Konuya gene döneriz.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Emevi Camisi’nde namaz 15 Aralık 2024
‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları