Sanatın Çektiği İktidar Ayarı

17 Nisan 2011 Pazar
\n

Romanın kalbi sayılanRotondameydanında, dünyanın en görkemli anıtlarından biri vardır: Pantheon

\n

Pantheonun görkemi her şeyden önce 2000 yıllık olmasından kaynaklanır.

\n

İtalyan başkentinin en eski yapılarından biri olmasına karşın, günümüze değin çok iyi korunmuştur.

\n

44 metre çapına varan dev kubbesi; Vatikanın San Pietro kilisesi ile İstanbuldaki Ayasofyadahil, sonraki çağlarda yapılan mimari harikası tüm büyük kubbelere ilham olmuştur...

\n

Kubbenin çapı ile yerden yüksekliği birbirine eşit olduğundan; binanın ilk anda göze çarpan olağanüstü bir uyumu vardır

\n

Pantheona adım atar atmaz, o uyumu fark edersiniz.

\n

Bunu fark etmenizin bir nedeni de tepede, kubbenin tam orta yerinde bulunan daire şeklindeki kocaman bir deliktir

\n

Doğayla irtibatınız burada hiç kopmaz.

\n

Anıtın içindeyken doğayı yaşamaya devam edersiniz.

\n

Gün ışığı bu delikten içeri girer.

\n

Yağmur buradan süzülür

\n

Başınızı yukarı kaldırdığınızda tepenizde mavi gökyüzünü görürsünüz.

\n

Göğe açılan delik, cennete açılan bir pencere gibidir...

\n

Hükümdarları kimse tınmıyor

\n

Dört yanı kahveler, restoranlar ve sarı, somon, okra, terakotta renginde evlerle çevrili Pantheonun önünden geçen tüm turistler, şu ya da bu şekilde mutlaka bu büyüleyici yapıdan içeri boyunlarını uzatmadan geçmezler

\n

Ve içeri daldıkları andan itibaren bir mıknatısla yönlendirilmiş gibi tek bir yöne doğru ilerler; girişte sol tarafta bulunan bir lahitin başına üşüşürler.

\n

Bilen bilmeyen herkes bunu refleks halinde yapar çünkü o lahitin başında, haftanın her günü ve günün her saatinde daima meraklı kitleler bulunur.

\n

Tüm tanrıların tapınağıanlamına gelen Pantheonun içindeki biricik lahit gerçekte bu değildir.

\n

İtalyan Birliğinin ilk kralı II. Vittorio Emmanuele ile halefi I. Umberto ve Kraliçe Margerita da örneğin burada yatar. Onların mezarları üstelik kraliyet mensupları olmaları hasebiyle kat be kat gösterişlidir...

\n

Ama kimse dönüp kralların mezarına bakmaz. Onlara takılmaz

\n

Gözler burada tek bir noktanın; büyük Rönesans mimarı ve sanatçısı Rafaelin mezarı üzerindedir...

\n

‘Burada Rafael yatar!’

\n

Rönesansla özdeş isimlerden biri olan Rafaelin mezarı önünde, ziyaretçiler tarafından her zaman spontan biçimde bırakılmış minik çiçek demetleri ve taze çiçekler bulursunuz

\n

Kral lahitlerinin anısına böyle içten gelen bir coşku, istek ve sevgiyle kendiliğinden çiçek böcek bırakan çıkmaz.

\n

Dünyevi iktidar sona erdiği anda çünkü çekim gücünü yitiren bir şeydir.

\n

Sanatın iktidarı ise kalıcı ve ebedidir.

\n

Bu lafları biliriz de pratiğini görmek ve yaşamak çok başka

\n

Hiçbir şey bana bu gerçeği, yıllar yılı Pantheonda yanından gelip geçtiğim, Rafaelin mezarı denli somut biçimde öğretmemiştir

\n

Pantheonun; etrafında eğlenceli sokak şarkıcıları ve müzisyenleriyle dolup taşan kahvelerinde otururken Şu mabete dalıp çıkan turist trafiğini bir takip edip de bakalım!dediğinizde karşınıza çıkan bu manzara hiç değişmez.

\n

Sanatçının mezarını ilgiyle kuşatan kalabalıklar, ressamın beş asır önce yarattığı benzersiz güzelliklere sanki hâlâ dokunmak istemekte, o tılsımın, o büyünün izlerini bugüne değin ısrarla aramaktadırlar.

\n

‘Doğa onun gölgesinden korktu’

\n

Ölümsüzlük diye bir şey varsa, ölümsüzlük mertebesine ulaşan sanat ve sanatçıyı mezarındaki şu müthiş sözler tarif eder:

\n

Burada ünlü Rafael yatmaktadır. Yaşadığı sürece tabiat ana, onun gölgesinde kalmaktan; yaşama gözlerini yumduğu andan itibaren de onunla birlikte ölmekten korktu!

\n

Sanatın gücü ile mevki ve iktidar sahiplerinin gücü, sonsuzluğun ayarında işte böyle kırat kırata ölçüldüğünde ortaya çıkan tablo bu oluyor.

\n

Sanatın gücü, tüm ilahların tapınağındayalnızca doğanın gücüyle eş tutuluyor; yalnız doğanın adıyla birlikte anılıyor.

\n

En büyük hükümdarlar dahi son kertede o gücün gölgesinde kalıyor.

\n

Sanat ve sanatçıya ayar vermeye meraklı ne oldum delisi irili ufaklı mevki sahiplerimiz; bu evrensel Pantheon gerçeğini fark etseler ve dahi kavrayabilseler, konuşmadan önce acaba iki kez düşünürler mi dersiniz?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Boş koltuk 5 Mayıs 2024
Yurttaşlara mektup 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları