Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Basın Özgürlüğü: Kavramlar ve Sınırlar - Av. Turan KARAKAŞ
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜYLE İLGİLİ KAVRAMLAR:
İletişim
İletişim kelimesi sözlük anlamıyla “duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon” demektir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere iletişimin başarılı bir şekilde gerçekleşmesinin temel koşulu birden fazla öznenin etkileşim içinde bulunmasıdır.
Kitle iletişim
Temel ayrım yazılı basın, radyo, televizyon, video, internet vb. yollarda yapılan “kitle iletişim” ile bunun dışında kalanları kapsayan “bireyler arası iletişim” ayrımıdır. Kısaca belirtmek gerekirse kitle iletişimi yazılı basın, radyo, televizyon, internet, sinema, video bantları gibi kitle iletişim araçları ile yapılan her türlü yayındır.
Basın
Günümüzde basın, fikir ve haberleri toplama, değerlendirme, işleme ve kamuoyu oluşturmayı mümkün hale getirecek şekilde bunları başkalarına ileten yazılı kitle iletişim araçları olarak tanımlanabilir. Bu yazılı kitle iletişim araçları broşür, kitap, dergi ve özellikle de gazeteleri kapsayan bir anlamda kullanılmaktadır.
Basın hukuku
Basın özgürlüğü ile ilgili olarak ortaya çıkan diğer bir kavram da basın hukukudur.
İfade ve basın özgürlükleri
olmadan diğer hak ve özgürlüklerin
etkili bir şekilde korunamayacağının anlaşılması kitle iletişimine imkân veren
basın özgürlüğünü bir hukuk
siteminin güvencesi altına alma ihtiyacını doğurmuş, bu da basın hukukunun
doğmasında ve gelişmesinde etkili olmuştur.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SINIRLARI
Basın haklarını, özgürlüklerini, bu hak ve özgürlüklerin sınırlarını düzenleyen kuralları içeren üç temel hukuk metni bulunmaktadır. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Basın Kanunu ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’dir.
Basın Kanunu’nun 3. maddesinde basın özgürlüğüne ilişkin haklar ifade edildikten sonra aynı madde kapsamında bu hakların sınırlarının neler olduğu ve hangi amaçlarla sınırlandırılabileceği belirtilmiştir.
Basın özgürlüğünün sınırları şunlardır:
1- Başkalarının şöhret ve haklarının korunması
Basın özgürlüğünün en temel sınırı yukarıda açıklandığı üzere başkalarının özgürlük alanının ihlal edilmesidir.
Anayasanın 26. maddesinde düşünce hürriyetinin kullanılmasının başkalarının şöhret ve haklarının özel veya aile hayatlarının korunması amacıyla sınırlandırılabileceği belirtilmiştir.
Yasa koyucu bile suç şüphelisi ile ilgili başlangıç aşamasında kişiyi şüpheli yani suç işlemesinden şüphe edilen kişi olarak tanımlarken, basın, yayın organlarının olayı haberleştirirken kişiyi suçlu şekilde göstermesi tabii ki kişilik haklarına yönlendirilmiş bir saldırı olarak değerlendirmiştir.
2. Toplum sağlığı ve ahlakının, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği ve bütünlüğünün korunması
Türk Ceza Kanunu’nun çeşitli maddelerinde devlete ve kamu düzenine karşı işlenen birçok fiil suç olarak tanımlanmıştır. Yasanın 4. bölümünde kamu güvenliğine karşı suçlar ve 5. bölümünde kamu barışına karşı suçlar düzenlenmiştir.
Özellikle TCK’nin 214. maddesinde düzenlenen “suç işlemeye tahrik”, TCK’nin 215. maddesinde düzenlenen “suç ve suçluyu övme”, TCK.’nin 216. maddesinde “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama” ve son olarak TCK’nin 217. maddesinde “halkı kanunlara uymamaya tahrik suçu” düzenlendikten sonra bu maddeler ile ilgili ortak hükümleri düzenleyen TCK’nin 218. maddesinde söz konusu maddelerde düzenlenen suçların basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde verilecek olan cezanın yarı oranına kadar artırılacağı belirtilmiş ve devamla haber verme sınırlarını aşmayan ve haber verme amacıyla yapılan düşünce açıklamalarının suç oluşturmayacağı belirtilmiştir.
11.04.2013 tarihinde 6459 sayılı yasa ile değişik Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesinde ise terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da yöntemlere başvurmayı tehdit edecek şekilde propagandasını yapan kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı, bu suçun basın yoluyla işlenmesi halinde cezanın yarı oranında artırılacağı hükme bağlanmıştır.
Bu noktada AİHM kararlarına bakıldığında ifade hürriyetinin iki istisnası olduğuna işaret edilmektedir. İlk istisna, şiddeti teşvik edici ve övücü söylemler, ikinci istisna ise azınlıklara karşı nefret söylemidir.
3. Devlet sırlarının açıklanması veya suç işlenmesinin önlenmesi ya da yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması
Yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının korunması amacıyla basın
özgürlüğünün sınırlandırılması oldukça zor bir alanı oluşturmaktadır.
AİHS’nin
6. maddesinde herkesin görülen
davasının medeni hak ve özgürlükleri
ile ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai mecrada kendisine yöneltilen açıklamaların esası ile ilgili karar verecek
yasal, kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından kamuya açık olarak
ve makul bir süre içerisinde görülmesini isteme hakkına sahip olduğu bir
suç ile itham edilen kişinin suçluluğu
yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılacağı hususları güvence altına alınmıştır.
Görülmekte olan
bir dava ile ilgili olarak yapılan haberleri ve yorumları AİHM, birçok kararında basın özgürlüğü kapsamında değerlendirmiş fakat
zaman zaman aksi kararlar da vermiştir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu